1
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
598
Okunma
Merhaba, Müminlerin Bacısı Merhaba.
Pek mümin sayılmam, -açıkçası- inançsız da değilim. Sana inanıyorum mesela. Suya, hikmete, masallara da inanıyorum. Eski bir Latin söze göre, saçma olan her şeye inanıyorum. Ve bir o kadar da Büyüklere Masallar anlatıcılarına sövüyorum! Maalesef öyle, sövüyorum. Biliyorum güzel ağzıma yakışmıyor çirkin sözler ama koşullar beni buna mecbur kılıyor. Hükümetin ekonomik para politikaları, cehalet ivmesi naatı, keza dış ilişkiler politikası, hakeza eğitim ve sağlık düşüklüğü... Kabinede yer alan tüccarlar canımı sıkıyor, Beton Tanrısı’na koşulsuz iman etmelere kâfir kesiliyorum. Adalet Hanım iğfal edilmiş Zafira hanım, bildiğin gibi değil hâl mesele.
Hiçbir şey yerli yerinde değil. İsraf desen bataklık, şatafat desen bataklığın üstünde uçuşan ateşböcekleri. İyiye güzelliğe giden bir şey yok. Ağzı oruçlu abdestli haramiler çağı bizimkisi. İşin kötüsü ve daha da vahimi; gözlerin boyandığı, gözlerin körleştiği esaret bir zaman bizimkisi. Zihnim ağrıyor Zafira Hanım, zihnimde arı uğultusu, tilkiler meclisi, akbabaların üşüştüğü haram sofra artıkları.
Yoruldum, ruhumun orta yerinden kırıldım. Ruhum çürümüş portakala döndü. Cioran’ın çürük kitabına göre çürük bir portakalım Zafira Hanım.
Üstümü ört,
Ruhum üşüyor.