ABD de başkanlık seçimleri yapılmaya başladığından itibaren manda ülkesiymişiz gibi ABD iç siyasetini televizyonlardan ya da gazetelerden takip etmek zorunda kaldık. Hangi televizyon kanalını izlemek için zamping yaptıysak karşımıza hep ABD iç siyasetinin çekişmelerini utanarak izlemek zorunda kaldık. Televizyon kanallarında açık oturumlar düzenlendi, yorumlar yapıldı. ABD’ nin iç siyasetinin ülkemizde konuşulmasından ve tartışılmasından bir Türk vatandaşı olarak utandım, sıkıldım. Efendim neymiş Trump ülkemizi çok severmiş, Biden ülkemize düşmanmış. Bu söylemleri televizyon kanallarında söyleyen ya da gazetelerde yazan koca koca proflar, gazeteciler, kamuoyu araştırmacıları oldu. Ben burada ne yazayım benim ülkem ne ABD’nin mandası, ne de müstemleke bir ülke. Benim ülkem inadına bağımsız, inadına hür, çünkü bu hürriyet şehitlerimizin kanıyla kazanılmış, petrol parasıyla kazanılmamış. Ben sözde aydın olarak görüş ve önerilerini açıklayan ama bağımsızlık ve özgürlükten nasibini alamamış, kalemini, düşüncelerini satılığa çıkarmışlara sesleniyorum, be hey sözde aydın! ABD’ de hangi başkan gelirse gelsin onların birinci önceliklerinde ABD’nin çıkarları gelir. Kendini Trump için son surat teslim edenlere, Trump’un ülkemiz ve Müslüman ülkeler için yaptıklarını hatırlatmakta fayda var, bunlara bir göz atalım.

Suriye iç savaşı çıktığından beri NATO ülkesi olmamıza rağmen, ülkemizin birliğine ve dirliğine tehdit oluşturan ve her bulduğu ortamda ve zeminde ülkemize saldıran terör odaklarını desteklemedi mi? Hala da destekliyor.

Sözde Müslüman olduğunu iddia eden, Müslümanların malını, kanını, yeraltı zenginliklerini sömüren Arap ülkelerini, İsrail’in önünde diz çöktürmedi mi? Arap ülkelerini İsrail’in önünde el pençe durdurmadı mı?

İsmini unuttuğumuz ama ABD ile Türkiye arasında ciddi kırılmalara neden olan Rahip Baronsun’un tutuklanması nedeniyle ülkemize ekonomik terör uygulamadı mı?

Hür ve bağımsız olduğumuzu iddia ediyoruz ama bağımsız olarak ülkemizin güvenliğini sağlama adına Rusya’dan aldığımız S 400’ ler nedeniyle sürekli tehdit edilmiyor muyuz? S 400’ lerden önce Patriot almak istememize rağmen çeşitli gerekçelerle Ülkemize satmaktan imtina etmediler mi? S 400 aldık diye kurucu ortağı olduğumuz F-35 üretim ve satın alma projesinden çıkarılmadık mı?

Ülkemizden, ABD’ye görev gereği giden Halk Bankası eski yöneticisi, tutuklanıp uzun süre hapishanede tutulmadı mı?

Bir zamanlar ülkemizde kahraman kabul edilen, benim ömrüm boyunca biriktiremeyeceğim değerde Bakanlara hediyeler veren daha sonra kaçan, kaçtığı ABD’ de tutuklandıktan sonra hain olduğu anlaşılan Rıza Zerrab’ın ülkemizin aleyhine ifade vermesi karşılığında tutuklandığı hapishaneden serbest bırakılmadı mı?

Yargı organlarının soruşturmaları sonucunda, ucu ABD istihbaratına veya devletine dayanan ajanların tutuklanması halinde sürekli olarak ekonomik terör ile tehdit edilmedik mi?

Televizyonlarda Trump lehine yorum yapan sözde aydınlar şunu ifade etmek istiyorum, beyler, hanımlar sizler balık hafızalı olabilirsiniz ama tarih olanları yazıyor. Bütün bunlar bizlere şunu gösteriyor, ABD’ den dost; köpek derisinden de post olmaz. ABD yöneticilerinin, vatandaşlarının birinci görevleri doğal olarak ABD’nin çıkarlarını korumaktır. Ülkemizde ABD’nin iç siyasetiyle ilgili yapılan yorumlara ve programlar için ancak şu söylenebilir ‘Zenginin malı, züğürdün çenesini yorarmış.’ Son söz ha Biden, ha Trump, al birini vur ötekisine.’