4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
537
Okunma
(Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Aytekin Kırdıoğlu)
Bir insanın inancını öğrenmeye, hem de güvenilir bir kaynaktan öğrenmeye elbette ihtiyacı vardır. Özellikle çok küçük yaşta, olur olmadık yerlere giderek, olur olmadık insanlardan öğreneceğine devletin kontrolünde ve devletin görevlileri tarafından öğretilirse çok daha iyi olur.
Burada başka toplumlarda var mı bilmiyorum ama bizde Kuran kurslarına değinmek istiyorum. Yeterince bilgim yok ama bildiğim kadar bu kurslar devletin kontrolünde, özellikle Diyanet açıyor. Diyanetin dışında birileri açıyorsa da devletin denetiminde açılıyor. Bu yazdıklarımı içim rahat yazmadığımı belirtmek isterim. Dini öğreten devlet görevlileri de olsa bu iş bir eğitim işidir ve her Kur’an bilen bunun eğitimini veremez, vermemelidir. Camideki din görevlilerinden çok iyi öğreticiler olduğu gibi el yordamıyla yapanların varlığını da biliyoruz.
Gelelim kursta öğretilenlere: adı üstünde Kur’an kursu. Yani kur’an okuma kursu. Biliyorsunuz, Harf inkılabı yapıldığı için artık Arap harfleri ile eğitim yapmıyoruz. Yapsaydık da yine Kur’an kursu açmak gerekirdi, çünkü Osmanlıca yazım ile Kur’an okunamıyor. Belki kolaylaştırıcı bir özelliği olsa da ayrı bir eğitim gerekiyor.
Çocuklara sadece Kur’an okumak mı öğretiyor diye araştırdım, dini bilgi de öğretiliyormuş. Namaz kılmak, oruç tutmak, otuz iki farz gibi bilgiler de veriliyor. Şimdi bu kadar saptamadan sonra şu sorular akla geliyor.
1. Kur’anı iyi bilse de, eğitimcilik alanında her hangi bir eğitim almamış din görevlileri bu işi hakkıyla yapabiliyor mu?
2. Bu kursu bitirip Kur’an okumayı öğrenen çocuklardan ne kadarı sonraki hayatlarında Kur’an okuyorlar?
3. Bu kursa gitmek çocuğun inanç dünyasında sağlam bir Müslüman olmasına yetiyor mu? Hafız olmuş kimseler için “dini bütün” denilebilir mi?
4. Kursun amacı sadece yüzeysel bir okuma mı, yoksa içerik hakkında adımlar atılıyor mu?
5. Okullarda da isteyene öğretildiğine göre, tekrar kurs açmak ne kadar doğru, bunlardan biri seçilemez mi?
6. Allah kelamını Araplar gibi telaffuz ederek okumak yerine, içerik öğrenmek ve bu içeriğe uygun yaşamak esas olmalıdır görüşü daha doğru değil mi?
Aklıma gelen sorulardan da anlamışsınızdır. Amacım kurslara karşı çıkmak değil. Daha doğru, daha verimli olmalarını sağlamaktır. Popüler bir yaklaşım yerine yapılan işlerin sonucunu araştırmak ve eğer bir hata yapılıyorsa da bunu düzeltmekten söz ediyorum.
Eğitimimizde bu yanlışa örnek İngilizci eğitimi verilebilir. Kendimden örnek vereyim. On yıl İngilizce eğitimi almama rağmen bu dili konuşamıyorsam demek ki burada bir hata var. Aynı hataların Kur’an öğretiminde de yapıldığı kanaatindeyim.