Eski reklamlarda vardı duymuşsunuzdur ’’Çakar çakmaz çakan çakmak.’’ diye, oradan esinlendik biraz da başlıkta ’’Takar takmaz takan manyak, az sonra tıkan manyak.’’ dedik. biz de maskeleri, başka bir yerlerine takan vatandaşlara...

Pandemi ile bir müddet daha yaşayacağız belli ki... O zaman maske takmaya, her gün duş yapmaya, ellerimizi yirmi saniye su ve sabun ile güzelce yıkamaya, sosyal mesafemizi korumaya, bir müddet yanak yanağa öpüşmemeye, tokalaşmamaya, hem bizim hem de toplum sağlığı için azami derecede dikkat edeceğiz...

Zaman zaman sosyal medyada olsun, basın yayın organlarında olsun, kullanılan maskeleri ağız ve burun bölgesinden başka başka yerler takanlar var. Boğazına indirmiş maskeyi arkadaş. Bir başka arkadaş kulağında tutuyor. Bir diğeri kemerine takmış takıştırmış kendine de ne güzel yakıştırmış. Anlamak zor gerçekten.

En çok da buna güldüm ama, hele de bir tanesi kot pantolonun, kıçının üstüne takmış, altına da biri yorum yapmış sosyal medyada ’’Hey dostum kesinlikle oradan girmiyor bu vücuda ama, girerse de ...ötü kurtarman zor olabilir benden söylemesi.’’

Sadece kendinizi düşündünüz mü bencilce takmayın, ama bir de toplumda ki diğer insanlar ve onlarında vebali var, bunu da akıldan çıkartmamak lazım. Ev de eşimiz ve çocuklarımızla bile temas etmekten kaçınırken, basın yayın organlarında bas bas bağırırken yetkililer, siz de biraz özen gösterin lütfen..

Bir de denizin dibinden maske çıkıyormuş. Arkadaşlar balıklara, martılara yem diye atıyorsanız bilin ki ne martılar ne de balıklar maske yemiyorlar. Siz siz olun martılara yine ekmek ya da simit atın, sevaba girersiniz...

Toplumda bir hastalıklı kişinin bir kaç saatte elli yüze kişiye bulaştırdığı bilinen bir gerçek artık. Sağlıkçılarımız, başta doktorlar olmak üzere, olağanüstü çabalar ile mücadeleye devam ediyorlar, bizlerde vatandaş olarak kurallara uyalım ki hastalıkla mücadele daha bir anlamlı ve sonuç getirici olsun...