Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Yinsani
Yinsani
VİP ÜYE

Merhaba Hece 1- Harebe Dilruba

Yorum

Merhaba Hece 1- Harebe Dilruba

7

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

908

Okunma

Merhaba Hece 1- Harebe Dilruba




Merhaba arkadaşlar, nasılsınız, keyfiniz daim olsun, koronoya yakalanmadan bu günleri atlatalım, he mi, haydi bakalım…

Ne diyeceğim??
Ne diyeceksin? Çekirge çık aradan..

Hece şiirini incelletmek, eleştirttmek isteyen varsa mesaj atsın..Ustalar, ben bu işi biliyorum diyenler gündem dışı.. Beni denemek isteyenler de gündem dışı ..:)

Yeni arkadaşlar için... Kardeşlerim veya meraklısı için.. Veya dostluğu insani ve gönlü olanlar için...

Gel zaman git zaman üni yurdunda kalıyorum. Zaten ilk okul 3. sınıf 23 nisanda müftü olmuşum bir gün, yani derya misaliyim sormayın.. Sizlerden 23 nisanda büyük adam olan var mı:) Gelişen bazı olaylar neticesinde tecvid derslerine başladım yaş olmuş 19, bilemedim , evet evet 19.. İlahiyat son sınıf öğrencisi bir büyüğümdü öğretmenim, onun yaş belki de 22-24 hatta uzatma lisans üstü yapılandan yapıyordu… 3-4 ay idare edecek ve boş zamanlarda gittim geldim falan filan..Eyledim ilmi talep misüllü..

Bir ara onun odasındayız, elde Kur’an abdestler alınmış, oda biraz kalabalık son sınıf öğrencileri..
Hocam dedim benim bloğa gidelim burası çok sesli ...
Belki herkesi susturdu (k), ya da aynı blokta çalışma odası gibi sessiz bir yere geçip devam ettik...Tam hatırlamıyorum..

Yine günlerden bir gün develer tellal iken, pireler pehlivan iken...İkindi sonrası akşama çalan vakitler yurdun sosyal alanlarında karşılaştık...

Bugün ders yapalım mı, yapıyor muyuz, ne yapalım..

Yeni geldim okuldan yorgunum... Bir odaya çıkayım dedi...Telefonlaşırız .. O zamanlar moda telefonlar Nokia 5110-3210-3310 en çok tutulanlar..Gençler arasında yılan oyununda rekabetlerin olduğu zamanlar ..Neyse..Beyse..şeyse.. eyse.. aysa.. buysa..şuysa.. oysa.. (kafiye bunlar arkadaşlar)

Hocam, senin oda kalabalık istersen benim odaya gel dedim..Yeni bir odam vardı, yurtta boşalan odalardan ekstra..Bir şekilde başka odaya kayıtlı ama 2-3 kişi başka bir odaya geçtiğimiz zamanlar..Yeni oda arkadaşlarım da çok geç odaya teşrif eden taifeden gibi.. Rahat yani …Relaxx…

Demesin mi, nerde görülmüş hocanın talebenin ayağına gittiği gibi bir şey...Tabii bunu tebessümle biraz da ciddiyet karışık söyledi..Dünyayı tersine mi çevirecen mevirecen espirütel bir şekilde, biraz da gönül meselelerinden dem açıp sohbet edip, sandalye masa kantin çay kahve içtikten sonra ayrıldık..Sen yoluna ben yoluma gibi..

Aynı akşam haberleştik ben gittim..Lakin o laf beynime kazındı..Hangi laf: Nerde görülmüş hocanın talebenin ayağına gittiği, dünyayu ters mi çevirücen... Ben o lafın üzerine epey düşündüm neler düşündüm hatırlamasam da... Doğru ya, okula gidiyoruz hiç öğretmenler bizim ayağımıza mı gelmiyor? Tarih de böyle değil mi?? Hiç gelecek gibi tarih de ayağınıza gelir mi??

Bugünlerin kıymeti bilin, yarın bir gün ölür gideriz..Geber diyenlere sevgi muhabbet insanlık.. O tür güzel şeylerden…

Güzel, özel, gazel, tüzel, el, yel zil, sad dad ayın ğayın… Buralarda kafiye var arkadaşlar..

Yine günlerden bir gün ihtimal hafta sonu olmalı... Akşam yurda giriş saatinin 1-1,5 saat daha ileriye alındığı hafta sonlarından bir gün, bahara çalan ege mevsimlerinde...Sahil , kafeler, muhabbetler için en güzel günlerden hava da güzel..Oh miss...

Cıvıl cıvıl yurt, müzik kutusu at madeni para, karşıda ne göreyim ben, ben beni …… epey süründüren ay yüzlüyü belki de gördüğüm gün mü, Murat Göğebakan’ın bir şarkısı vardı ya, Ayyüzlüm… Şimdiki Günyüzlümün de bildiği… Karışık bir yurttu, kaç blok varsa yarısı kız, yarısı erkek..

Çekirge hatlar karışıyor devreler yanacak gibi..
Çık dedin aradan usta…Çok soru sorma bana…
Aradan, yaradan, sıradan, buradan, küreden, nereden, bereden, dereden…(Kafiye var arkadaşlar)

Ben kendi çevremle takılacağım, inmişiz bahçeye, ne yapalım edelim bu gecenin tadı çıksın...Takılalım orda burda, gezelim olmadı merkeze inelim..

Pat diye yurt kapısında dolmuştan inip yurda dönen abimizle karşılaşmayalım mı, yani hocamla..Şöyleydi böyleydi...

Ne yapıyorsun çekirge..Bu hangi çekirge usta, Sen değilsin çekirge, buradaki ben çekirge..
Tamam usta..

Sanırım merkeze iniyoruz...Önemli değilse bu akşam erken yapalım dersi dedi..Genelde 23:00 tü ders saatimiz de..

Gezmek mi önemli ilim mi...Tabii ki ilim, hem de Kur’an bu yani.. Aklım ayaklarımı geri çevirdi, bazı arkadaşlar da bozuldu bana, trip attı, bazısı vazgeçti, bazısı program değiştirdi, bazısı hak verdi.. Kaç bazı vardı demeyin bazı kadar bazı bir gruptu işte...

İyi mi oldu kötü mü bilmem ama diğer arkadaşlarla bir kırılım yaşandı gelecek adına.. Çünkü farklı fikirden arkadaşlar da vardı aynı odayı paylaştığımız.. Öyle fikir mi olur dediğimiz arkadaşlar misali.. Program yapmışız, yolda ilim öğrendiğim çıkmış karşıma, ertelersek büyüsü bozulur bu işlerin.. Bir kaç defa aksattığımız zaman olduğundan sonraki zamanlarda patara vermişti çünkü, bugün de erteleyelim, benim işim var, benim gece dersim var, geç geliyorum, sen kaç da yurda dönüyorsun babında.. Sonradan 23: 00 de karar kılmıştık misüllü..


Bu arada yazı akıcı mı arkadaşlar, yoksa başka konuya girip dikkatleri toplayayım yeniden..:)

Yazı kazı bazı beze teze bizi sizi özü yüzü kuzu tuzu özü dizi .. o harfi askere mi gitti ? tozu yozu bozu…
Buralarda kafiye var arkadaşlar..

Araya üstadı azam melekeler girdi:), ne yazıyordum ben…

Neydi konumuz??Çekirge ..Efendim usta.. Ne anlatacaktım ben??
Bilmem usta, çık aradan dedin ya…
Bilen bilüüü.. Çekirge benim yapay zeka, daha el kol karın kas bacak ayak vbs takmadık, dünya gibi, kürre gibi bir kafa…


Bu yazı olmadı ya, Lakin siz anladınız…Toparlayalım…

Günler günleri kovaladı, zaman bu arkadaşlar…

Bir gün hocam benim odaya geldi, hem de kendiliğinden, biraz tecvid çalışalım deyü…

Hani bir şey demiştin ya hocam, Ne demiştim..
Hoca talebenin ayağına mı gider, dünyayı tersüne mersüne mi çevürücen…

Velhasılı kelam;

Hece güzeldir arkadaşlar.. Sıkılmayın, yazamam demeyin..Olmaz zor demeyin..

Parmak hesabı ile başlanır, hesap makinesi ile devam edilir, bilgisayar uygulamaları bile kullanılır..

En önemlisi nedir??

Çok eskiye varmayın şiir için.. Aşağı yukarı 1000 yıllık bir yolculuk…

Not: Mısra, beyit örnekleri
Örneklerle Türk Şiiri Bilgisi; Cem DİLCİN Kitabıdan Alınmıştır.

Halk ozanlarımız, aşıklarımız, şairlerimiz...

Kolay mı arkadaşlar, ne sanıyorsunuz siz..

Benden selam olsun Bolu Beyine /Köroğlu

Ferman padişahınsa dağlar bizimdir.. / Dadaloğlu

Ela gözlü nazlı dilber
Seni kandan sakınırım/ Gevheri.

Birin bilir birin bilmez/Erzurumlu Emrah

Karac’oğlan der ki yandım kül oldum.

Bugün dersin yarın dersin / Aşık Ömer


Yeni bir tekellüm yadıma geldi
Kâr’da ker’de kir’de kür’de ma’nâ var
Nazar kıl aşk ile bak bünyâdıma
Har’da her’de hur’da hor’da ma’nâ var /Müdamî

Herkes kulak versin bu bir sanattır
Hiç işitilmeyen eski sohbettir
Zâr ağlamak zûr yalandır zîr alttır
Zâr’da zer’de zîr’de zûr da ma’nâ var/Huzurî

Ne şair yaş döker ne âşık ağlar
Tarihe karıştı eski sevdalar / Faruk Nafiz Çamlıbel


-Yolunca Terbiye verdin ya âferin Hasan Â
-Bıraksalar beni çoktan marizlemiştim ya!.../Mehmet Akif Ersoy

Neymiş sana heykel, ne demekmiş sana türbe?
Arkanda kalan tertemiz ismin yetişir be!... /Mithat Cemal Kuntay

Eğer sorarsan halimden
Bir cansız ölüyüm şimdi
Aldayım gönlüm alaldan
Divâne deliyim şimdi /Kul Mustafa


Çekirge, efendim usta… Ya hu ben var ya, mümkün mertebe inceltme işaretlerine ve imlaya karşıyım hecede..Yukarıdaki örneklerde şairine saygı için kullandım, onlar nasıl yazdıysa öyle!

Anlamını bozmadığı sürece kullanmayacağız ol çile veren karakterleri…

“Yalnız duyan yaşar” sözü, derler ki, doğrudur
“Yalnız duyan çeker” derim, en doğru söz budur. Yahya Kemal Beyatlı



Bir gün dedim ki: “İstemem artık ne yer, ne yâr!”Yahya Kemal Beyatlı

Ormanda büyüyen insan azgını
Çarşıda pazarda insan beğenmez /Kazak Abdal

Bir vakte erdi ki bizim günümüz
Yiğit belli değil mert belli değil / Ruhsati

Eşeği saldım çayıra
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra
Yoranın da ……………. / Kazak Abdal



Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dünü günü /Yunus Emre

Şu görünen yayla ne güzel yayla
Bir dem süremedim giderim böyle/Pir Sultan Abdal


Güzel aşık cevrimizi
Çekemezsin demedim mi/ Pir Sultan Abdal

Dördüncü esmâya nâil olasın
Enal’- Hak sırrına vâkıf bulasın / Çekirge kim yazmış bunu /Nutuk türünden.


Dört kitapta yoktur bu ilim inan
“İlm-i devriye’dir bu sırr-ı kân/Hüsnî


“Yeri göğü ins ü cinni yarattın
Sen ey mimarbaşı eyvancı mısın


Ademi cennetten çıkardın niçin
Buğday nene lazım harmancı mısın”/ Azmî

Yücelerden yüce gördüm
Erbabsın sen koca Tanrı
Alem okur kelam ile
Sen okursun hece Tanrı/ Kaygusuz Abdal


.
.
.
.
.

Çekirge, efendim hocam..
Devir böyle gerekmiş, hoca da gelirmiş talebenin ayağına!

Estağfirullah hocam..Bakma kusuruma…

Ne oldu senin ayyüzlü?
Saat kaç usta, belki gelmiştir kantine..

Müsaade etsen..
Leyladan Mevlaya yol bulurum diyorsan, sen bilirsin çekirge..

Bir dakika hocam..

Alo … Tuğrul nerdesin dostum..
Kantindeyim sen nerdesin..
Var mı haber, gelen giden…

Senin derdin ne onu söyle..

Yav ..sen anlamazsın bu işlerden…
Leyla Mevla dedik… Leyla’dan haber verirsen..

Bugün gelmeyeceklermiş ..
Sahile çıkmışlar, sınıflarından mallar da olacakmış yanlarında..

..
Kapıdan girdiklerinde bir alo desen…

Tamam sen işine bak çekirge…


Hocam havlu,buyurun..
Ben de bir abdest tazelesem..

Devamlı abdestli mi geziyon sanki çekirge..

Hocam laf sokmadan duramıyorsun valla..


..
.

Ne sular aktı o köprünün altından üstad..
Eyvah ey…

Derdimiz hece şiir
Dereler akmaz yukarı
Bildirin ayyzülüme
Gün eksilmez penceremdem…

Bu yazı uzun mu oldu arkadaşlar…???

Ayak uyak kafiye örgü sanat görgü edep adap yeni denemeler eski denemeler çağ düşüncesi
Terimler deyimler güzel ifadeler..
İmla istersen bedava
Bela ararsan Tanrıya havale..
Kibirlenmem gururlanmam

Dalgasına deryaların

Kırmalıyız şiirle bu kahpe düzeni..
Su başlarını tutmuşlar..
Anlıyor musun
Dinliyor musun
Mabadından mı kulağından mı gözünden mi görüyorsun,işitiyorsun..

Ne varsa gördüğün dünyada
Hece hece gündüz gece

Deliye her gün bize arada bir bayram..

Kimi unuttuk adını anmadığımız örnek vermediğimiz, say say bitmez ozanların şairlerin..

Ne diyelim Kimden bulalım kapanış mısramızı ???

O da senin elinden olsun be kardeşim, dostum, ustam, üstadım, çekirgem,maosum, farem, aslanım benim, zürafam, dağ keçim, bozkurdum,


En beğendiğiniz mısra veya dörtlük nedir, kimdendir??

Yazılmamış o şiiri sen yazabilirsin..Ha gayret…




Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Merhaba hece 1- harebe dilruba Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Merhaba hece 1- harebe dilruba yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Merhaba Hece 1- Harebe Dilruba yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
19.4.2020 14:04:27
Bir parkta aynı bankta oturmuşuz yan yana.
Sen anlatıyorsun.
Yok yok park olmadı.
Bir kır lokantası olsun.
Sen istediğini yiyor, istediğini içiyorsun.
Ben de öyle...
Bak bu oldu işte.
"Eee Ekrem anlat bakalım ne var ne yok?"
Başlıyorsun sen anlatmaya.
Ben hayran hayran, yüzümde bir tebessüm zevkle dinliyorum seni.

Ahmedin dediği gibi bende contaları mı yaktım ne?
Aslında senin bir yazını okuyor muşum.
Hay Allah...
Öperim gözlerinden.

MÜSLÜM BAYRAM
MÜSLÜM BAYRAM, @m-sl-mcbayram
19.4.2020 12:22:59
Kıymetli Ekrem Kardeşim
Şiirde mana yoksa
Şiirde çoşku yoksa
Şiirde felsefe yoksa
Şiirde sosyoloji yoksa
Şiirde vicdan yoksa
Şiirde sevgi yoksa
Şiirde doğa yoksa
Şiirde saygı yoksa
Şiirde hicv yoksa

Vs çoğaltabiliriz
Hece olsa ne olur
Nesir olsa ne olur

Saygılarımla
Meyzem
Meyzem, @meyzem
19.4.2020 05:24:54
Çok güldüm yahuu
Bu ne güzel bir yazıydı
Bende parmak hesabı kullaniyorum siirleri okurken lakin 10 dan sonra saymayı bilemiyorum....:))
mirim
mirim, @mirim
19.4.2020 02:36:27
Ekrem hadi sen contayı yaktın da, bizim günahımız ne ? :)
Bir Eflatun Ölüm
Bir Eflatun Ölüm, @bir-eflatun-olum
19.4.2020 01:58:23
İşte buna “mahalle baskısı” diyorlar:)

“Kafiye bunlar arkadaşlar” çok iyiydi:)))
black_sky
black_sky, @black-sky
19.4.2020 01:51:48
Heceye davet:))
Güzel bir şeyler çıkar gibi geldi bana bu davetten. Belki nice güzel şiirlere önayak olacak bir haraket başlar..tebrik ederim nesildaşım.
Aramızda ben sevgili Eflatun'dan bir hece bekliyorum..mahalle baskısı gibi olması ama çok değerli bir kalem..merak etmiyor değilim nasıl bir hece şiiri çıkar bu kalemden.
Cani gönülden kutlarim böyle güzel bir şeye öncülük yaptığın için.
Bu arada evet yazı biraz sarkmış;)) kopar gibi oldum ama senin çekirge toparladı durumu;)
Sağlıcakla kal
Ahmet Örnek
Ahmet Örnek, @ahmetornek1
19.4.2020 01:46:48
:)))))))))))
evet bu yazı çok uzun olmuş
ama keyifliydi en sevdiğim adına yemin olsun ki...
yalnız kafiye örnekleri verirken ÖZÜ kelimesini iki kez kullanmışsın
çok şükür hunimiz başımızda daha yakalanmayacağını düşündüysen hata etmişsin :)))

keyifle ve teşekkürle
bu ara da en güzel örnek dizeler Kazak abdala ait olanlardı belirteyim dedim...

her dem sevgi ve saygı
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL