Benim felsefeme ( düşünce) göre, bir karıncayı öldürmek değil,
sırtlamış olduğu kocaman çöpü yuvasına taşımakta olan şu
topal karıncaya yardım etmeli; süt bardağımıza dalmış olan
karasineği öldürmeden önce boğulmaktan kurtarmalı
yılanı bile sırf yılan olduğu için öldürmemeli. derim.
Çünkü karıncanın amacı bizden bir şey( buğday vs.) aşırmak
değil : karasineğin amacı sütümüzü kirletmek değil,keza yılanın
derdi bizi zehirlemek değil. Her birinin yaşamlarını sürdürme
amacında oldukları doğanın kaçınılmaz gerçeğidir.
Amaç öldürmek olmamalı.
"Peki savaş halinde mi diyorsunuzdur"
Buna yanıtım ’savaşa kapışmaya neden olan sorunları çözmek’
almalı amaç.
Önlemler alınmadığı için savaş ve kapışma başlamış ise
elbet karşı saldırıyı başlatmak, öyle ki bunda da geç kalınıp
saldırgana fırsat verilmeden karşı saldırıya geçmek top yekum
sefer-i birlik olunmalı.
Tıpkı günümüzde olduğu gibi. Önlem alınmadı uygun ortamı buldu
virüs türedi.Türeyen bir canlı olduğundan üredi, üredi saldırıya geçti.
Öyle ki , tüm küreği sardı saracak denli azdı da azdı.
Artık durup seyirci kalınacak değiliz, Artık ’bana değmeyen yılan’
denecek hal kalmamıştır.
Tüm dünyayı saran insanlığı ölüm korkusuyla sarsan meydan okuyan
bu saldırgana karşı tüm dünya insanı insanlığı birleşip sefer-i birlik
ilanı ve inancıyla ilim bilim dua maddi manevi güç birliği ile karşı
saldırıya geçmeliyiz.
Bakalım insanoğluyla uğraşmak neymiş görsün.
Bu nedenle sonuç olarak
İnsanlar arasında yani beşeri savaşlara hayır
Saldırgan haşere hele her tür virüslere karşı hariç!