1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
662
Okunma
Yılar önce bir kıssa dinlemiştim.
Bir mahkemede bir dava görülüyor. Uzun çabalar sonucu birkaç kişi arasında suçluyu bulmak mümkün olmuyor. Hakimin canı sıkılıyor ama yapacak bir şey de yok. Duruşmalardın sonunda hakim kararı açıklayacak. Herkes ne olacak diye beklerken hakim yüksek sesle “Suçlu ayağa kalk.” diyor. Bu gürleme zanlılardan birinin istem dişi ayağa kalkmasıyla sonuçlanıyor. İşte suçlu…
Suçluların dikkati çekici davranışlarına sizler de şahit olmuşsunuzdur. Okul yıllarında bir öğretmenin kopya çekeni nasıl bu kadar kolay yakaladığını hep merak etmiştim. Şimdi öğretmenim ve o psikolojiyle garip hareket eden öğrencileri elimle koymuş gibi buluyorum. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün, isterseniz bir de günümüzden örnek verelim:
Yer Çorum, şöyle bir çıkıp dolaşayım diyorsunuz, eğer hoşunuza giden bir şeyler bulursanız alacaksınız da. Özellikle ana cadde, yabancı isimlere boğulmuş. Kendi kafanıza göre tercümeler yaparak iniyorsunuz aşağı doğru. Plus, dream land, decodesing world of müzik, fasd food, patisserie, … shoes, spot center, pet shop, showroom, leather&sport wear, collection, f&t fors&time, three&m …
Bu kadar yabancı kelime arasında Türkçeler de var elbette. Yabancı isimleri merak ediyorsunuz. Neden koymuşlar bu isimleri derken dükkanın birine dalıyorsunuz.
“ Arkadaşım senin dükkana verdiğin isimden ben ne sattığını anlayamadım. İçeri girene kadar da anlaşılmıyor. Nedir senin amacın ?” demeye kalmıyor kasada oturan zat bir aslan gibi kükrüyor. Ne geri kafalılığınız kalıyor, ne turizmi baltalamanız. Adamın sizi bir dövmediği kalıyor.
Hani biraz önce demiştim ya, suçluluk psikolojisi diye. O da biliyor Müslüman mahallesinde salyangoz sattığını. Ama ne yapsın ki elinden de bundan başkası gelmiyor. Çünkü ona demişler ki: “eğer yabancı isim koyarsan müşterin çok olur, seçkin kişiler gelir.” Şöyle çevriyi bir baksa Türkçe isimle de çok iyi işler yapanları görecek. Bir şey daha görecek: aslında ismin iş acısından hiçbir katkısı yok. Eğer öyle olsaydı “Divan, şelale, şehir isimlerindeki kurumlar iş yapamazdı.
Kimileri kendisini kandırmayı çok sever, bunu yaparken de başkalarını kandırdıklarını sanırlar. Ne dersiniz kandırabiliyorlar mı?