25 Kuruş büyük bir para değil ama, protesto etmekte bizim hakkımız. Marketin biriside cama yazmış ki çok abes ve sinsice ’’Poşet ve pazar arabası ile markete girmek yasaktır.’’ diye... Nedir bu saçmalık, benim markete çantamda poşet ile girmem, kanun hükmünde kararname ile mi yasaklanıyor, anayasa maddesi mi bu? İsterseniz mağazanıza poşet ile gireni mahkemeye verip tazminat davası açın, onu da yapabilirsiniz...

Sami Biberoğlu Hocam’da konuya şu cümleleri ile dikkat çekmiş ki haklı tarafları çok fazla...’’YANİ BEN HANGİ MARKETTEN ALIŞ VERİŞ YAPIYORSAM - ÜSTÜNE BİR DE POŞET BAŞINA YİRMİ BEŞ KURUŞ VERİP - O MARKETİN POŞETİNİ KULLANMAYA VE REKLAMINI YAPMAYA MECBURUM.’’

Poşetin üstünde marketin adı ve logosu olduğuna göre, biz tüketicilerde marketin reklamını yapıyoruz, isteyerek ya da istemeyerek. Bu durumda onların bize bir yirmibeş ya da elli kuruş toka etmeleri gerekmez mi aslında?

Tüketici arkadaşlar, hepimiz, bu ülkenin dürüst vatandaşlarıyız. Camekanına böyle bir yazı yazan, adı ne olursa olsun, bir marketi, protesto edip alış verişinizi kesin. Biz müşteriyiz, o olmazsa, öbürü olur. Artık her semtte onlarca market var. Onlar düşünsün. ’’Müşteri velinimettir.’’ diye düşünmüyorsa market sahipleri kendileri bilir...

Hiç korkmayın, çekinmeyin. Hanımlar beyler, koyun çantanıza bir iki naylon poşet, alışverişinizi yapın, sonrada kasada çatır çatır çıkartın, aldıklarınızı içine doldurun, onlarda aval aval baksınlar. Dışarından poşet getirmek hakkımız, söke söke alırız, o poşetlerin içine de aldıklarımızı koyar, sonrada keyfimize bakarız... Market sahipleri de kıskançlıktan çatlar ya da çatlamaz, o da onların bileceği iş...


AHMET ZEYTİNCİ