DGÖ Eminim ki daha önce hiç böyle bir gizli örgüt duymadınız. Sol mu, sağ mı, kökten dinci bir örgüt mü, yer altında mı, yer üstünde mi, illegal mi, legal mi diye düşünüyorsunuz, arpacı kumrusu gibi... Arpacı kumrularına ayıp olmasın, severim kerataları, bu örgüt çok eski zamandan beri var olan, ama çok az bilinen bir örgüt hele de biz erkekler tarafından. Açılımı da şöyle oluyor, sıkı durun geliyor. Dedikodu Gizli Örgütü...

Burada hemen kim ne dedi, kim ne kodu, diye de bir soru sorabilirsiniz. Ben de size bu nasıl soru boru mu, diye cevap vermem tabi ki... Adı da üstünde, soy adı da üstünde... Dedikodu yaparak toplumu çökertme, pasifize etme, ayrıştırma, karı kocanın arasını bozma, dolayısı ile aile facialarına sebep olma, komşulukları öldürme gibi çeşitli eylemleri var, kısa adı DGÖ olan Dedikodu Gizli Örgütünün...

Bu DGÖ gizli örgütünün ilk akla gelen operasyonu Habil ve Kabil ile başlar... Adem’in çocuklarından Habil ile Kabil’in arasına nifak tohumları ekerek, Kainatın ilk cinayetinin işlenmesine sebebiyet vermişlerdir...

Dedikodu Gizli Örgütünün çok katlı apartmanlarda bir çok adı sanı bilinen ya da bilinmeyen bayan hücre elamanı vardır. Özellikle bu örgütün gizli ya da açık elemanları komşu sohbetlerinde ve bir araya geldikleri çaylarda, üst komşusunu, alt komşusunu ya da yan komşusunu diğer komşulara çekiştirerek, araya her türlü nifakları sokarlar, ufaktan ufaktan nifak ve günah bonusu biriktirirler...

Bu nifak sokuculara en iyi cevabı ise yüce kitabımız Kur’an vermektedir Hucurat Suresi 12. Ayetinde o da şöyledir ki ’’Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.’’

Hele de şimdilerde sosyal medyanın çok yaygın olması bu DGÖ adlı oluşumun ekmeğine yağ sürmektedir. Bir çok asparagas, yani uydurma haber hemen sosyal medyaya servis edilmekte, toplumlara nifak sokulmaya çalışılmakta, kin ve nefret tohumları ekilmesine sebebiyet verilmektedir. Dikkat etmek, araştırmadan da hiç bir şeye inanmamak gerekir. Yaşasın dedikodusuz bir hayat kahrolsun Dedikodu Gizli Örgütü....


AHMET ZEYTİNCİ