Ay; dünyamıza en yakın gök cismi. Geceleri görüntüsüyle aşıklara ilham veren varlık. Hakkında şarkılar, şiirler yazılan büyük, yuvarlak kara parçası. Bilindiği gibi Ay’a ilk olarak 1969 yılında ABD’li üç astronot ayak bastı. Neil Armstrong Ay’a ilk ayak basan astronot. Babamın eski, ahşap sandığında bu olayı anlatan gazete hala durur. 20.yüzyılın en büyük keşiflerinden biri hiç kuşkusuz insanın Ay’a ulaşmasıdır. ABD’nin 1961’de başlayan aya insan gönderme serüveni 1969’da meyvesini vermiş, N.Armstrong ve iki arkadaşının ayın yüzeyinde tüy gibi yumuşak bir şekilde yürümeleriyle bu büyük olay tarihin altın sayfaları arasına girmiştir.

Ay’a çıkılmadığına inanmayan bir kesim ta 1969 yılından beri var. 1980-81 yıllarında benimle aynı mahallede oturan Trabzonlu bir arkadaşım vardı. Adı Mahir’di. Bu arkadaşımın o zaman 80 yaşlarında, Trabzon’un bir köyünde yaşayan bir dedesi vardı. Ara sıra Trabzon’dan gelir arkadaşımı ziyaret eder sonra tekrar köyüne dönerdi. Bir gün Mahir’i yemeğe davet ettim. Bir akşam dedesiyle beraber evime geldi. Yemekten sonra annemin demlediği çayları içip sohbete başladık. Bir ara söz Ay’a geldi. Mahir dedesinin Ay’a çıkıldığına inanmadığını söyledi. Daha sonra da söylediğini doğrulatmak için kulakları ağır işiten dedesinin kulağına yanaştı, Trabzon şivesiyle bağırmaya başladı: