Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
sami biberoğulları
sami biberoğulları

MEHDİ'NİN(!) BİRİNİ TIKTIK KODESE DE ÖTEKİNİ NE YAPACAĞIZ? - 1. BÖLÜM -

Yorum

MEHDİ'NİN(!) BİRİNİ TIKTIK KODESE DE ÖTEKİNİ NE YAPACAĞIZ? - 1. BÖLÜM -

4

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1198

Okunma

MEHDİ'NİN(!)  BİRİNİ  TIKTIK  KODESE  DE  ÖTEKİNİ  NE YAPACAĞIZ? - 1. BÖLÜM -

MEHDİ'NİN(!) BİRİNİ TIKTIK KODESE DE ÖTEKİNİ NE YAPACAĞIZ? - 1. BÖLÜM -

Elinize bir kitap alıyorsunuz ve kitabın kapağını kaldırıyorsunuz. İlk olarak karşınıza çıkan ifade şu:

’’ Bi iznillahi taala münzeldir ’’ Yani ’’Allah’ın izniyle indirilmiştir.’’

Din ile (İslam da dahil herhangi bir kitabî dinden bahsediyorum ) en küçük bir ilginiz varsa inanırsınız ya da bilirsiniz ki Yüce Allah dört kitap indirmiştir: Tevrat, Zebur, İncil ve Kur’an...Lakin elinizdeki kitap ne Tevrat, ne Zebur, ne İncil, ne de Kur’an

Peki kime indirilmiş(!) bu kitap?

Hemen onun cevabı da var kitapta.

’’İskender el Ekber’e aittir ’’

Oldukça ilginç değil mi?

İskender el Ekber aslında ’’ Büyük İskender ’’ anlamına gelir ama bu kitap tarihten bildiğimiz o meşhur Makededon İmparator Büyük İskender’e ya da Kur’an’da adı geçen İskender-i Zülkarneyn’e indirilmemiş... Günümüzde halen yaşayan ( Ki ondan da çok emin değilim ) İskender adlı bir şahsa indirilmiş (!)

Dahası var:

Bu kitabın her bir bölümüne de ’’Sure ’’ Deniliyor. Ama Kur’andaki surelerin adları verilmemiş sure(!)lere. Yani Allah-ü Teala Kur’andan sonra da bir kitap daha nazil ediyor(!) Üstelik bu kitabı Fahr-i Alem Muhammed Mustafa’ya bile layık görmediği bir sıfatla sıfatlandırdığı, ’’ Ekber ’’ dediği birine veriyor (!) Yani ’’Allahu Ekber’’ den sonra bir de ’’ İskender el Ekber’’ imiz oluyor. Yüce Allah hiç bir peygamberine mesela Musa el Ekber, İbrahim El Ekber, İsa el Ekber hatta Muhammed el Ekber diye hitap etmezken İskender’e İskender El Ekber diyor(!)

Evet, sureler demiştik.

Bu kitaptaki sureler ne Fatiha ne Bakara, ne Âl-i İmran...Tamamen başka sureler. Kur’anda olmayan sureler...İncil, Tevrat ve Zebur’un bölümlerine bile sure değil de bâb derken bunlara sure diyoruz. ( Tevrat, Zebur, İncilde de yok böyle sureler )

Bu sureler (!) ise şunlar:

İnzal Süresi
Anlaşmazlık suresi
Müjde Suresi
Mehdi Suresi
Sürur Suresi
Tilavet Suresi
Namaz Suresi
İnsan Suresi ( Kur’anda da bu adla bir sure var )
Zaman Suresi
Kuddusi Sır Suresi
Cebrail Suresi
İhsan Suresi
Tayyi Mekan Suresi
Vazife Suresi
Tekamül Suresi
Rıza Suresi
Esma-ül-Hüsna Suresi
İktidar Suresi
İmamet Suresi
Kaadiri Mutlak Suresi


Bu sureler(!) de Aynen Kur’an-ı Kerimde olduğu gibi ’’Bismillahirrahmanirrahim’’ ile başlıyor. Ancak Kur’andaki gibi Arapça harflerle değil...Şu an kullandığımız Latin alfabesiyle...

Ve her surede ’’ Bismillahirrahmanirrahim’’ den hemen sonra kendisine iş bu kitap indirilmiş(!) olan İskender’e, Yüce Rabbimiz ya ’’ Ey İskender el Ekber Kulumuz ’’ ya da ’’ Ey İskender el Âzam kulumuz’’ Diye hitap ediyor.

’’ Yani İskender bir Peygamber mi? Peygamberlik mi iddia ediyor?’’ Diye sorduğunuzu duyar gibiyim.

Hayır. O peygamberlik iddia etmiyor. Onun iddia ettiği şey Mehdilik. Ama o öyle Adnan Oktar gibi ( Çok şükür tıktık kodese ) , Hasan Mezarcı( O da öldü gitti) gibi tırışkadan bir mehdilik derdinde değil. O bir Mehdi Resul(!)

’’Peygamberim’’ demiyor asla. ’’ Mehdi Resulüm’’ diyor.

Peki ona bu Mehdi Resullük payesini kim vermiş?

Kim olabilir ki? Doğrudan doğruya Allah vermiş (!) İnanmazsanız bahsini ettiğim kitaba yani RİSALET NURLARINA bir bakın.

Risalet Nurları adlı kitabın Anlaşmazlık suresinde (!) Allah açık açık İskender’e ’’SENİ MEHDİLİKLE VAZİFELİ KILDIK. ’’ Diyor (!)

Dahası da var:

İskender’e gelen ilk emir de ’’ Oku ’’

Okumasına oku da bu ’’Oku’’ az farklı ’’

’’ Yaratanın adıyla oku ’’ değil ilk emir. Ya nasıl peki?

’’ OKU ! NE OKUYACAĞINI SANA BİLDİRECEĞİZ ’’

Ne okuyacağı sonradan bildirileceğine göre o anda ne okuyacak? Kur’andan gazeteye kadar artık o anda eline ne geçerse zahir.

Peki bildirilmiş mi ne okuyacağı daha sonra?

Evet bildirilmiş ama o kısmı sonraya bırakacağım. Çünkü daha önemli mevzular var.

Bu kitabın Anlaşmazlık Suresinde (!) şöyle deniyor:

BU KİTABÜL KERİM ITLA İT TÜRK İSKENDER-EL-EKBER KULUMUZA İNDİRDİĞİMİZ BİR İHSANDIR. BU KİTAP LEHFİ MAHFUZDA, ÜMMÜL KİTAB’IN İÇİNDE MEVCUT OLUP, KUR’AN-I KERİM’DEN SONRA DÜNYAYA İNDİRMEKTE OLDUĞUMUZ İLK KİTAPTIR.

’’Itla it Türk’’ ne demektir, o ifadede bir baskı hatası mı vardır orasını bilemem ama surenin(!) bu ayetleri ( Bölümler sure olduğuna göre (!) cümle ya da kelimelere de ayet diyebiliriz(!) değil mi?) iki bakımdan önemlidir 1- Allah Kur’an- Kerimden sonra da bir kitap indirmiştir ( Ki bu ilkidir (!) ) 2- İskender El Ekber Türktür.

2. Madde oldukça önemlidir çünkü İskender El Ekber hem - bizzat kendi kitabında- Türk olduğunu söyler ( Hatta Fatih’in Akıncı beylerinden Evrenosoğlu’nun soyundan geldiğini de söyler ) hem de Hz. Ali Soyundan yani Ehl-i Beytten olduğunu...Hz. Ali Arap olduğuna göre Türk olan İskender nasıl olur da Hz. Ali’nin soyundan gelir? Offf ki of. Asıl hikaye orada zaten...

O hikayeye de sonra geleceğim.

İskender El Ekber’e gelen ilk emre baktığımızda bu kutsal(!) kitabın içinde pek çoğumuzun oldukça iyi tanıdığı isimler görüyoruz. Şöyle ki:

Yine anlaşmazlık Suresinin ayetleri(!):

ONLARA ARALARINDAKİ ANLAŞMAZLIKLARI HALLETMELERİNİ SÖYLE. AYRI AYRI TOPLANTI TERTİP ET. SONRA DEMİREL, ERBAKAN, TÜRKEŞ VE FEYZİOĞLU KULLARIMIZLA TOPLAN. ÖNCE EVVELDEN İTTİBA ETMİŞ OLAN ZEKİ KULUMUZU AL. SONRA TAHSİN VE SONER KULLARIMIZ İTTİBA EDECEKLER. ERBAKAN DA İTTİBA EDECEK.

Zeki, Tahsin ve Soner dışındaki mübareklerin(!) hepsini tanıyoruz değil mi? Bunların hepsi İskender El Ekbere ittıba edeceklermiş. Yani tabi olacaklarmış. Allah bildiriyor(!) Öyle basit bir olay değil bu. Mübareklerden sadece Erbakan zorlamış biraz anlaşılan.

Olmuşlar mı peki? Yani Ittıba etmişler mi?

Bilgim haricinde...

Devam edelim.

Hz. Muhammed nasıl ki İslam dinini tebliğ ederken pek çok sıkıntı yaşıyorsa İskender El Ekber de aynı sıkıntıları yaşıyor. İnsanlarıı mehdi, pardon mehdi resul olduğuna inandıramıyor kolay kolay. Eeee yüce Allah ’’ Ekber ’’ dediği kulunu yalnız bırakacak değil ya. Hemen yolluyor ayetini(!)

’’HABİBİM SEN EMRİMİZİ TEBLİĞ ET. SABIRLI OL VE ÜZÜLME. ’’

Yani koskoca Hz. İbrahime bile ’’ Halilim( Dostum ) ’’ Diyen Allah, biz gafillerin (!) sadece Hz. Muhammed’e has olduğunu zannettiğimiz(!) sıfatla ’’ Habibim’’ diye hitap ediyor Mehdi Resulüne (!)

Aynen Kur’an-ı Kerim, Gaşiye Suresi 21 Ayette olduğu gibi: ’’ Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin.’’ diyor bir yerde.

Ama Allah, Hz. Muhammed’e bile Gaşiye suresinde ne yapması gerektiğini söylerken ’’ Habibim’’ demiyor da İskender El Ekber’e İnzal Suresinde(!) ’’ Habibim ( Sevgilim ) diye hitap ediyor.

İskender El Ekber sıkıntı içinde ağlamaya başlayınca yine iniyor ayet(!) ve yine ’’ Habibim’’ diyor Allah (!)

O’NUN GÖZYAŞLARI NEZDİMİZDE KIYMETLİ BİR HAZİNEDİR.

Ve artık sonunda sevindiriyor habibini(!) Yüce Allah...Hem de Mehdi Suresiyle...

BU KİTABÜL KERİM RİSALET NURLARI ADI ALTINDA SANA YANİ MEHDİ’YE, YANİ İSKENDER EL EKBER KULUMUZA İNDİRMEKTE OLDUĞUMUZ BİR YOL GÖSTERİCİ VE AYDINLATICIDIR. ONU GÖRDÜĞÜN GİBİ, NEZDİMİZDE OLAN AZİZ RUHUN MEHDİ VASITASIYLA İNDİRMEKTEYİZ.

İskender El Ekber herhalde biraz kalın kafalı olmalı ki Allah Zülcelal bu ayette(!) önce ’’ Sana’’ diyor. Sonra ’’ Bu kalın kafalı şimdi anlamaz’’ diye ’’ Yani Mehdiye’’ diyor. Ama ’’ Yok yok bu küt kafalı bundan da anlamaz’’ diye ’’ Yani İskender El Ekber kulumuza’’ diye olayı netliğe kavuşturuyor. Ve devam ediyor :

BU KİTAP LEVHİ MAHFUZ’DA ÜMMÜL KİTABIN İÇİNDE VE KARŞISINDADIR. BİR NÜSHASINI ÜMMÜL KİTAPTAN AYIRIP ONUN KARŞISINDA SENİN KALBİNE İNDİRİLMEK ÜZERE BIRAKTIK. YERİNE TAMAMLADIK. MÜRŞİDİ KAMİL OLDUĞUNU UNUTMA.

Bu arada hemen bir kez daha belirteyim: İskender El Ekber yani bilinen adıyla İSKENDER EVRENESOĞLU, ya da ona inananların ifadesiyle Mehdi Resul İmam İskender Ali Mihr ( Güneş) Bizzat kendisi ’’ Biz Peygamber değiliz ve hiçbir zaman böyle bir iddianın sahibi olmadık’’ Diyor ama Resul ve Mehdi olduğu konusunda ısrarlı.

Peki Resul ve Peygamber arasında ne fark var?

İşte onu da aşağıda linkini vereceğim videoda bizzat kendisi açıklıyor:

www.youtube.com/watch?v=gOIji7l4vN8&feature=share

Vaktiniz varsa seyredebilirsiniz.

Evet bana da vahiy geldi(Hâşâ): ’’ Ey Sami ! Yazın çok uzun oldu. Kalanını gelecek bölümlerde yaz ’’

Gelecek bölümde buluşmak üzere.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Mehdi'nin(!) birini tıktık kodese de ötekini ne yapacağız? - 1. bölüm - Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mehdi'nin(!) birini tıktık kodese de ötekini ne yapacağız? - 1. bölüm - yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MEHDİ'NİN(!) BİRİNİ TIKTIK KODESE DE ÖTEKİNİ NE YAPACAĞIZ? - 1. BÖLÜM - yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
M.Kemal Serhatlı
M.Kemal Serhatlı, @m-kemalserhatli
19.7.2018 13:09:05
Ölmedi mi o manyak hala ya
Ahmet Zeytinci
Ahmet Zeytinci, @ahmetzeytinci
19.7.2018 09:23:21
10 puan verdi
Bu sorunlu tiplerin toplumdan önce kendileri ile büyük problemleri olduğu gün gibi aşikar. Muhtemelen şizofreni ya da benzeri psikolojik rahatsızlıkları vardır... Bu tip hastaların genel özelliğidir ki kendilerini de asla hasta olarak kabul etmezler... Benim ona naçizane tavsiyem doktoruna sık sık gitsin ilaçlarını da almamazlık etmesin, sonrası çok kötü olacak çünkü.. Ayrıca Mehdi ve Mesih konusu da ihtilaflı bir konudur, fazla dalmamak lazım derinlere Mehdi ve Mesih konusunda... Kutluyorum Sami Hocam içtenlikle...
temel48
temel48, @temel48
19.7.2018 06:15:33
Bende bu konuyu işlediğiniz için teşekkür ediyor, gelecek yazınızı bekliyorum.
saygı ve tebriklerimle
Mücella Pakdemir
Mücella Pakdemir, @mucellapakdemir
19.7.2018 03:17:12
10 puan verdi
İskender Erol Evrenesoğlu hakkında acilen hukuki işlem başlatılmalı. Aynı zamanda aklî muayenesi de yapılmalı.

Deli ise tımarhaneye, değilse kodese tıkılmalı. Toplumun manevi yapısına, inancına çok büyük zarar vermiştir, vermeye de devam ediyor.

Biz bugüne kadar Ekber sıfatını sadece Yüce Yaradan'ı anarken kullandık. Allah-u Ekber yani Allah en büyüktür manasına.
Ekber geniş açılımıyla; daha büyük, en büyük, en ulu, en azim, âzam demektir.

İskender El Ekber, bu çatlağın, bu sapığın kendi kendisine taktığı bir ünvandır. Kendisine Ekber demekle peygamberlerin de üstünde bir makam tesis etmiş anlaşılan. Hatta sadece Allah'a mahsus olan bir sıfatı, kendisine mal ederek şirk de koşmuş. "Allah'ı gördüm, konuştum" diyor. Herhâlde o konuşmada "sen yeteri kadar Allah oldun, şimdi görevi bana devret" dedi, tövbe haşa. Bakın yakında bunu da der. Bu kadar manyakça söz söyler mi? Görünen o ki, gayet de rahat söyle.

Bu alçaklığı ancak İslam ve insanlık düşmanı Yahudiler yaptı bugüne kadar. Hatırlarsanız; İsrail'de Likud Partisi mensubu milletvekili Kish, Knesset'te bir oturumda, Filistinli milletvekillerine hitaben, "Namazlarınızda 'Allah-u ekber' (Allah en büyüktür.) yerine 'İsrail ekber' (İsrail en büyüktür.) deyin" diyerek küstahlıkta bulunmuştu.

Erol Evrenesoğlu da aynı öneriyi getirirse hiç şaşırmamak lazım.

Tv programlarını seyrettim bu sahtekar şaklabanın. Birisi canlı yayında bir soru yöneltiyor. Bu sapık da o anda transa giriyor. Vahiy iniyor sanırım o arada. (!) Sonra bir silkiniyor, soru sorana cevap veriyor. Yapayım mı? Yap. gibilerinden. :)))

Başka bir programda ben resulüm dedi. Arapçası yok, Kur'an'dan ilmi yok, Hadis bilgisi yok, tasavvuftan çakmıyor, yok da yok yani. Ama Resul. (!)

Hulki Cevizoğlu ona "Son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v..), başka peygamber gelmeyeceğine göre siz nasıl peygamber olduğunuzu söylüyorsunuz?" dedi. Bu sapık, "Peygamber olduğum için öyle diyorum." dedi. "Bu dediğiniz İslam dinine aykırıdır." deyince de "Olabilir." dedi.

Daha nasıl açıklasın yani? Adam "İslam dinine aykırı bir yol tutturdum, oltaya gelenleri sapıklığa sürüklüyorum." diyor açık açık. İtiraf ediyor işte.

10 sene önce falan, "Aldığım emir gereği Türkiye’nin aranan 11.cumhurbaşkanı olacağım." da demişti. Emri kimden aldıysa artık. Tahminen cinleri kandırmıştı bu zavallıyı, çünkü A. Gül Cumhurbaşkanı olmuştu. :)))

Sami Hocam, bu konuda söyleyecekleriniz bitmemiş. Kalanını da yazacaksınız elbet.

Ben de fazla uzatmayacak, sizin tatlı üslubunuzdan okumak üzere, beklemeye geçeceğim.

Lütfen, Kur'an ayetleri tefsirlerinde yaptığı tahriflerden de bahsedin gelecek yazınızda. Tahammül edilemeyecek kadar çirkin eklemeler, değiştirmeler var zira. Tefsir dememin sebebi, kendi tefsir demiş de ondan. Yoksa neresinden uydurduğu çok belli de. Onunkiler tefsir değil ancak halüsinasyon olabilir. Başka bir şey değil.

Selam ve saygılarımla Sami Hocam. Önemli bir konuyu gündeme getirdiğiniz için de ayrıca teşekkürler.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL