Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy

ÖLÜMÜN SOĞUKLUĞUNDA HAZİRAN...

Yorum

ÖLÜMÜN SOĞUKLUĞUNDA HAZİRAN...

4

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1060

Okunma

ÖLÜMÜN SOĞUKLUĞUNDA HAZİRAN...

ÖLÜMÜN SOĞUKLUĞUNDA HAZİRAN...



Surelerin tadına özeniyorum acıyla kavrulduğum derken deyişler türetiyorum aciz varlığımda milat bildiklerime binaen.

Gün özürlü cüssemden çaldım madem geceyi, geceyi hem matem hep mahrem bilip sarıp sarmalıyorum yüreği.

Kuş bakışındayım şehrin.

İlahı adeta şiirlerin ben ise bir nokta kadar sıradan.

Zamansız ölümler peyda oluyor yanı başımda ve alıcı kuşlar rahmeti didikliyor.

İç bükey aksimde kâhinler sır pazarlıyor.

Kerametin nedametine; aşkın hacmine uygun söylemlerin peşine düşüyorum.

Teyakkuzda kim varsa…

Lal şiirler.

Yalan duygu tacirleri.

Zanlı muhit müdavimleri.

Aslında anlamsız ne ise ve anlam olmaya gelip de zulüm görmeye meyyal varlığımla ben içliğimle hiçliğimi kundaklayıp.

Köhne bir mizansen yine içimin mimarı.

Yavan satırlar peşime düşen.

Aşkın yorgunluğu çöküp de şehrin üstüne, hastane duvarlarına resimler çiziyor kader yüklü şehrin coğrafyası.

Haziranın gözüne mil çekilmiş ve şaibeli terziler şehri pamuklara sarmış ve acımla harmanlanıp aşkımla hidayete eriyorum.

Sevmeler pek bir sancılı/ymış, demenin minvalinde, gök gözlerinde annemin kurumaya müsait olmayan yaşlar beliriyor.

Ölmek, diyorum.

Ölmeliyim bir an evvel.

Şair ne diyor kim bilir ben bir şiiri daha şehit verirken şafak öncesi.

Gök gözlerinde sevdiklerimin; yaşlı niyazlarında kaderin yaşanmamış acılardan nasiplenmek akla zarar… diyorum ve gerisini getiremiyorum.

Beleş mezarlar pazarlıyor mezarlık bekçileri.

Nakşeden tabutların içi çift kişilik oysaki ölmesi gerekenler hep arkadan geliyor.

Ölümün soğukluğunda Haziran buz kesiyor yine aslıma uygun bir mizansen peşindeyken peşin hükümlü kader tutanağa ekliyor yanlı isyanlarımı.

Yorgunluğun kralı, diyen kim ise gönül koyuyorum.

Zanlıyım, zamansızım, zarar/sızım.

Sevgi doluyum içimde üreyenleri elimle öldürüp kendimi asarken boşluğa.

Bir lanet uyanıyor ansızın.

Bir bedel ödeniyor yerli yersiz.

Emellerden yokluğa geçiş yine asılsız gönüllerde yalan sevgiler tekeline almışken aşk meleğini.

Kara Meleğin istilasında şehir ve gece gözlü şeytan muteber yandaşları ile soluksuz ve canhıraş mücadele vermekte.

Masumiyetin şarkısı çalınmış, diyen ela gözlü bir çocuk ve maviden bozma gökyüzünde kara bulutlar fink atıyor.

Üflerken şehrin mumlarını, kazan kaldıran yürekte umuda dair bir tükeniş yaşanıyor ne de olsa yaşanmamışlığın telaşı yine beyitler ısmarladığım.

Hangi yara ise açık ara farkla büyüyen ve yeni yaralara sebebiyet veren.

Açık ara farkla daha da yanıyor canım: ne lanet ne yalan ne zulüm umurumda.

Zaman diyorum.

İhlâslı amel, diyor masumiyet.

Denmedik ne ise söyleniyor oysaki ben aç gözlüyüm: daha da sevmek varken hem de öyle böyle değil hani… ölmenin sırası mıydı?

Yalan mı, diyenlere inat avaz avaza bağırıyorum ve içimde kuluçkaya yatan kumrular dokuz doğuruyor ben her bağırıp da ümüğünü sıktığımda o pervasız ve yeknesak tükenişimle tümseklerde molalar veriyorum.

Büyüdüğü kadar yalnızmış insan… derken şehir yüklü şiir ve küçümen öykülerinden çaldığım o sihiri… devamını getiremiyorum.

Zararsız bir tebessüm diliyorum aslıma binaen gülümsemeyi şerh düşüyorum aslında kıt kanaat mutluluklar iken ilahı şehrin ben de acıların ilahında surelerle yıkıyorum ruhumu.

Ölemez…

Ölmemeli…

Kimlik derdimle iştigal iken kinaye yüklü bir söylemde pervazdaki yokluğum pervane oluyor umudun varlığına.

Koyu gece… demez olaydım.

Fırat’ın batısı; şehrin kuzeyi… aslımdan ayrıyım; dünüme de sadık.

Mizacımda ne yüklü isem.

Gönülde ne varsa eciş bücüş.

Yine aslıma rücu ettiğim.

Bir sureden doğan talihim; bir yokluktan taşan kimliğim.

Gök gözlerinde sevdiklerimin ben ela bir sancıyım.

Ela gözlerinde kaderin maviler ısmarlıyorum evrene ve en sevdiğim kim ise… gerisi gelmiyor işte.



Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ölümün soğukluğunda haziran... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ölümün soğukluğunda haziran... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖLÜMÜN SOĞUKLUĞUNDA HAZİRAN... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
perisultan
perisultan, @perisultan
23.6.2018 00:19:05
dokunaklı dokunuşlar zamanda geçiyoruz bazen sessizce bazen derin izler dökerek.acı ve neşe bizim yanı başımızda.payımıza düşeni alıyoruz bazen sessizce.
Etkili Yorum
Aygün Deniz
Aygün Deniz, @aygun-deniz
22.6.2018 21:51:51
10 puan verdi
Ne güzel Gülüm, yazmaktan vazgeçmeyeceğim, diyorsunuz.İnsanın özgürce bunları söylemesi engelleri olmadan.İstediği gibi yazması...oysa ben ; biliyormusunuz ben gizli yazıyorum.Bana yazmak böyle bir sitede yazmak yasak.Sadece burada değil, yazmak okumak yasak.Yazılarımı nasıl bir zorlukla yazdığımı bilseniz. Burada uzunca yazamıyorum.Keşke anlatabilsem.Neyse daha sonra anlatırım, inşallah...sevgiler Gülüm.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
22.6.2018 17:39:06
VARLIĞIMI DAİM KILDIKÇA RABBİM, ALLAH'IN İZNİYLE YAZMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİM.

SEVAPLARIM VE KUSURLARIM LAKİN SADECE ALLAH KATINDA MUTEBER OLAN HELE Kİ İNSAN KENDİNİ BİLDİKTEN SONRA.

AN GELİYOR KENDİMDEN ŞÜPHEYE DÜŞÜYORUM LAKİN BUNA SON VERDİM ARTIK.

KALEMİM VE ŞAHSIM.

EDEBİYAT ADINA BİR ŞEYLER YAPMAK EK OLARAK EDEBİYATTAN VE İNANÇ DENEN KUDRETE SIĞINMAK AKABİNDE SEVDİĞİM İNSANLAR VE NE YAZIK Kİ; KENDİMİ SAYISIZ KERE HAKSIZCA SORGULARKEN BULDUĞUM.

AN'IN İZDÜŞÜMÜ İDİ.

GÖZÜM GÜNÜN SÖZÜNE GİTTİ DE.

GÜLÜM/SEMEKTEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİM YAZDIĞIM VE YAŞADIĞIM SÜRECE ÇÜNKÜ BUNA VASITA OLAN İÇİMDEKİ YAŞAMA SEVİNCİM.

ÇALINSA DA ZAMAN ZAMAN İLLA Kİ GERİ DÖNÜYOR ÜSTELİK SEVGİ VE İNANÇ ÖLENE KADAR SAHİP ÇIKACAĞIM YEGANE İKİ MEFHUM.


ÖNDER34
ÖNDER34, @onder342
22.6.2018 17:09:48
10 puan verdi
Dost emeğine kalemine yüreğine sağlık selam ve saygılar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL