Bilgisayarla uğraşanların bildiği bir konu olmasına rağmen gençlerimizin bilmediği F-Q klavye konusun gündeme getirmek istiyorum. Gerçekten gençlerimiz bilmiyor, eskiden daktiloların tamamına yakını F klavye iken bilgisayarların hayatımıza girmesiyle üstünlük Q klavyeyi geçti. Özelikle internek kafelerde Q klavyenin tercih edilmesi gençlerin tamamının Q’ya alışmasına yol açtı.
İsterseniz önce F klavyenin ne olduğuna bir bakılım: “Türkçe için özel olarak geliştirilmiş bir klavye çeşididir. Bilimsel temellere dayalı standart bir Türk klavyesi geliştirilmesinin zorunluluğuna inanan İhsan Yener, bu konuda 1946’dan itibaren daktilo öğretmeni sıfatı ile sürdürdüğü çalışmalarının dikkate alınmasını ancak 1955’te başarabilmiş. Yabancı uzmanlarla da pekiştirilmiş İhtisas Komisyonu’nca oluşturulan On parmak yöntemi ile Türkçe için uygun Klavye’yi 20 Ekim 1955’te Bakanlıklararası Standardizasyon Komitesi’nce Standart Türk Klavyesi olarak onanmış.”
“F klavye, Türkçe için özel olarak geliştirilmiş bir klavye olduğundan Türkçe bir metni yazmak, Q klavyede yazmaktan daha kısa sürer. F klavyede Türkçe’de sıklıkla kullanılan harfler parmaklara daha uygun yerlere yerleştirilmiştir, art arda gelen harflerin yazım hızı da farklı parmaklara dağılımı daha iyi olduğundan standart Q klavyeye göre daha yüksektir..”
Öyleyse her F klavye kullanmak Türkçe’miz için daha akılcıdır. Neden birileri Q’da ısrar ediyor, bilmiyorum. Bunda art niyet aramak istemiyorum. Körü körüne Batı hayranlığı ile açıklamak da istemiyorum. Burada en büyük eksiklik sanıyorum bilgi eksikliği, yani gaflet.
Şu ana kadar Q kullanmış olabilirsiniz. Eğer on parmak eğitimi alışmışsanız, F’ye de kısa sürede alışırsınız. Sağduyulu herkes bunu bir görev olarak algılamalı ve üstüne düşeni yapmalıdır.