İşsizliğin hat safhada olduğunu bilmeyen yok. Bir de bunlara gizli işsizleri eklerseniz sanıyorum içler acısı bir durum çıkar ortaya.
Madalyonun bir de gözükmeyen kısmının olduğunu unutmamak gerekir. Bu ülkede işsiz çok ama işçi bulamayan da çok. Bu elbette ki bir çelişki ama daha yakından bakarsanız mantığını buluveriyorsunuz.
Her şeyden önce ülkemizin verimli, bereketli olduğunu unutmamak gerekir. Nice ülkeler var ki, ot bitmiyor. Bu ülkede işsiz kalmak, aç kalmak mantığı zorluyor.
Ülkemizde iyi bir istihdam rejimi yok. Hangi alanlarda, ne kadar işçi gerektiği planlanmıyor. Bir bakıyorsunuz bir alanda adam eksikliği var, bir bakıyorsunuz işsiz fazlası.
Başka bir sıkıntı da, her yetişen genç kendine resmi bir dairede masa başı işi hayal ediyor. Temiz bir iş, saati belli, maaşı belli, bir de pek karışan kotaran olmazsa keyfine diyecek yok. İşte bu yüzden geçmiş zamanlarda siyasilerimizin kapılarını aşındırdık, “Hamili kar yakinimdir.” dedirttik. Daireler doldu, fabrikalar doldu taştı. Bir yumurtayı dokuz kişi yuvarlar olduk. Gün gelip de fabrikamız özelleşince de bastık feryadı. Nicelerimiz bankamatik memuru oldu, dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen. Hâttâ zarar eden kuramda greve bile gittik, aldığımız yetmiyor, diye.
Bir olay hatırlıyorum. Kömürünün gelme ihtimali olan bir komşumuz gelirse kömürlüğe çektirilmek üzere bir miktar para bırakıp gitti memleketine. O, gittikten sonra da kömür geldi. Kömürü gören birçok işsiz de ardından geldi. Yalnız bırakılan para beğenilmedi. Paranın miktarını öğrenen insanlar bırakıp gidiyordu. Bir süre sonra görünümünden çok muhtaç olduğu anlaşılan bir delikanlı geldi. Onun da bırakıp gideceğini düşündüm, ama gitmedi: “Ben çakerim ağabey.” dedi ve başladı çekmeye. Sabahtan beri üçüncü işi olduğunu öğrendim. Parayı az bulup da çalışmayanların bıraktıklarını çekiyormuş. “Allah bereket versin, bugünkü rızkımız tamam.” diyordu. O zaman düşündüm. İş mi yok, işi beğenip de çalışan mı?
Elbette herkes ister güzel, yormadan kazandıran, bol gelirli bir işi. Eskilerin bir sözü vardır:” Aza razı olmayan çoğu bulamaz.” derler.