6
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1648
Okunma


II-
"geleceğin günü dört gözle bekliyoruz. herkesin kendince sebepleri var tabii.”
kendimi oyalamak ve orada ne yapıyorsun acaba diye düşünmemek için yine neye sarılıp, saldıracağımı şaşırdım ki tahmin edersin. ne kadar fark ettirmemeye çalışırsam da hemen anlıyorsun sesimden keyifsizliğimi...
kızıma söylenirken "sakın babanı üzme, anlatma olur-olmaz şeyler-aklı kalmasın bizde" deyip dururken sen benim sesimi dinliyorsun her zaman ki gibi söylediklerimi değil...
bu ilk ayrılığımız, bugüne kadar her yere beraber gitmiştik. bu defa hem çocukların okullarına yenildik hem de benim sağlık sorunlarıma. doktor hiçbir şeye üzülmeyeceksin dedi diye her şeyi sallamaya çalışıyorum ama yokluğun çok fena, elimi uzattığımda elini tutamayacak olunca hemen yıkılıyorum...
neyse...
neyse...
cumartesi akşama doğru çok güzel kar yağdı, tabii aklımız sende.. keşke yanımızda olsaydın, beraber tadını çıkarsaydık karın... beraber balkonda oturup, birer salep içip çocukları izleseydik... hoş sen izlemek yerine çocuklarla dışarıda olmayı seçerdin :)...
oğlan karı görünce hemen çıkıp-oynamak istedi ama ben çıkamayacağım için onu da çıkarmadım "ablanı bekle, akşam beraber çıkarsınız" dedim... dedim ama abladan da hiç umudum yoktu çünkü sabahtan beri hem okul hem dershane canı çıkıyor çocuğun, eve kendini nasıl atacağını şaşırıyor yavrum...
anlayacağın oğlanı dışarı kar oynamaya çıkaramamak bir hayli üzdü beni...
ve ben üzülüp dururken ne oldu biliyor musun .?
kızın geldi, daha içeri girmeden "anne Bori"nin ve benim yürüyüş kıyafetlerimi ve kar ayakkabılarımızı çıkar, ona kar oynatacağım, babam olsaydı şimdi çıkmışlardı, o yokken bu benim görevim, hadi..." dedi..!
bak bunu bizim kızımız dedi ..!
biliyorum sende en az benim kadar şaşırdın sevgilim...
ama biliyor musun, ben senin yokluğunda şunu öğrendim ;
"çocuklar babaları yokken büyüyorlar" gerçekten...
hani bir söz vardı, tam hatırlamıyorum ama "babası ölünce büyür çocuklar" gibi bir şeydi ki Allah korusun... o gibi bir şey sanırım bu da...
kız beni her gün daha fazla şaşırtıyor...
her lafının başında "ben babamı çok özledim, gelsin artık.." diyor
ki bana fenalık gelmeye başladı artık...
sus diyorum kardeşin duyacak onu susturamayız derken ben,
oğlan diyor ki "ben daha özlemedim babamı ki.."
o kadarcık aklı ve boyuyla beni üzmemeye çalışıyor şebelek... ))
bir an önce zamanını doldurup gel istiyorum...
11.12.13_
III-
“vuslatın azaldığı özlemin tavan yaptığı an’lardayız…”
ne susabiliyorum ne de konuşabiliyorum sana bugünlerde
ne kadar az konuşursak o kadar iyi bu aralar tam da bu yüzden işte…
…
yarıyıl tatiline girmeden önce oğlan
“ben tatilde teyzeme gideceğim, unutmadın di mi.?”
diye sorduğunda sadece gülümseyebildim ve o devam etti
“ ama ben seni çok özlerim”
yine gülümsedim ama bu defa susamadım
“sen daha babanı özlemedin şebelek, beni özleyeceğine mi inanayım şimdi” dedim
demez olaydım , kuzum hemen gözlerini devirdi ve
“aslında ben onu da çok özledim” dedi…
bu kadar sadece…
o kadar minik, o kadar düşünceli ve o kadar içinde yaşıyor ki her şeyi
içim cız etti… hemen sarıldım, öpüşüp-koklaşıp- oynaşıp dağıttık havayı…
sen gibi bu oğlan biliyor musun .?
tamam tipi bana benziyor, az konuşuyor, duygularını içinde yaşıyor
ama bir kulağı sen gibi nerede olursam olayım hep bende…
hiçbir şeyi kaçırmıyor, arka odada dahi olsa duyuyor
ve cevap veriyor hiç beklemediğin şeylere…
…
kıza gelince, o evin ayrı bir delisi , senin kızın sonuçta…
bazen esiyor , gidiyor duvarda asılı kafa kafaya verdiğimiz büyük resme
seni öpücüklere boğuyor ..
bazen dolabını açıp kıyafetlerini kokluyor parfümünden sıkıyor kendine,
bazen de gömleklerinden birini alıp-giyiyor onunla dolaşıyor evin içinde…
sonra
sonra şu günahsız yere içeride olan dostlarımız ve daha nicesi geliyor aklıma…
eşleri, çocukları…
içim acıyor…
kendimi bırakıyorum onlara dua ediyorum ve ne kadar kendimi tutmaya çalışsam da
onları bu hale getirenlere de güzel bir beddua gönderiyorum …
…
kızma bu aralar telefonda hiç konuşmuyorum diye korkuyorum sesimi dinlemenden
gözlerim doluyor hemen, korkuyorum sessizliğimin beni ele vermesinden…
“anlayacağın sevgilim, dar alanlarda daralmalardayım yine…”
şubat2014/dnzc_