Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz

AYAN, PİNHAN, NİŞAN

Yorum

AYAN, PİNHAN, NİŞAN

14

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

3019

Okunma

AYAN, PİNHAN, NİŞAN

Birgün ölü bir kelebek buldum. Üzerinden ecel gibi ağır bir şey geçtiği halde kelebek hiç bozulmamıştı. Onu avuçlarıma aldığımda ilk defa ölümün korkulacak bir şey olmadığını hissettim. Ölüm bir kelebeğin narin ipeğini bile soldurmamışsa insana ne yapabilirdi ki? Onu gömüp mezarı unutulmasın diye etrafını ince taşlarla çevirdim. O yerden her geçişimde kelebeğe Fatiha okudum. Zamanla üzerinde otlar bitmiş, mezar taşları bozulmuştu. Günün birinde bir adamı kelebek mezarına eğilmiş bir şeyler toplarken gördüm. Taşları topladığını düşündüm. Yanına yaklaştım. Sırtı bana dönüktü. Eğilip ellerine baktım. Topladığı şeyler taş değil, salyangozdu. Salyangozları avcuna diziyor, küçükleri yere bırakıp irileri çantasına atıyordu. Etrafa bakındım. Başka hiçbir yerde salyangoz yoktu. Adam bana dönüp “Bak kızım, salyangoz gözü buldum” dedi. “Dere gözleri gibi. Pınar gibi.” Ağzındaki dişler bembeyazdı. Güzel sakalı, güzel kıyafetleri vardı. Deliye benzemiyordu. Bu salyangozlarla ne yapacağını merak ediyordum. Fakat sormaya korktum. Belki de o, kelebeği incitmeden öldürendi. Evet, onu incitmediğini düşünüyordum ama neticede ben küçük bir çocuktum. Bütün belirsizlikler beni korkutuyordu. Gıyabında fenalık görmediğim varlıkları karşı karşıya geldiğimde yadsımam şaşılacak iş değildi. Belki de herkesin ayrı bir öldürücüsü vardı. Bu ihtiyar, salyangozlar için gelmişti. Saçı sakalı düzgündü fakat en mühim uzuvları olan elleri zorbalıkta zedelenmiş gibi görünüyordu. Belki de Allah hilkati ipekten olanlara narin öldürücüler, kabuklu, sert yaratıklara ise kendilerine yaraşır katiller gönderiyordu. Ben ne narin, ne kabaydım. O halde en hayırlısı ondan uzak durmaktı. Zaten o da çok durmadı, bohçasını değneğine takıp, köy yolunda gözden kayboldu. Uzaklaşırken sırtındaki bohçada kımıldayan şeyleri görebiliyordum. Daha ölmemişlerdi. Belki de ben o gün bir şeyi bozmuştum. Bir olacağı.











www.youtube.com/watch?v=fEzpsVi1Qd0

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ayan, pinhan, nişan Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ayan, pinhan, nişan yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AYAN, PİNHAN, NİŞAN yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Ayşegül AKDAĞ BARUTÇU
Ayşegül AKDAĞ BARUTÇU, @aysegul-akdag-barutcu
30.1.2018 12:26:49
Vay be, ne etkileyici bir hikaye...
Önder Kızılkan
Önder Kızılkan, @kiyidakiadam
11.12.2017 16:24:37
10 puan verdi
İnsanoğlunun herhangi bir olacağı bozabilecek kadar güçlü bir varlık olduğunu düşünmüyorum:) olsa olsa olacak olana hizmet etmiştir yazının kahramanı. Hepimiz buna hizmet ederiz zaten. Yazıda anlatılmak istenen de bu bence. İncelikli, derin cümleler.. Ellerinize sağlık Aynur hanım. Selamlar

kıyıdaki adam tarafından 12/11/2017 3:25:11 PM zamanında düzenlenmiştir.

kıyıdaki adam tarafından 12/11/2017 3:25:54 PM zamanında düzenlenmiştir.
Hicran Aydın Akçakaya
Hicran Aydın Akçakaya, @hicranaydinakcakaya
22.10.2017 17:04:48
Sevgili Aynur; ortaokul yıllarımda iken kocaman rengarenk bir kelebek ölüsü bulmuştum ben de bahçemizde. Kitaplığımdaki en kalın kitabın sayfaları arasına yerleştirmiştim peçete ile korumaya alarak. Kedim öldüğünde ona bir mezar yapmıştım ama kelebeği gömmek aklımın ucundan kıyısından geçmemişti. O kelebek hala duruyor aynı kitabın içinde. Çocukken de çok düşünmüştüm, şimdi yazını okuyunca da düşünmeden edemedim. Öldükten sonra bile güzelliğinden hiçbir şey kaybetmeyen tek canlı mı acaba kelebekler?

'İnsan insan derlerdi de, insan nedir şimdi bildim.'' Yazını okuduktan sonra daha bir anlamlı geldi bu sözler ve müzik. Tekrar dinledim sayende ve gidip ölü kelebeğimi yokladım, oradaydı, hala capcanlıydı renkleri.

Bir kitabın bölümlerinden birinin sonunu okudum da bir sonraki sayfada yeni bir bölüme başlayacakmışım gibi çevirecek sayfa aradı gözlerim.

Devamı var mutlaka ve bir gün Engindeniz imzalı bir kitaptan okuyacağımı biliyorum devamını ve daha bir çok öykünün tamamını.

Sevgiyle...

Beliz.
Beliz., @beliz-
20.10.2017 16:25:41
"Sormaktan korkmak" Yazının en naif ruhunu özetler gibi.
Bir çocuk beyninin sorguladığı gibi keşke sorgulayabilsek yaşamı.
Sizi okumak aceleye gelmemeli, sonrasında uzun uzun düşüncelere dalıyor insan.

İçten kutlar, sevgiler sunarım.


Kayzer Şose
Kayzer Şose, @kayzer-sose
20.10.2017 11:44:10
https://i.hizliresim.com/nJjv5B.png
Elif Gülce
Elif Gülce, @elifgulce
19.10.2017 21:21:32
Çocukluğumuzun hafızası bu.!
Ve siz bir çağrısımla bilinçaltına dalıyor kelebekler uçuruyorsunuz.

Selamlar sevgiler...
deniz-ce
deniz-ce, @deniz-ce
19.10.2017 19:13:58
Aynurum güzelim,
Okudum, Okudum.Sonra yorumları okudum, bir daha okudum.
Diyeceğim o ki çok sanatsal bir çalışma olmuş, bir öncekinde olduğu gibi ve kesinlikle bende sanatçı gözü yok, emin oldum:))

Yalnız kulak yerinde. şarkıyı defalarca dinledim.
Dinledim, paylaştım.

Aklımda bir kaç yan fikir oluştuysa da ayan edecek kadar güvenemediğimden burada saçmalıyorum.)

Seni seviyorum.

Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
19.10.2017 16:49:44
Uzağında durmak...çok net bir açılım belki de koruma içgüdüsü ya da sahip çıkılmak arzusu ile sahip çıkamadıklarımız...

Ölümden bir ömür boyu korkmak belli ki en bariz hata hele ki yaşamda binlerce kez ölümü telaffuz edip yine solumak öteyi lakin ötekileştirildiğimiz dünyanın cehaletinde asla da zor değil yaşama bilinci ile ölümü kucaklamak...

Çok küçüktüm çok hem de sanırım fi tarihinde: ve evet, yalnızlığın sesi idi ben yazlık evimizin bahçesinde kova kova salyangoz toplayıp onları karton kutuya koymuşluğum ama bir hata yapmıştım: üstlerini kapamamıştım ve ansızın uyandığım sabahın ilk saatlerinde gördüm ki; kutu boştu.

Ölmüştü hepsi evet, hepsi ve gözyaşlarına boğulmuştum ta ki annem avaz avaz bağırana değin.

Hepsi bir yerlere dağılmıştı ve tüm evi salyangoz basmıştı. yaşasın, dedim: ölmemişlerdi.

Ölüm çok da göreceli yeter ki içimizdeki umudu ve sevgiyi canlı tutalım.

Kutluyorum Aynur Hanım: sayenizde maziyi yad ettim ve gördüm ki; günüm nasıl da değerli ve mutlu olmaya değer.

Sevgilerimle her daim.
Etkili Yorum
Filiz Şahin.
Filiz Şahin., @filizsahin-
19.10.2017 12:28:41
çok ağır aslında basit gibi görünen ama hiç basit olmayan ve çok ağır olabildiğince sancılı

ben doğru düzgün konuşmayı unuttuğumu konuşamayıp derdimi anlatamadığımda fark ettim
sesler çıkarıyorum evet kelimeleri de yan yana dizip cümleler kuruyorum ama konuşamıyorum

başlık hatırlattı, yazıyı okuyunca da fark ettim

"muhyeddin eder hak kadir
görünür her şeyde hâzır
ayan nedir pinhan nedir
nişan nedir şimdi bildim"


bu dörtlükten sonra unutmuşum konuşmayı belki de hiç konuşamamışımdır. çok soru var ama yaşamak belası üstüme yapıştığı için cevaplar da korkutuyor. Ayrıca aciz ve zayıf olduğumu kabul etmekten başka çarem yokken neye niye direndiğimin de izahı yok.


sağlıkla kalın
Den(iz)
Den(iz), @den-iz
19.10.2017 11:06:23
Bir çeşit geri dönüşüm gibi. O zaman ölünce de bir işe yarayabiliriz. Bazılarına ev ,bazılarına gıda olabiliriz. Bence güzel bir şey bu... Ölmenin nesi kötü ?

Sevgilerimle...
grafspee
grafspee, @grafspee
19.10.2017 09:40:00
belki de her şeyin başı kelebeğin ölümüydü... kelebek etkisi...
kul düşünce
kul düşünce, @kuldusunce
19.10.2017 06:47:55
düşündürücü anlam dolu kıssadan hisseydi
Onur BİLGE
Onur BİLGE, @onurbilge
19.10.2017 05:41:15
10 puan verdi
Giritliler, salyangozları toplarlar, suda kaynatarak, çalıştıkları tarlalarda bulduklarını da açılmış tenekeler üzerinde kızartıp içlerini, kıvrıntılarından çöplerle çıkararak yerlerdi. Falezlerde, sürekli aynı kayalıklardan Akdeniz'e olta atan Nermin Hanım, bahçelerdeki salyangozları toplar, bir poşete doldurur, taşla parçalayarak mı yoksa canlı canlı mı bilmiyorum, avlandığı yerden aşağıya atardı. Böylece balıkları yemlediğini, oraya alıştırdığını söylerdi. İyi avcıydı ama gün geldi mide kanseri nedeniyle en usta avcı tarafından avlandı.

Aslında hayvan severdi. Çok istemesine rağmen anne olamamıştı. İki kocaman köpeği, on- on beş kedisi, bir o kadar tavuğu vardı. Salyangozlarla balıklar hayvan değil miydi!

Allah taksiratını affetsin, merhametiyle muamele etsin, cennetiyle Cemaliyle şereflendirsin! ÂMİN!

Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
19.10.2017 05:40:57
Al işte...
Oku Aynur'u;
Dal git derinlere.
Görünen ne?
Gizli olan ne?
Bu neyin işareti?
Kelebek sadece kelebek mi?
Adam sadece adam mı?
Ya bu salyangozlar ?
Düşün, düşün, düşün...

Selam Bacı.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL