Bir şehrin içinde kalabalığa hapsolmuş milyonlarca dünya.
Ne yana baksan bitkin ve bezgin,aynı zamanda zamanla yarışan faniler.
Her köşe başında sevginin ilk yol ayrımında satılmış başı boş isyankar şevkatzedeler.
Bir selam veya bir merhabayla günah satan et tüccarları?
Direk altlarında ve tenhalarda can çekişmesin diye egoyla öldürülen,adının aşk olduğu söylenen tek kullanımlık zevklerin sağır eden çığlıkları.
Yeni nesil cihaz ve tuşların sevişmelerinden doğan?gayrimeşru ihanetlerin güveni kurşuna dizdiğigönül meydanlarındaki sevdaların acı feryatları.
Huzur yolunun en uzak yol olduğuna inanmış veya inandırılmış başı herdaim dumanlı,gözü hep yükseklerde,huzur ve mutluluğu bir kağıt parçasının egemenliğine satan sevgi fakiri tazeler.
Dünyayı güzelleştirmek şöyle dursun!!
Daha daha daha da çirkinleştiriyoruz galiba...Ne dersin*??....

Bacanlı....