Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Serhat BİNGÖL
Serhat BİNGÖL

SİZİN YAPAMADIĞINIZI ANCAK KÖPEKLERİNİZ YAPAR!!!'’

Yorum

SİZİN YAPAMADIĞINIZI ANCAK KÖPEKLERİNİZ YAPAR!!!'’

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1106

Okunma

SİZİN YAPAMADIĞINIZI ANCAK KÖPEKLERİNİZ YAPAR!!!'’

SİZİN YAPAMADIĞINIZI ANCAK KÖPEKLERİNİZ YAPAR!!!'’


‘’Her türlü sapıklığın ahlaksızlığın zirve yaptığı uygarlığın beşiği Avrupa (!) siz mi medeni siniz?

..Hayır! Hz.Mevlananın, Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin dergahında yoğrulmuş köklü uygarlığa ve binlerce yıllık soylu bir geçmişe sahip bizleriz medeni olan.

‘’ Üniter bir devletin bakanını saygısızca sınır dışı eden Avrupa! Siz mi devlet kültürüne sahipsiniz siniz?

..Altı yüz yıllık imparatorluğumuz da krallarınızın devlet adamlarınızın saygınlığını koruyan bizleriz binlerce yıllık devlet kültürüne sahip olan.

‘’Ülkesinin bakanını karşılamaya gelmiş ellerinde bayraklarından başka bir şey olmayan hatta slogan bile atmayan insanlara terörist muamelesi yapan Avrupa! Siz mi demokrasiyi temsil ediyor sunuz?

..Kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devleti ile bizleriz gerçek manada demokrasiyi temsil edecek olan.

‘’İllegal yapıların ve terör örgütlerinin cirit attığı ve açık desteğinizle pervasızca gösteri yapabildiği Avrupa! Siz mi hukuk devletisiniz?

..On yıllardır illegal yapılarla ve terörle içte ve dışta mücadele eden bizleriz gerçek anlamda hukuk devletine sahip olan.

‘’ Bir lokma ekmeye muhtaç mültecilere sınırlarınızı kapayan insan haklarının temeli olan yaşama hakkını ihlal edip, onları ölüme terk eden Avrupa! Siz mi insan haklarını savunuyorsunuz?

..Asırlardır mazlum halkları koruyan onları doyuran, özünde ve sözünde olan bizleriz insan haklarını savunan.

‘’Hileyle ve cebren topraklarına girdiğiniz masum halkların ekonomik değerlerini sömürüp sonrada aksıra tıksıra yiyen gırtlağına kadar harama bulaşmış Avrupa! Siz mi hakkaniyetli dine sahip siniz?

..Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa koyunu, gelir de adl-i İlahi sorar Hz.Ömer’den onu”
Diyebilen bir öğretinin sahibi, bizleriz asıl hakkaniyetli dine sahip olan.

...... Bu liste böyle uzar giderde siz hiçbir zaman insan olamadınız ki size adam olmayı öğretelim.

Yanarım yanarım da binlerce yıllık kültürel geçmişi, iki bin iki yüz yıllık devlet geleneği, bin yıllın üzerinde imparatorluk tecrübesi olan yüce Türk milletinin,kendi ülkesini kalkındırıp ekonomisini geliştirmesinin önüne geçip engelleyen. Öz güven duygusunu yitirten ve şuursuzca kendi geçmişine sövdürten. Hamaset sözlerle uyutulup, sonrada dünün baldırı çıplak ülkelerinin önünde diz çöktürülen. Onların savaşlarda yerle bir olmuş sokaklarını süpürüp, fabrikalarında çalışıp o ülkeleri kalkındırıp ekonomisini geliştirmesi için, milyonlarca insanımı yurt dışına gönderen. Ülkemin geçmişteki basiretsizliğine yanarım...


Serhat BİNGÖL 14.03.2017


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sizin yapamadığınızı ancak köpekleriniz yapar!!!'’ Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sizin yapamadığınızı ancak köpekleriniz yapar!!!'’ yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SİZİN YAPAMADIĞINIZI ANCAK KÖPEKLERİNİZ YAPAR!!!'’ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
himmet aygüt
himmet aygüt, @himmetaygut
14.3.2017 21:38:50

net, bir düşmana ihtiyacımız var şirketi yönetmek için ve bulduk ! yaşasın mı?
bunlar dün neydi allahınızı severseniz ve bugün değişen ne? içim daralıyor inanmasanız da sonunda kimlerin kıçını öpüyor olduğumuzu gördükçe. örnek Rusya, israil, iran, abd, öyleyse , dediklerimiz toptan doğruysa yazıklar olsun benim aynada görünen yüzüme, demiyorsanız...

dostlukla.
DEVRİM DENİZERİ
DEVRİM DENİZERİ, @devrimdenizeri
14.3.2017 20:39:25
"Yanarım yanarım da binlerce yıllık kültürel geçmişi, iki bin iki yüz yıllık devlet geleneği, bin yıllın üzerinde imparatorluk tecrübesi olan yüce Türk milletinin,kendi ülkesini kalkındırıp ekonomisini geliştirmesinin önüne geçip engelleyen. Öz güven duygusunu yitirten ve şuursuzca kendi geçmişine sövdürten. Hamaset sözlerle uyutulup, sonrada dünün baldırı çıplak ülkelerinin önünde diz çöktürülen. Onların savaşlarda yerle bir olmuş sokaklarını süpürüp, fabrikalarında çalışıp o ülkeleri kalkındırıp ekonomisini geliştirmesi için, milyonlarca insanımı yurt dışına gönderen. Ülkemin geçmişteki basiretsizliğine yanarım... "

Yanmak da ne kelime! Açılan yaralardan göz göz olmakta yürekler. Başımız önümüze düşmüş ağıtlar yakmaktayız layık olmadığımız bu kara günlere şimdi.

Sürekli söylemek istediğim tam buydu işte.

Nereden nerelere geldik! Ah aziz Vatanım. Ah ağzı dili bağlanmış biçare halkım.
Onca mücadeleyi bu günler için mi verdin? Vatan toprağı satılsın diye mi kefensiz girdin üst üste bu kanınla sulanmış topraklara? Al bayrağın yırtılıp yerlerde sürüklensin diye mi bir hilal uğruna ne güneşler batırdın?

Nasıl ki sade bir birey kendi onuruna şerefine namusuna ve kişisel insani haklarına sahip çıkmadığı takdirde her türlü ihanete uğraması kaçınılmazsa bir ülkenin bir toplumun bir milletin
akıbeti de aynı sonla noktalanmaya mecburdur.
Görün anlayın lütfen!
Bu ülkenin aydınlığa çıkması çok zor artık.

Yere göğe sığdıramadığımız bereketli topraklarımızın şerefsiz hain idarecileri toplumunu besleyememiş ve Almanya'ya ilk işçi sevkiyatında adam başına para almıştı Alman Hükümetinden. Sonrasın da her zaman ki ezilmişlik edebiyatı! Adamlar sizi silah zoruyla almadı. Pek çok ülkeden insan gitti. Hiç biri böyle rezil durumlara düşmedi. Gittikleri yerleri de
asıl sahiplerine dar etmedi.
Sonrasın da kalkıp:
Bizi kıskanıyorlar!
Bütün dünya bize düşman! Ve bunlara benzer avuntu sözlerle bu acı günlere gelinmedi mi?
At binenin kılıç kuşananındır.
Övünmekle bir yere varılmaz gördüğünüz gibi.

Sen Yanmazsan, Ben Yanmazsam, Biz Yanmazsak, Nasıl Çıkar Karanlıklar Aydınlığa”..
dese de NAZIM.
Yanan yanmakla kalıyor maalesef.

Ne değerli önemli ve ibret alınası bir yazıydı.
Ben ki bu kadar uzun bir yorum asla yazmamıştım

Sonsuz sevgi selam ve içten Teşekkürlerimi sunuyorum bu müstesna değerli Hocama.
Çakır--Bey
Çakır--Bey, @cakir-bey2
14.3.2017 19:21:32
Serhat üstadım...
Bizler nasıl özümüze dönüyor isek, Avrupa'da gün geçtikçe haçlı kimliğine bürünüyor.
Uyuşturucuların aleni serbest olduğu, eş cinselliğin hat safhada olduğu, Avrupa'ya İslamiyet'in kuralları ters düşüyor. Bu nedenle mümkün olduğunca bizden uzak durmaya çalışıyorlar.

Benim anlamadığım, bizim bu Avrupa ısrarımız niye?
Adamların bütün bu rezilliklerini göre göre neden hala Avrupa?

Adamlar fıtratları gereği her fırsatta haçlı olduklarını belli ederken; sanki eveliyatında çok sıkı dostluğumuz vardı da şimdi bozulmuş gibi Avrupa'nın yapmış olduğu rezilliğe neden şaşırıyoruz?

Daha düne kadar Claudia Roth denen pkksever kadın ülkemize gelip bizi dünyaya karalarken neden adeta el pençe durup ülkemize buyur ettik?

Neden onların bize uyguladığı kuralları biz onlara uygulamıyoruz?

Off ne çok neden, niçin, niye var değil'mi?

Üstadım yazı için tebrik ediyorum. sağlıcakla kalınız.
Mevlüt GÖZDE
Mevlüt GÖZDE, @mevlutgozde
14.3.2017 17:03:50
1995 Srebrenitsa katliamının mimarları, Birleşmiş Milletler adına adaleti sağlamakla görevlendirilen 400 hollandalı asker değil miydi. Ki katliamlar sonunda teşekkür mahiyetinde komutanlarına hediyeler verildiği de tespit edilmişti.Ratko Mladic, Radovan Karadziç ve Kendisine teslim olan 25 bin müslümanı Sırplara teslim eden Hollandalı general Thom Karremans da en az sırp general (kasap ) bozuntusu Ratko Mladiç kadar bu soykırımdan birinci derecede sorumludur. Ancak on yıl sonra üstün hizmet madalyonuyla taltif edilmiştir Hollandalı askerler, ne utanç ve insanlığın yüz karası bir dalkavukluk ve aşağılık bir tutum ve ahlaksızlıktır bu izahı insani tümcelerle mümkün değildir.
Birleşmiş Milletlerin verdiği güvenli bölge garantisine güvenen Müslümanlar bu nedenle silâhlarını teslim etmişlerdi.BM olmasaydı ve bu güvence verilmeseydi bu kadar katliamlar yaşanmazdı.
Daha sonra ortaya çıkan bir video kasetinde Sırp generalin kenti boşaltan Hollandalı komutana bir hediye verirken görüntüleri çekilmiştir. Medeni geçinen Avrupa'nın şımarık züppeleri, söz konusu ölenler, kıyılanlar Müslüman ise kulakları sağır, gözleri kör olmuşlardır tarihin her devresinde... Türkiye Cumhuriyeti Devleti, soydaşlarına yapılan bu küstahça saldırıların cevabını en ağır şekilde verecektir mutlaka, vermelidir de...

Saygıyla...



Mevlüt GÖZDE tarafından 3/14/2017 5:01:56 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
14.3.2017 16:37:39
BAŞINDAN SONUNA HER PARAGRAFINA İMZA ATILACAK BİR YAZI.

ÖZELLİKLE DE YANARIM YANARIM DİYE BAŞLAYAN CÜMLELER...

Ben de neye yanarım biliyor musun sevgili Serhat?

Hollanda hükumeti ve Hollanda halkı bile bizim içimizde TC. Nüfus cüzdanı taşıyan bazı soysuzlar kadar kendilerinin haklı olduğunu savunmazken bizdeki soysuzların Hollanda'nın haklılığını savunmak için canla başla gayret göstermelerine yanarım.

Selam ve sevgilerimle.
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
14.3.2017 14:56:43
Serhat'ım...
İmza attım altına.
Öperim gözlerinden.
mavitükenmez
mavitükenmez, @mavitukenmez
14.3.2017 04:54:12
Size Katilmamak imkansiz

Tebrikler guzel bir yazi okudum
Kaleminiz daim olsun
CaNMaYBuLL.
CaNMaYBuLL., @canmaybull2
14.3.2017 02:35:33




Eğer biz insanlar, kelebek, pervane ve benzeri kanatlı böcekler kadar gözü pek ve yürekli olabilseydik, bir araya gelip kendimizi ateşe atardık ve kim bilir, o zaman belki vicdanlar coşup göğe yükselir çevreyi öyle bir aydınlatırdı ki,Tanrı uyanıp gözlerini aralar, bizi fark etmekte geç kalsa da vicdanlar eşliğinde hiçliğe karışmamıza şahit olurdu.


İnsan işte...


Binlerce yıl bitmek tükenmek bilmeyen üstünlük lalası ,ölümlere ve doğumlara tanık olacak, ayrıca insanın en büyük düşmanı bu güne kadar hep insan olduysa ,eğer insanın celladı yine insansa , bu günden sonra da insanlara lala demeye değer...



Not :Eğer anlayamazsanız yorum, yorum açıklamasını yeniden yapabilirim..



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL