Böyle bir başlık atınca benim yazılarımı okuyan pek çok arkadaşım eminim ki yine daha önceki yazılarımdan biri olan ‘’Camideki Şeytan ‘’ da anlattıklarım gibi caminin imamını ele alıp kıyasıya adamcağızı eleştiren, bu arada içinde biraz da espri, mizah, muziplik hatta zıpırlık kattığım bir yazı bekliyorlardır.

Hayır. Bu sefer yine camimizin imamının anlattıklarını yazacağım. Onun ağzından dökülen cümlelerden aklımdan kalanları anlatacağım ama eleştireceğim kişi bu sefer imam değil.

Öncelikle bu günkü Cuma hutbemizin konusu neydi onu açıklayayım:

Bu günkü hutbenin konusu ‘’ Müflis Kimdir?’’ Sorusuydu.

Müflis, yani iflas eden kimdir?

Görünürde cevabı oldukça kolay bir Kelime.

İşte imamımız minbere çıkıp da ‘’ Muhterem Müslümanlar. Bir gün Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem Sahabelere sormuş ‘’ Müflis kimdir?’’ dediğinde daha önce bahsettiğim o namussuz şeytan yine ense kökümde bitti ve ‘’ Oğlum Sami ! Haydi yaşadın yine. Sana bir mizah konusu geliyor’’ Dedi. Fakat her nedense bu gün bu hutbeden bir mizah konusu çıkacağından emin değildim.

Şeytan’a ‘’Kes sesini de dinle önce. Dinlemesini bil. Adam ol biraz, adam’’ Dedikten sonra gözlerimi Hocanın ağzına diktim. Acaba sahabe bu kadar basit bir soruya doğru cevap vermiş miydi?

Hoca devam etti:

- Sahabeden bir zat çıkarak ‘’ Ya Resulallah ! Müflis, çeşitli sebeplerle malını kaybetmiş olan insana denir’’ Diye cevap verdi.

Ben içimden ‘’ Doğru cevap.’’ Diye peygamber sahabesine takdirlerimi sunarken hoca birden şaşırttı beni.

-Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve sellem Efendimiz, ‘’ Hayır. Müflis o değildir. Müflis o kişidir ki namazını kılar, orucunu tutar, hacca gider, zekatını verir bunların mükafatı olarak cennetin kapısına kadar gelir ama oradan içeri giremez. Gerisin geri cehenneme döndürülür.’’ Diye cevap verdi.

Evet bu gerçekten de şaşırtıcıydı. Gerçi Maun Suresinde Yüce Rabbimizin ‘’Era’eytellellezi yükezzibü biddîn.Fezâlikellezî, yedu’ulyetîm. Velâ yehüddü alâ ta’âmilmiskîn. Feveylün lilmüsallîn. Ellezîne hüman salâtihim sâhûn. Ellezîne hüm yürâûne Ve yemne’ûnelmâ’ûn.

Melaen: ‘’Gördün mü o dine yalan diyeni? İşte yetimi itip kakan odur! Yoksulu doyurmaya teşvik etmez. Fakat yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, Namazlarında yanılmaktadırlar.Onlar ki, gösteriş yaparlar. Ve yardımlığı sakınır ‘’ Dediğini biliyordum ama hoca, kapsamı daha da genişletmişti.

Sure sadece gösteriş için namaz kılanları uyarıyor ve son ayet olarak ‘’ Ki onlar yardımlığı sakınır’’, yani ‘’Zekat vermezler’’ Diyordu. Oysa camimizin imamı ‘’ Namaz kılar, oruç tutar, hacca gider, zekat verir, ama cennete giremez’’ Diyordu.

Kendi kendime ‘’ Yahu daha ne yapsın ki. İslamın tüm şartlarını yerine getirmiş işte.’’Diye düşünmeye başlamıştım o bir saniyeden de az olan zaman içinde.

Her şeyden önce ‘’ Müflis’’ Kelimesinin malını ve parasını kaybeden insan olmadığı ortadaydı. Çünkü Peygamberimiz (S.A.S) Bu cevabı kabul etmemişti.

İmam o kadar çok örnek verdi ki müflislerle ilgili…

Düşünüyorum da pek çoğumuzun durumu aynen hakim karşısındaki bir başka hocanın durumu gibi

Hakim öfkeyle sorar hocaya:

-Hocayım hocayım diyorsun, söyle bakalım İslamın şartı kaç

Hoca cevap verir:

-Birdir.

Hakim alaya alır hocayı.

-Daha İslamın şartının beş olduğunu bilmiyorsun, bir de hocayım diyorsun. Söyle bakalım o bir şart nedir.

Hoca cevap verir:

-Hakim Bey ! Namaz oruç sende yok, hac ve zekat bende yok, geriye kala kala bir kelime-i şahadet kalıyor. O da hepimizin dilinde var ama kalbinde var mı yok mu bir Allah bilir.

Evet…Çoğumuzun durumu böyle. Üstüne üstlük bir de namaz, oruç, hac, zekat ibadetlerine rağmen yine de müflis olanları hesaba katacak olursak vay halimize.

Bizim İmam dedi ki:

Mesela : Tüm ibadetlerini yerine getirdiği halde komşusu aç iken tok yatan müflistir.

Mesela: Komşusu kendisinden emin olmayan insan müflistir. İbadeti ne kadar bol olursa olsun…

Mesela: Gıybet yapan müflistir. Dedi kodu yapan müflistir.

Mesela bir insan tüm ibadetlerini eksiksiz yerine getiriyor, hatta farz edelim hayır için cami ya da okul yaptırıyor. Fakiri doyuruyor, çıplağı giydiriyor ama yine de müflis. Neden? Çünkü üzerine giydiği kürk için en az on tane masum hayvan katledilmiştir.

Mesela: İnsan Allah’ın rızası için kurban kesiyor. Ama kurbanlık hayvana işkence ede ede kesiyor onu. İşte bu adam da müflistir.

İmamı dinledikçe gözümün önünde müflisler resmi geçit yapmaya başladı.

Mesela görev yaptığım bir yerde tüm namazlarını cemaatle kılan bir vatandaş vardı. Bu vatandaşın bahçesinde erik ağacı vardı ve ağacın dalları bahçeden dışarı sarkıyordu. Bir gün o dışarı sarkan dallardan bir öğretmen bir iki erik kopardı diye adam ‘’ Ulan bu ağacı benimle beraber mi diktiniz?’’ Diyerek koca ağacı kesti attı. Al sana bir müflis…

Vatandaş beslediği hayvan daha iri görünsün diye karnında delik açıp otu , suyu oradan yolluyor. Al sana bir müflis.

Vatandaş kaz tüyü yastıkta yatacağım diye kazların canlı canlı yolunmasına vesile oluyor. Al sana bir müflis.

Bir hayvanı ölünceye kadar çalıştıran, ona taşıyamayacağı kadar yük yükleyen? Al sana bir müflis.

Aslında saymakla bitecek gibi değil.

Engelli için yapılan asansörlere doluşup engelli vatandaşı o asansörün başında bekletmek bile müflislik.

Değerli Site dostum Erol Abi ( Erol Balcı paylaşmış- Ki uzun zamandır bu tiplerle mücadele halinde ) Vatandaş Cuma namazına gitmiş. Hatta huşû içinde namaz kılıyor. Arabasını ise -engellileri daha da engellemek için- öyle bir park etmiş ki engelsiz insanlar bile camiye girmek için cambazlık yapmak zorunda.

Velhasılı kelam bu gün mahalle camimizin imamı daha pek çok örneklerle bizlere müflisi tanıtırken anladım ki biz, toplum olarak çoktan iflas etmişiz.

Çevrenize Bir bakın isterseniz onlardan o kadar çok göreceksiniz ki. Hatta aynaya baktığınızda da görebilirsiniz.