BİZ BİZİ TANIRIZ...

• 6 Ekim 2015 Salı 20:21:30

Bizim anlatmadıklarımızın içinde.
Bir biz varız.
Geçen onca yılın dizgisini elimizden bırakarak. Çocukluk yanımızla uzun uzun kucaklaşıp, "ah! nasıl huzursuzum! edebiyatta öyle kötü günler geçirdim ki!" anlatımından çok. Onu daha bir kışkırtarak.
ve düşüncenin; Dünü bu güne kadar. Var olan o ezici görmezliğinden. olup biten her şey yakınlaşır iken Yüz gerilir ifade kılık değiştirme faslına hemen geçer.
Büyümenin bedendeki o noksanlığı doğrulamadan saldırıya da geçeriz..

Üstelik güzel bir sanattın içindeyiz. Aynanın pisliğini usulca silip gülümsemenin kime zararı var ki..
Bu güzelliğe eşlik eden temiz bir vicdan olması çok zor bir çabada gerektirmiyor.

Hal bu iken yarım yüreğin sahibesine sahibenin size gelmesine izin verin. Diyeceğim.
ama vaz geçtim.
bağışlayın sabit açıda da olma mı Kısaca haraketli bir ömür asılmış gözbebeklerime.
Lakin isteksiz bakışılar da; nefesi sağlıklı alamadığımda her halimden belli.

Ha! gayret yine başınız ellerinizin arasın da. Güzel olan her ne varsa. Görmeyeli epey bir zaman geçmiş, demesenizde.
ben, gibi parmağım gözüme battı diye bağıranı hala duyar gibiyim.

Şair duygunun asıl sahibi, fikrine gelecek olursak.
Şüpheniz olmasın kaygı edici şeyler söylemeyeceğim
...cehennem ateşi düşüncesinde olan, notunu iyi alsınlar.
Birinci katmanda olanlar ikinci katmanda olanlara bol bol eksi yerine artı verirler...

Kuralar çok yeter ki. Adını koymasını bilirken çevrede anlayanın da kulağı cınlasın
Kısık sesli olmamız içinde aramızda yabancıda yok. yanlışın adını senelerce aklımızda tutmak için tabi ki hep yüksek sesle konuşacağız.

Sami hocaya az benzedim galiba ama
Ondan şeker tuz var...:)))))))
konu toparlayacak olursak...şiir bir öpücük ver ihalesi ile satıldığı anın içindeyiz. Ve şairlikle alakası olmayanlara ve ustayım diyenler utansın...:((

hayırlı olsun yeni edebiyatçılarımız hayırlı olsun... zaralıcan