- 482 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Tüm Boyutlarda Aynı Anda Var Olmak
Tüm Boyutlarda Aynı Anda Var Olmak
İnsanlar korku yüzünden ilimden kaçarlar. Bu neyin korkusudur bakın; insan bir şeyi anlayamamaktan korkar! Bu nedenle ilimden kaçar! Bazı popüler kabul görmüş kişilerin anladıklarıyla- anlattıklarıyla yetinir! Kolaycılık yapmak isterken kendini ezber kabule hapseder ve asıl "Cehennem" bunun sonucu olarak yaşanacak! “Yağmurdan kaçmak isterken doluya tutulmak” aslen ilimden kaçmaktır! Mecburen bazı şeyler öğrenilecek. Bırakın ilimden şeytan kaçsın! Yani insan ya öğrenecek ya da öğretilecek. “İlim kendin bilmek” ise kendi öğrenecek, kendi bilecek; kendini bilecek.
İnanç nedir?
İnanç, insanın tüm boyutlardaki varlığını bilmesi, buna inanmasıdır! Bu en önemli anahtardır! İnançsız olmaz! 3. Boyuta hapis olan insanların temel sorunu budur! Kendi varlığını sadece 3. Boyutta sanır ve o boyuttaki maddi menfaat ve araçları kapmak için tüm boyutlarını feda eder! “Cehennem” hali de budur! “Ahretini dünya için feda etme!” denmesi bundandır!
Multiverse yaşam çok acayip, eş zamanlı olarak hem dünyada hem ruhlar aleminde hatta tüm boyutlardasın! Tüm boyutlarda “Quantum evren” de varsın, hangisinde kendini bloke edersen orada kalırsın. Bloke etme hepsinde var ol.
Size bir ipucu vereceğim; insan istekleri ( Mal, mülk, para, nüfuz, baş olma sevdası gibi.) 3. boyuta dair bir sınır belirliyor, oysa 3. boyuta dair tüm terk ettiklerin, yani 3. Boyuta seni hapsetmesine izin vermediklerin (Terk etmeyi göze aldıkların) zaten tüm boyutlarda senindir! Hapsolursan “Cehennem” ile tabir edilen yerdesin!
Bunun için ilk adım; zaman-mekan, boyutlar, “Ben”, ruh, beden, zat, evren konusunda yeterli bilgi sahibi olmak zorundayız! Kendimize sorduk mu bunları! Mesela ben kimim, zaman nedir? Boyutlar nasıldır? Çokları bunları sormaz bile ama bildiklerini söylerler!
Bu konulardaki yazılarımda ayrıntıları var, burada kısaca bunları yazacağım.
Zaman ve mekan nedir?
Zaman ve mekan, 3. Boyutun izafiyetinde olan bir durum. İkinci boyuttaki data, 3. Boyuta, maddi varlık sahasına çıktığında zaman ve mekan başlar! Daha önce “Data” konumunda yani ruh, proje konumunda olan bilgiler zaman ve mekana tabi değildir! . boyutta zaman ve mekan yoktur! Madde 3. Boyutta görünmeye başladığında eskimeye başlar! Yani mekana çıkınca zaman da başlar! Fikirde olanın imal edilmesiyle yani!
Boyutlar?
Hiçlik, boyutsuzluktur, yani hepliktir yani tüm boyutlardaki potansiyelin tamamıdır! Her şey hiç yoktan var oldu! Kaynaktır hiçlik, boyutsuzluk! (Zaman ve mekan yoktur)
Birinci boyut; tercih boyutudur, yani “Ben” boyutu. Aslında bir nokta ile bilinir ama geometride en az iki nokta bir boyut kazanır. Yani “Ben” iki yönlüdür; (Negatif-Pozitif) bu yönüyle birinci boyutta bilinir! (Zaman ve mekan yoktur)
İkinci Boyut; data boyutudur! En az bir düzlem ile bilinir yani kağıt gibi. Uzerinde bilgi taşıyan kağıt gibi. Aslen bilginin kendisidir, kağıt veya disk ya da bellek araçlarının maddi yapısı değil, içindeki datasıdır! Ruh ve meleküt gibi. Bu datanın, plan-projenin, yazılımın kılıfsız hali yani salt bilgi. (Zaman ve mekan 2. Boyut için yoktur, ancak okuyucu cihaz, maddi beden, zaman ve mekan sınırına tabi olduğundan ikisi karıştırılır; yani ruh yaşlanmaz, beden yaşlanır!)
Üçüncü boyut; 2. Boyuttaki datanın, zaman ve mekan sınırında algılanabilir durumudur! Bu boyuta gelen tüm fani şeyler yani zaman ve mekan ile sınırlı şeyler, buna madde denilebilir; görünen ve algılanan her şey hiçlikten, tercih edildi 1. Boyuta çıktı, datası oluşunca 2. Boyuta, bu data proje uygulanınca da 3. Boyutta göründü! 3. Boyuta çıkan her şey aslen 2. Boyutta, 1. Boyutta ve hiçlikte potansiyel olarak vardı! Zaman ve mekan 3. Boyutta başladı!
Dördüncü Boyut; bu ilk üç boyutun üzerine sarılı hayal boyutudur! Yani bir aşama ilerisini gösterir, mevcut datanın daha da güncelleştirilmesi gibidir. 2. Boyuta benzetebiliriz! Bu boyutta da zaman ve mekan yoktur!
Beş ve daha fazlası bunların üzerine soğan zarı gibi saracaktır! Beşinci boyut 1. Boyuta benzetilebilir. 4. Boyuttaki hayallerle güncellenen data, 5. Boyutta aynı birinci boyuttaki gibi tercih edilecek! 6. Boyutu, 3. Boyuta; 7. Boyutu, 4 boyuta, 8. Boyutu, 5. Boyuta benzetebiliriz. Bu sonsuza doğru sarar gider! İlk 4 boyut bilinirse diğerleri de bilinir!
Evrenimiz 3. Boyutta algılandığı kadar dar değil. Tüm boyutları anlayan evreni bilecek, evreni bilmenin en kolay yolu; “İlim kendin bilmektir!” hakikatidir! Evreni baş gözüyle göremesek kendi iç ruh gözüyle görmemiz gerekiyor!
“Ben”, ruh, beden, zat: Bu dörtlüyü anlamak için boyutlandıralım; “Ben”, birinci boyut; ruh, ikinci boyut; beden, üçüncü boyut; zat, 4. Boyut gibidir. Ben, tercih boyutu, ruh data ile beden üzerinde 3. Boyutta görünür! Yaşamsal bir faaliyet ile evrene veriler sunar bu veriler, 4. Boyuta kaydedilir ve ahret olarak tekrar tercih, yazılım ve donanım olarak yansır! Ben, ruh ve bedene biner, yaşamsal veriler oluşturur! Bu veriler de ahiri oluşturur! Bu veriler güzel ise “Cennet” berbat ise “Cehennem” olarak kişinin kendisi “Ben tercihleri” tarafından oluşturulur!
Son tahlilde; fazla ayrıntıya girmeyeyim ki yazının içeriği dağılmasın! Boyutlar arası formlar, mesela “Enerji frekansı veya data arası formlar (Cinler ve benzeri çok değişik) formlar konusu da var ama hepsi bu 4 boyutun aşamalarına dair! Nasıl ki insan 3. Boyuta kendini hapsediyor ise 2. Boyut ile 3. Boyut arasına kendini hapsetmiş varlıklar da vardır!
İnsan hiçlikten boyutlara geçip, tüm boyutlarda eş zamanlı yani zamansızlıkta yansıyacak iken 3. Boyutun cazibesine kapılıp orada bloke olabilir! İnsanın “İman” etmesi gerekiyor önce bu boyutsal potansiyeline! Yani tüm boyutlarda var olabilirliğine iman etmesi gerekiyor! Yoksa 3. Boyutta kalakalacak!
Saygılarımla,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.