4
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
930
Okunma


Aklıma gelen, gönlüme düşen ve içime doğan her ne varsa , o anda kalemime yani oltama takılıyor beni hiç uğraştırmadan.
Hiç biri boş çıkmıyor nedense .
Söylemesi bana düşmez belki ama, ürünün türü biçimi nasıl olursa olsun, güzelden de güzel geliyor her biri bana.
Kendim pişirip kendim yiyorum. Tadı damağımda kalıyor günlerce. Sokaklarda aklıma geldikçe gülmekten önümü görmüyorum.
Bu ziyafetin üstüne gelenler olmuşsa tesadüfen, gönüllerince değerlendiriyorlar yer sofrasına düşenleri, gün ışığına hiç düşmeseler de.
Gerçekten beğendiklerini fark ediyorum. Yorumlar içten ve iç hesapsız görünüyor.
Tıpkı; yalın, içten, samimi, doğal ve tüm malzemesi el ve gönül yapımı olan çeşitli sunumlarım gibi.
Pek de zengin olmayan kelime hazneme, kullandığım sözcükleri yinelemedim farkında olmaksızın gene de.
Her ne kadar deneyimin, gözlemin, yaratıcılığın ve farkındalığın, hassas ibriğinden süzülüp gelmiş olsa da.Ve her türlü tadın tortusu damaklarda kalmış olsada kalem sahiplerinin.
Ne edebiyat. Ne şiirler. Ne şairler ne etkileyici yazılar önemli ve öncelikli değildir benim için Musiki kadar.
Ah.. Nerede şimdi eskinin o paha biçilmez bestekarları. Güftekarları. Saz üstatları. Sesleri…
Akan suları durduran muhteşem özel insanları..
Derin bilginin. Bilgeliğin. Meslek aşkının. Olağan üstü ahlak ve erdemin içli sevdasında yol almış olan yüce insanları Nerelerdesiniz..
Cennete açılan kapıdır
Yüce katlara uzanan yol
Meleklerin sesi
Ve dünyayı ayırım gözetmeksizin kucaklayan ortak ve muhteşem bir lisandır musiki.
Bir vatan toprağından. Bir toplumun tarihinden. Geçmişinden. Kültüründen ve varlığından söz edebilmek. O yurdun Müziğinin zenginliğiyle mümkün olabilir ancak, derim ben.
İşte musikimizin sonsuz kaynağı olan Saadettin KAYNAK bestelerinden ikisi.i
menekşelendi sular, sular menekşelendi
esmer yüzlü akşamı dinledim yine sensiz
leylak pırıltılarla bahçeler gölgelendi
inledi yine bülbül, olmazmış gül dikensiz
dikensiz gül olmazmış
çilesiz bülbül ayşe
her kuş bülbül olmazmış
her çiçek de gül ayşe
ne bülbül gülü sevdi seni sevdiğim kadar
ne böyle seven gönül, ne de senden güzel var
içli bir özleyişle bırak beni yanayım
gözlerinde gördüğüm rüyama inanayım
Batan gün kana benziyor
Yaralı cana benziyor
Ah ediyor bir gül için
Şu bülbül bana benziyor
Vah benim garip gönlüm
Gece kapladı her yeri
Keder sardı dereleri
Düşman değil sevda açtı
Bağrımdaki yareleri
Vah benim garip gönlüm
Rahatça bir dem olaydı
Yarama merhem olaydı
Kurtulurdu daha çabuk
Aşıklar verem olaydı
Vah benim garip gönlüm
*
Enginde yavaş yavaş
Günün minesi soldu
Derdim bana arkadaş
Bugün de akşam oldu
Gölgeler indi suya
Kuşlar vardı uykuya
Gurbeti duya duya
Bugün de akşam oldu
Su uyur fısıldaşır
Gider yâre ulaşır
Yolcu yolda yaraşır
Bugün de akşam oldu