9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2040
Okunma

Eşimde bende doğaya hayran olan bireyleriz.
Bir karınca yuvasının, yanına çömelip dakikalarca karıncaların çalışkanlığını seyredip yanımızda getirdiğimiz gofret yada bayat ekmek kırıntılarını yuvanın etrafına döküp onları kırıntıları yuvalarına taşımasını seyrederiz. Çevremizdeki ağaçların dört mevsim fotoğraflarını çekeriz. Derenin içindeki bir çakıl taşı bile bizim için önemlidir...
Yani doğaya bizden hiç bir zarar gelmez..
Eşimin annesi ve babası köyde oturuyor.
iki saatlik köy yolunu, O ağacın altı, bu tepenin üstü, şu derenin kenarı derken,biz ancak beş saatte bitiriyoruz. Köye vardığımızda gerçekten de çok yorgun oluyoruz.
Köye yorgun argın vardığımız bir gün,kayınpederim telaşla mutfağa girdi keskin bıçak arıyor. Heyecanlı bir sesle...
-Bahçeyi ilaçlamıştım, iki tane tavuk kümesten kaçıp, bahçeye girmiş, yediklerinden zehirlenmiş, onları acele ameliyat etmeliyim dediğinde çok şaşırdım. Onun şaka yaptığını düşündüm. Köylerde hasta hayvanları ölmeden önce keserler. Kaynanam iki tavuğu kucağına almış bir halde ceviz ağacının altına geldi.
Kayınpederim tavuğun kursak tarafından üç santim kadar kesti. Tavuğun kursağını çıkarıp, yardı içini boşalttı ve kursağı bir güzel yıkadı. Zavallı tavuk gözlerini bir acıyor ,bir kapatıyor arada bağırıyor: ama bu farklı bir ses, acı içinde sanki inliyor.
Kursak yıkanma işi bitince, önce kursakta açılan yarık, sonrada deriyi yorgan iğnesi ve yorgan ipi ile dikti. Operasyon bitmişti. Zehirli yiyeceklerden tavuk kurtulmuştu.
İkinci tavuğa da aynı işlem uygulandı. İki tavuk kümese bırakıldı.
Kayınpederim, tavukların zehirlenmelerini erken fark etmenin gururu içinde, ünlü bir, cerrah edası ile ellerini yıkadı.
Ben, tüylerim diken diken ,kah bakarak, kah başımı çevirerek izledim bu ameliyat işini.O,tavukların öleceğinden de adım kadar emindim.
İki tavukta iki gün kümesden dışarıya çıkmadılar. Aygın baygın bir halde kümeste durdular. Üçüncü gün, neşeleri yerine geldi. Hala daha yaşıyorlar.
İki tavukta zehirlenerek ölmekten kayınpederimin yaptığı ameliyat neticesinde kurtuldu.
Meğer, bu ameliyat işi köyde herkes tarafından bilinen ve zehirli yiyecek yiyen her tavuğa da yapılırmış. Elbette kayınpederim tarafından...
Köylüler gerçekten de işini biliyor. Öyle zehirli buğdaya iki tavuğu, heba etmiyor. Çünkü mal kıymeti biliyorlar. Kayınpederim:
-Yeni tavuk almak kolay, önemli olan malına sahip çıkmak, dediğinde ne anlatmak istediği ortada idi... Bir tavuk bile, ne kadar önemli idi insan hayatında ve nasıl sahip çıkıyordular.. Ders almamak mümkün değildi.
O ameliyat olayını gördükten sonra hiç hastayım, ya da oram ağrıyor, buram ağrıyor demedim. Neme lazım. Bir bakarsın beni de acilen ameliyata alıverirler..