11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1126
Okunma


Kayıp Yumurtalar
Sabah uyandığında daha yeni güneş doğuyordu.Sevinçle anne ve babasının odasına girdi.Babası söz vermişti ona,çok istediği “alfebe okumaya ilk adım” kitabını alacaktı.Okula gitmiyordu;ama komşusunun ilkokula yeni başlayan kızında görmüştü o kitabı..Kitabın çok güzel kırmızı siyah resimleri vardı..birde kocaman harfler vardı..çok istemişti o kitap onun olsun…Babası gece çok geç gelmişti.Çok beklemiş ama uykuya yenik düşmüştü.
Anne ve babasının odasına girdiğinde ikisi de uyuyordu.Komidinin üzerine baktı, sağa sola baktı kitap yoktu.Babası kitabı almamıştı.Üzülerek dışarıya bahçeye çıktı.
Büyük taş döşemeli bahçede dolaşmaya başladı..ayağının basacağı taşları inceledi.hepside solgun renkli ve yumurta büyüklüğündeydi taşların.
Büyük abisinin güvercin odasına gitti.. beyaz,gri güvercinler kendi aralarında sesler çıkararak konuşuyordu.onların çıkardıkları sesleri taklit etti.
Ateş adını verdikleri köpekleri ile biraz oynadı.Büyük erik ağacının dalındaki salıncağa binip sallandı
Sokak kapısının bir kanadının açılmasını engelleyen demire koştu.Elleri ile demiri tutup sallandı.taklalar attı. Hem de yoruluncaya kadar takla attı.ayakları ile duvardan destek alıp .ayakları başı hizasına geldiğinde yuvarlacık oluyor kendini aşağıya bırakıyordu..çok eğlenceliydi bu demire tutunup takla atmak.Nedense annesi onu takla atarken gördüğünde çok kızardı..”Düşeceksin..” diye bağırır ..yasak koyardı..
Yorulunca tavuk kümesinin yanına gitti.Tavukları inceledi onların bazılarının telaşını bazılarının düşünceli hallerini bazılarının buğday yeme telaşını seyretti…
Annesi ile babasının konuşurken duyduğu cümle aklına geldi..Annesi:
“-Bilmiyorum bu kadar çok tavuk var..yumurta doğururken seslerini duyuyorum,,gidip folluğa bakıyorum yumurta olmuyor follukta..hayret!”
“-Belki gelincik denilen hayvan çalıyordur..Bu gün daha dikkatli ol bakalım bu yumurtalar nereye gidiyor..”
Yumurtalar kayıptı…
Çocuk aklı ile “yumurtaları, belki de tavuklar saklıyordur” düşüncesi ile kümesin her köşesini inceledi..yumurta göremedi…
Birden aklına bir fikir geldi…iki katlı konak büyüklüğündeki evin..altında çok küçük ancak bir çocuğun girebileceği büyüklükte pencere vardı..Kaç kez o pencereden evin altına girmek istese de..vücudunun sürünerek yarısını sokmuş annesi onu ayaklarından çekip çıkarmıştı.çok ta kızmıştı ona..”Kızım evin altı tehlikeli yılan falan olabilir ..girme” demişti.Annesi uyuyordu.evin altına girip ne var ne yok öğrenecek,merakını giderecekti..
Sürünerek içeriye girdi,her taraf karanlıktı,toz toprak ve tuğla kırıntıları ve ağır bir nem kokusu vardı.Karşı köşede beyaz bir yığın duruyordu..Sürünerek beyaz yığının yanına gitti..
Beyaz yığın yüzlerce yumurta idi..Kayıp yumurtaları bulmuştu tavuklar evin altına saklamıştı yumurtaları..
Sağ eline bir yumurta,sol eline bir yumurta alarak ,sürünerek küçük pencerenin yanına geldi elindeki yumurtaları dışarıya koydu.bütün yumurtaları,tekrar tekrar gidip gelerek ikişerli gurup halinde dışarıya taşıdı…
Küçüçük pencereden dışarıya çıkmak için düşünmeye başladı..yumurta yığını sürünerek çıkacağı yolu kapamıştı.
Avaz avaz bağırmaya başladı..hem de ne bağırmak..gözleri aydınlık bahçeyi görüyordu ama ayakları karanlıktaydı..sanki ayağına bir şey değiyor gibi geldi…
Yataklarından fırlayan ev halkı başına toplandı…annesi acele ile yumurtaları kenara çekti..babası ile elinden tutarak çıkardı o karanlık delikten…
Kocaman bir”Aferin,yumurtaları bulmuşsun" kızım.dedi...
Yazımı günün yazısı seçen seçici kurula,okuyanlara ve yorum yazarak beni onurlandıran herkese çok teşekkür ederim...