9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1316
Okunma

Hepimizin sırasında hakkı hakkı yenilmiş, hakaret görmüş ve üzülmüşüzdür.
Bunu herhangi bir kişi yaparsa çok da takmayız. Çünkü “Zaten ondan başka ne beklenirdi!” deyip geçiştirebiliriz. Ama tüm bunlar dost bildiğimiz biri tarafından yapılırsa tam bir hayal kırıklığı yaşarız...
Birşey yapamayız, üzülürüz... Bu ise gerginliğimizi daha da arttırır. Çünkü kin, intikam gibi eylemler erdemli insanların yapacağı işler değildir. Bunlar kötülüğe kötülükle yanıt vermektir. Diğer bir deyişle, bize yapılan kötülüklerden örnek alıp bize yapana aynısını veya daha fazlasını uygulamaktır ve asla mantığın kabul edemeyeceği davranışlardır.
İyi ama bizler insanız, haksızlıklara dayanımımız sınırlıdır. Hele de bize karşı bunu yapanların hiç birşey olmamış gibi veya daha da kötüsü iyi birşey yapmış gibi ortalıkta dolanması, kin ve nefreti ilkellik sayan bizlerin içimizde derin acılar oluşturur. Hele bir de olayda zaten haksız olduğumuz konusunda söylentiler varsa...
İçimiz içimizi yemesin dostlar. Tüm bu sıkıntılardan kurtulmamız an meselesidir. Bizleri bir sürpriz bekliyor.
Bir gün bakıyoruz ki bizim hakkımızı yemiş ve bir zamanlar çok iyi dost olarak bildiğimiz kişi beklemediğimiz bir anda karşımıza çıkıyor.
Bir süre önce hakkımızı yiyen ve “Bu zaten benim hakkımdı” diyen, küçümseyen ve acıyan gözlerle bize bakan kişi gitmiş, yerine boynu bükük, yaptığı kusurun ağırlığı altında ezilmiş bir kişi var. Hani o dost bildiğimiz ve gerçekten de dost olduğunu asla unutmadığımız, ondaki değişikliklere anlam veremediğimiz, bu nedenle hayal kırıklığı yaşadığımız kişi...
Şu an gerçek dostumuzu karşımızda görüyoruz.
“Hata ettim” diyor...
Tüm acı günlerin geride kalması an meselesidir. Çok kolay bir davranış yeterlidir bunun için.
O DOSTUMUZU AFFETMEK!
Dostumuz ezile büzüle pişmanlığını anlatmaya çalışıyor. Ama biz onu dinlemiyoruz. Neler olduğunu çoktan unutmuşuz. Dostumuzun boynuna sarılıyoruz...
Peki bir de tersini düşünelim;
“Boşuna zahmet etmişsin! O kadar kalbimi kırdın ki, seni asla affetmem. Lüfen bir daha karşıma çıkma!”
Bilmem, bir zamanlar çok iyi dost olduğumuz birine bunu diyebilir miyiz?!
Ben yapamazdım...
Affetmekle ilgili sözler bu kadarla bitmez... Bu konuda yine yazacağım...
Sevgiler sizlere...
Kadir Tozlu
23.05.2005