Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz

SAKSI

Yorum

SAKSI

29

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2196

Okunma

Okuduğunuz yazı 2.10.2012 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

SAKSI

.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Saksı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Saksı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SAKSI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ayşe1
ayşe1, @ayse1
5.2.2013 10:47:20
Yazılarınız birbirinden güzel.
Tebriklerim ve sevgilerimle.
SEVİLAY DİLBER
SEVİLAY DİLBER, @sevilaydilber
4.10.2012 22:27:50
öykünün sonunda adınız olmasa dahi yazarın siz olduğunu söyleyebilirdim..
kaleminiz daim olsun..
sevgilerimle..
Siyah Kurdelalı Kadın
Siyah Kurdelalı Kadın, @siyahkurdelalikadin
3.10.2012 23:49:08
Tebrik ediyorum can-ı gönülen. Sevgilerimle...
(Mustafa Çetiner)
(Mustafa Çetiner), @mustafa-cetiner
3.10.2012 19:43:18
Bildirimi gelmişti ama işyerindeydim dün, bugün evdeyim ve bu hikâyeyi okumadığım aklıma geldi, Aynur Engindeniz aradım on dakika, sayfayı açınca farkettim ki güne düşmüş:) yanlış yerlerde aramışım:)
Öncelikle başarıyı tebrik ederim ki bu kalem bir istikrar âbidesi, her yazdığı başarılı.

Hikâyeye gelince çok fazla söze gerek yok, hayatın içinden yine ve yine yazdığını okuruna en ince ayrıntısına kadar resmediyor ve yaşatıyor yazar, ben yaz tatillerinde gittiğim köyümün yaşantısını gördüm meselâ, kümesi açınca o tavukların nasıl paytak paytak bahçeye koştuklarını, horozların nasıl kasım kasım kasıldığını gördüm, Rahmetli babaannemin sarıkızı ve kafa ata ata onu emen buzağısı geldi gözlerimin önüne, altı taş duvardan örülü ahır, üstü ahşap, kerpiç karışımı evimiz ve akşamları yanan idare lambası.

Emeği ve yüreği kutlarım.
Selam ve sevgimle.
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
3.10.2012 17:09:16
10 puan verdi
Okuduğumda güne geleceğini tahmin ettiğim, değerli bir yazıydı, tebrikler kardeşim, selam ve sevgilerimle.
O qué
O qué, @o-qu
3.10.2012 15:20:50
Tebrik ediyorum günün güzel seçkisini ve yazarını....
Sevgimle canım yazarım...
sera.
sera., @sera-
3.10.2012 12:29:16
Bugün tam bir şiir ve öykü şöleni yaşanıyor.

Kaleminizden düşenleri okumak her daim büyük keyif.

Teşekkürler paylaşımınız için...
Sevgiyle...
Neva Ney
Neva Ney, @neva-ney
3.10.2012 11:44:01
" Bulgur bakır tası seviyor. Hayati soğanı seviyor. Nihayet’in dişleri makbere önden gitti. İki parmağıyla eziyor ekmeği, artık hiçbir şekle benzemeyen ağzına sokuyor. Tepemizde titreyen gölgeli lamba, her gece biraz daha verem. Duvarlar öksürüyor, kilim kırışıyor. Köşede etekleri sararmış bir Hidayet Takvimi sus pus. Kimse görmüyor burada neler olduğunu. Anneme dedim ki; ölüyor bu ev. Baktı yüzüme, birkaç kişi koşarak geçti alnından sanki. Çay buharı gibi, var veya yok. Sustu. Ben onun namına sordum kendime: Ev adam mı ki?
Adam, adam! Biz onun organlarıyız. Yaşatıyoruz onu. Kalbi hangimiz bilmem. Ben doğuran yanıyım."


Alıntı yaptığıma bakma sakın her paragraf alıntıladığım paragraf kadar seçkin, yetkin okunası...

Tebrikler EN DENİZ :)

İlyada odyssiea(N.D) tarafından 10/3/2012 11:45:33 AM zamanında düzenlenmiştir.
kukurikuu
kukurikuu, @kukurikuu
3.10.2012 10:57:13
Aynur Hanım,
Çok hoş ve sürükleyici bir yazıydı. Okurken ,geçmişleri yaşattınız , eskilerden.
İnsan yaşamı ,ne kadar değişken böyle.Aydınlık karanlık, yağmur rüzgar ve güneş
Kurdeleyi hak eden ,yazınız için kutlar ve saygılarımı sunarım.
M. Efruz Sermeda
M. Efruz Sermeda, @m-efruzsermeda
3.10.2012 09:28:29
"Anneme dedim ki; ölüyor bu ev. Baktı yüzüme, birkaç kişi koşarak geçti alnından sanki. Çay buharı gibi, var veya yok. Sustu. Ben onun namına sordum kendime: Ev adam mı ki?
Adam, adam! Biz onun organlarıyız. Yaşatıyoruz onu. Kalbi hangimiz bilmem. Ben doğuran yanıyım."

ölüyor bu ev...
gerçekliğin, farkındalığın bu keskinliğinin görünmeyen hali nasıl acaba? diye sorarken kendime içimden dua etmek geldi..Allah yardımcınız olsun.
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
3.10.2012 08:02:00
sadece okumadık o anları yaşadık be usta...yazın yakışan yerde saygılar
Şükran AY
Şükran AY, @sukranay
3.10.2012 04:06:26

Çevre, dekor betimlemeleri,eşyanın duruma ve kişilere karşı duruşu, yerleştirilişi, karakterlerlerin sözleriyle kişilik detaylarının verilmesi her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş incelikte.

Çok güzeldi hayatı özümseyerek yaşayan bir yüreğin , hayattan bir kesiti yaşatmasıydı adeta.

Vaolun Aynur Hanım.Sevgilerimle.


Mehtap Yıldız
Mehtap Yıldız, @mehtaphumeyraguldalli
3.10.2012 01:59:20
ve okurken aklım gitti-geldi sürekli olarak
"kaç ruh halinde yazdın sen bu öyküyü"dedim kendime

kendimi aradım / ruhumu araladım

yaşadığım dünya dört köşe mi yoksa ne bileyim

böyle oldu işte




Mehtap Yıldız
Mehtap Yıldız, @mehtaphumeyraguldalli
3.10.2012 01:53:26
kutluyorum sevgili Aynur

Allah"a emanetle
Fikret TEZEL
Fikret TEZEL, @fikret-tezel
3.10.2012 00:17:00
Günün seçkisine ve değerli yazarına tebrikler.
f.liz
f.liz, @f-liz
3.10.2012 00:10:36
10 puan verdi


farklı bir his bu, sanki hikayenin tam ortasındayım gelen geçen omzuma çarpıyor ama kimse görmüyor...bu his tanıdık bir Engindeniz okuyucusu hissi ...

tebriğimle çokça.

Nermin Kaçar
Nermin Kaçar, @nerminkacar
3.10.2012 00:06:39
Tebrik ederim Aynur' cuğum. Çok etkileyici bir öyküydü. Bugün okumuş fakat yorum yapamamıştım. Başarılarının devamını dilerim kardeşim. Sevgiler...
Davidoff
Davidoff, @davidoff
2.10.2012 22:48:32
10 puan verdi
"Babam Çavuşlu’dan kestane aşırırdı odun dönüşü. O ne zaman kestane getirse yağmur yağardı köyümüze. Evleklere dolan su herkesin bir yerinden geçip dereleri bulandırırdı. Annem böyle suskun değildi o zamanlar. Türkü söyler, danalarla konuşurdu. Sonra bir şey oldu. Annem sustu. Babam bir Fuzuli şiiri gibi bulanıp kaldı. Kapıları kapattılar. Kilit sesi. Anahtar göbeğin içinde kırıldı."

*
*

Karanlık.


Bir çocuğun gözündeki günahlar... Birde günümüze bakalım ellerimiz, gözlerimiz leş içinde.

Kutlarım Engindeniz.

masal_o
masal_o, @masal-o
2.10.2012 22:20:37
çok hoştu her zaman ki gibi. teşekkür ederim.
Hazal  Karadağ
Hazal Karadağ, @hazal-karadag
2.10.2012 21:52:47
10 puan verdi


Bu sayfa soyadıyla müsemma....

Doluluk muhteşem.Ve kelimelere hakimiyet her defasında şapka çıkartacak ustalıkta..
Okuyucuya keyfi kalıyor satır aralarının...

Teşekkürler edebiyat adına..sevgiler Sevgili Aynur ENGİNDENİZ.
Etkili Yorum
Angie
Angie, @semaenci
2.10.2012 21:18:04
10 puan verdi


Bu öyküyü okurken farklı bir heyecana kapıldım. Okumayı yarıda kesip bu Aynur Engindeniz'in demek geldi içimden. Evet ilk kez bu duyguyla dolup taştım. Yani ben bu öykeüyü isimsiz ya da mahlaslı nerede okursam okuyayım sana ait olduğunu anlardım. Mara'daki sanatlı söylemlerin ayarında ve daha doyurucu miktarda, "odunluğa karşı çekirdek çıtlama merasimi" derinliğinde içsel ve psikolojik haller ( ki o öykülerin tadı bende bambaşkadır )... Yani bir şey var bir tat bir koku gizli bir imza. Ki ne zordur ve de ne özeldir o imzayı atmak satır aralarına.
Öykünün nesini yazayım.. ziyafet benim için. Bu artık net. Ben öykücülüğünün derdindeyim. Ve keşfinde her defasında. Çoğu şiirde bile rastlanılması hayal ifadeler. Çerçeveletilecek onlarca cümle var. Sevmiyorum çok övmeyi ve övülmeyi. Ancak bana bu heyecanı yaşatana sessiz kalamıyorum. Yani tek kelime abartı yok. Yazarımsın sen ya. Ömrümce okuyayım seni. Şiir tadında sanatlı ifadelerinle.



küsss
küsss, @kusss
2.10.2012 20:44:01
ben bu hikayeyi tam anladım desem herhalde yalan söylemiş olurum,hiç anlamadım desem de..hikayeyi anladım ama öyle bir şey yazmışsınız ki hikaye birkaç türlü anlaşılabilir..aslında belki de hangi kahramanın gözüyle baktığımıza da bağlıdır..evet,hikayeyi anlatan var ama bence tek kişi değil..ilk defa bi hikayede bunu hissettim.anlatan tek kişi gibi iken...

güvercinlerle derdi ne olaki,bakışlarını bile çirkin görse..bu kadar kızgın güvercin besleyenlere de ona bile düşman olmuş???

söyleyecek çok şey var aslında..lafı uzatmak istemiyorum..son olarak...

Nihayet bir de Hayati sorguladık bir ömürde....

saygılar özgün kaleme,sevgili yazarımıza..
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
2.10.2012 16:17:43
10 puan verdi
Düşündüm neden taklacı güvercinler ; onlar hiç bir zaman özgür değillerdir.Özgürlükleri belli sınırlar içinde hep kendine dönen ,başkalarının güdümünde yine kendi etrafında dönen ,yani var olmaya özgür birey olmaya yasak konulmuş hayatlar gibi.


'' Hayati kemeriyle sırtımı öpünce ''

İşte inceden bir yağmur yağar hep taklacı ,taklacı güvercinlerin üstüne ,sahi ev nedir toprağım.

Çok beğendim

lacivertiğnedenlik tarafından 10/2/2012 4:18:46 PM zamanında düzenlenmiştir.
A gunal
A gunal, @agunal
2.10.2012 14:47:29
10 puan verdi
çok güzel bir anlatımla yazılmış güzel bir hikaye sağolasın gönlü güzel
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
2.10.2012 11:53:15
10 puan verdi
Sevgili Aynur, yazını gece yarısından sonra okuyup yorum yazamadan çıkmıştım, sabah sakin okuyarak doğru yorumlamak istedim.
Bende bıraktığı izlenim, ülkemizin en acı yaralarından biri olan çocuk gelinlerden biri diye düşünmüştüm.
Bir yoruma yazdığın cevap, düşüncemi doğruladı.
Bir çocuğun acı dolu hislerini o kadar etkili anlatmışsın ki ürperdim, bir kere daha gerçek hayatta, ufacık kızlarını evlendirmek diyemeyeceğim, çünkü çocuk evlendirilmez, ziyan eden aileleleri Rabbime havale ediyorum.
Bu güzel yüreğin hissettiklerini okumayı seviyorum, günümün yazısı, selam ve sevgiler kardeşim.
İlhan Kemal
İlhan Kemal, @ilhankemal
2.10.2012 10:09:28
Çok güzel bir hikaye. Ruhi açıdan sallantıda genç kız/kadın fikri tanıdık bir imge öykülerde ama burada hiç de tekrar hissi yaratmıyor. Bunu okudukça benimkilerde neyi beğendiğinizi daha da bir anlayamıyorum.

Tek eleştirim son derece önemsiz bir noktayla ilgili: En az beş yerde kerpiç ev betimlemesi geçiyor. Birinci tekilden anlatılan bir hikayede, kahramanın kendi evinin türünü kanıksamış olması gerekmez mi? Başka türde ev mi var köy yerinde? Biz konuşurken metal musluk diye vurgu yapıyor muyuz, tüm muslukların metal olduğu bir dünyada?

Clodius Albinus... Uzun zaman olmuştu elini tutmayalı. Belki hala başsız gövdesi Ren nehrinde salınıyordur, eşi ve oğullarınınkiyle beraber. Clodius Albinus... O da Septimius Severus ölsün istedi, bir ihtimal ayaklarını uzatıp gönül rahatlığıyla çekirdek çitlemek uğruna.

Not: Benim yaptığım da ayıp. Şu hikayede bulaşacak nokta buldum.
cizgilikagit
cizgilikagit, @cizgilikagit
2.10.2012 09:07:41
Anneme dedim ki; ölüyor bu ev. Baktı yüzüme, birkaç kişi koşarak geçti alnından sanki.
Nihayet bakıla bakıla aşınmış bir portre gibi dikildi önüme. Ağzının birazı yok, boynu yok, göğsünün biri yok. Eşarbından sıyrılan saçlarında ince peynir kırıntıları.
Kaburgasına orak sokulmuş ev...

Hangi birini yazayım bilmiyorum. Okuduğuma "en iyisi" diyorum ama ardından daha iyisini daha iyisini yazıyorsunuz, yokuşu çıkar tepeye vardığınızı sanırsınız da başınızı kaldırınca daha yukarıyı görürsünüz ya öyle birşey.

Okurken hayal kuruyorum. Kitabınız çıkacak, bir programda sizinle röportaj yapacaklar ve ben de "ben onu tanıyorum" diyeceğim herkese. Allah kaleminizi işler kılsın en kısa zamanda hayırlısıyla daha büyük okuyucu kitleleriyle buluşmasını nasip etsin.
asran
asran, @asran
2.10.2012 08:09:39


Güzden mi etkilendiniz sayın Engindeniz. Uyandığınızda gördüğünüz kabus gibi. Nihayet'le Hayati bence de ölsün anlattığının çok ötesinde bir marazları var gibi duruyor.

Günlük kıvamında gelip geçen bir günün arkasından yaşanan basit bir hayat içinde bile ne çok duygu var hissedilen diye hatırlatıyor müellif. Evet, sonrasında muhakkak unutulacaktır diye düşünülse de aslında biriken bir cinnetin ilk adımlarını yürüyor kahraman.

Hiç hayal kırıklığına uğratmıyorsunuz okurlarınızı, ne güzel bir düşgücü.

Sevgi ve saygımla...
Hamuş-71
Hamuş-71, @hamus-71
2.10.2012 08:08:04
10 puan verdi
Senin öykülerin bağışıklık kazandırmıyor bünye(m)ye sanırım Aynur' um. Bir yıldan fazladır her okuduğumda aynı hissiyat sarıyor beni.

Efsunlu senin cümlelerin gözümün nuru :) Daha ilk cümlede, kelimede hatta biliyorum abartı olacak ama ilk hecede bile beni öykünün içine çekiyor bir girdap misali. Son noktaya kadar savruluyor, salt okumakla kalmıyor yazdıklarının ruhuna bürünüyorum adeta.

Senin farkın bu işte! Yazmıyor, yaşatıyorsun. Kerpiç duvarlı evin avlusunda yağ ve yumurta,balkonda tütün kokuları duyumsanıyor. Bir bulut incelip geçerken gözlerimizin önünden, güvercinlerin takla sesleri duyuluyor.

Kutluyorum çok pek çok. Rabbim nazarlardan sakınsın...

Baki sevgimle...

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL