10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1154
Okunma

Bu Gün 9 Eylül…Tam doksan sene önce bu millet yedi düvelin besleme piçi Yunan Gavurunu da topraklarından söküp atmış. Ama ben sizlere şimdi oturup da bir tarih dersi anlatmayacağım.Onun yerine dört bölümlük bir muhabbet yapacağız.
1-
Yavru yılan balığı avcının oltasına yakalanmış. Telaşla annesine seslenmiş:
-Anne oltaya yakalandım.
-Korkma yavrum bir şey olmaz.
-Anne avcı beni sudan çıkardı.
-Korkma evladım korkacak bir şey yok.
-Anne kafamı kesiyor.
-Korkma evladım rahat ol.
-Anne derimi yüzmeye başladı.
-Offf amma yaygara yaptın. Sana korkma bir şey olmaz dedik ya.
-Ama anne beni kızartmaya başladı.
-Yok yok merak etme . Korkman için bir sebep yok.
-Anne bak beni tabağa koydu üzerime limon sıkıyor.
-Hay Allah ...Bak şimdi ben de endişe etmeye başladım. Bu avcının niyeti kötü galiba.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------
2-
Zengin ama kıro herifin biri ( Burada hemen bir açıklama yapalım. Kıro kelimsine nedense Kürt kardeşlerim çok alınırlar. Efendim kıronun Kürtlükle, Lazlıkla, Türklükle bir alakası yoktur. Kıroluk= Hıyarlıktır ki bunun her türlü etnik kökenden olanı vardır. Zaten muhabbeti okuyunca göreceksiniz ki bizim kıro doğulu filan değil. Haa doğulu da olabilir batılı kuzeyli, güneyli de ) Karısının kendisini aldattığından şüphe ediyormuş.Bunu öğrenebilmenin tek çaresi de kadının peşine bir adam takmak…Neyse..Sonunda müthiş hafiye ve de aynı zamanda paparazzi olan birini bulmuş ve karınsı takip etmesini istemiş.
Paparazzi hemen o günün akşamında bu kıroya raporunu sunmuş:
-Efendim eşiniz siz evden çıkar çıkmaz oldukça süslü ve de dekolte bir kıyafetle evden çıktı.
-Eeeee…Du bakali n’ooolcek?
-Sonra efendim aşağıda bekleyen bir limuzine bindi.
-Eee..Du bakali n’ooolcek?
-Sonra efendim oldukça lüks bir villaya girdi.
-Eeee du bakali n’ooolcek?
-O villada oldukça yakışıklı bir bey vardı. O yakışıklı bey eşinize sarıldı, kucaklaştılar.
-Eeee du bakali n’ooolcek?
-Sonra baş başa şarap içtiler.
-Eeee du bakali n’ooolcek?
-Sonra efendim kalkıp dans etmeye başladılar.
-Eee du bakali n’oolcek?
-Sonra adam eşinizin elbiselerini, eşiniz de adamın elbiselerini soymaya başladılar.
-Eeeee..Du bakali n’ooolcek?
-Sonra efendim birlikte çırılçıplak yatağa girdiler.
-Eeeee du bakali n’ooolcek.
-Efendim bundan sonrasını göremedim. Çünkü ışıkları söndürdüler.
-Sen buna hindi rapor mu deyon? Bi halt görmemişsin ki?
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
3-
-Devlet baba..Devlet baba hainler yine belediye otobüsüne , öğrenci yurduna, çarşılara bomba, molotof kokteyl attılar? Bir sürü ölen var.
-Korkmayın, korkacak bir şey yok.
-Ama baba bak polis merkezlerini taradılar.
-Korkmayın yavrum. Korkacak bir şey yok.
-Ya baba…herifler kışlalara saldırıyor..Her gün onlarca şehit veriyoruz.
-Eeee du bakali n’oolcek?
-Baba ..Bak bu domuzlar katillerle kucaklaşıyor. Hatta ‘’ Ben bir düşmanla kucaklaşmadım’’ diyor..Bir şey yapmayacak mısın? ‘’
-Eeee hele du bakali n’ooolcek.
-Yahu baba daha ne olsun..Adamlar ‘’Türkiye’nin yirmi iki ili pkk nındır. İnanmayan gitsin de baksın’’ diyor.
-Ya bu heriflerin niyeti kötü galiba.
-Bir şeyler yapmayacak mısın?
-Şiddetle kınıyorum.
-Ya baba bırak kınamayı..O işi biz fazlasıyla yapıyoruz zaten. Sen şöyle bir kıçını kaldır da şunların tepesine tepesine in.
-Olmazzz..Yerim dar, yenim dar.
-Yahu sana kalk da göbek at demiyoruz. Hem öyle demiş olsak bile ne çıkar? Az mı kıvırdın seçimler öncesinde.
-Orayı karıştırma.
-Hay seni başa getirenin anasını avradını…Bir daha sana oy verirsem ellerim kırılsın.
-Gerzek gerzek konuşma. Benden önce sanki bitirebildiniz mi bu meseleyi?
-Senden önce hiç olmazsa adamların ayaklarına kırmızı halı sermiyorduk.
-N’aapalım… Yüz verdik Ali’ye . Geldi sıçtı halıya.
-Eeee ne olacak bu işin sonu?
-Bekleyecez.
-Neyi bekleyecez?
-Üzerimize limon sıkılmasını ya da ışıkların söndürülmesini.
-Farkında değilsin galiba o limon sıkılalı ve ışıklar söndürüleli çok oldu.
-Eeeee du bakali nooolcek?
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
4-
Trabzonspor ve Fenerbahçe arasında Avni Aker Stadyumunda kıran kırana bir maç oynanıyor. Trabzon’un amigosu Trabzonspor seyircilerine talimatını vermeye başlamış.
-Haçan uşaklar pen sağ elumi kaldirdiğimde Trabzon, Trabzon diye yırtınacaksunuz. Sol elumi kaldirdiğimda ‘’Yuuuhhh’’ diyeceksunuz. İki elumi pirden kaldirduğumda sessuzluk isteyrum tamam mi?
-Tamamdir amico abey.
Maç başlamış. Trabzonspor bir atak yapmış. Amigo sağ elini kaldırmış. Trabzonsporlular başlamış bağırmaya ‘’ Trabzon..Trabzonnn’’ … Derken efendim Fenerbahçeli bir oyuncu Trabzonsporlu oyuncuya faul yapmış. Amigo bu sefer de sol elini kaldırmış. Trabzonspor taraftarları başlamış bağırmaya ‘’ Yuuuhhhhh’’…
Maç ilerlemiş. Dakika doksan…Trabzonspor bir penaltı kazanmış. Trabzon sporun Brezilyalı oyuncusu her kim ise artık topu penaltı noktasına dikmiş. Gözünü de Fenerbahçe’nin kalecisi Volkan’a dikerekten ‘’ Ula şimdi hapi yuttin’’in İngilizcesi bir bakışla Volkan’a bakıyor…Volkan da ona ‘’ nah atarsın’’ bakışları gönderiyor tabii ki…Hakem düdüğü çalmış. Brezilyalı gerilmiş ‘’ Ya Allah’ın İngilizce ya da Brezilyalıcası ‘’ bir nara patlatarak topa vurmuş tekmeyi… Volkan adeta F-16 gibi uçaraktan topu yakalamış.
Trabzonsporun amigosu üzgün bir vaziyette iki elini birden kaldırmış ve seyirciler hep bir ağızdan coşkuyla bağırmışlar.
-Sessuzlukkk…Sessizlukkkk….
Kıssadan Hisse: Sessizluk efendum, sessizluk…Dedik ya ‘’du bakali n’ooolcek?’’