Mücadeleler ENGEL Tanımaz
Gökyüzünde bir yerlerde bulutlar yaşarmış.Bu bulutların görevi kendilerine gelen emirlerin doğrultusunda yağışları düzenlemekmiş.Gökyüzü ailesinin üyelerinden biri olan Azim yaşıtlarına göre çok küçükmüş.Hiç büyüyemeyen küçük bulut bir çok kere bulut arkadaşları tarafından dışlanmış.Azimin annesi şefkat,çocuğunu üzülmemesi için arkadaşlarının söylediklerine kulak asmamasını ve pes etmeden büyüyebilmek için çaba göstermesini söylemiş.Azim gökyüzünde yavaş yavaş ilerlerken karşıdan gelen arkadaşı nefret’le karşılaşmış.
Azim:Merhaba,nasılsın?
Nefret:Nasıl olabilirim?Senin yüzünden daha fazla yağmak zorundayım!Küçük olduğun ve hiç büyüyemediğin için senin yapman gereken görevide bizler yapıyoruz.Senin yüzünden göz pınarlarım kurudu!
Azim:Büyüyebilmek için çok çalışıyorum.İnan başaracağım.O zaman bende sizler gibi görevlerimi yerine getirebileceğim ve sizlerle aynı seviyede olacağım.
Nefret:Artık bizleri kandırma senin hiç bir zaman büyüyemeyeceğini bizlerde biliyoruz.Sen hiç bir işe yaramazsın.Küçük kaldığın için yağış yapamıyorsun,yavaş ilerlemenin bile bir sınırı varken sen neredeyse hiç ilerlemiyorsun.
Azim:Neden bu kadar olumsuz düşünüyorsun?
Nefret:Olumsuz değil gerçekler bunlar!Bir daha benimle konuşma,ben kendim gibi bulutlarla bir arada yaşamak istiyorum.Sen her zaman bize engel oluyorsun.
Azim,bulut arkadaşı nefret’in sözlerine çok üzülmüştü.Annesi şefkat onu üzgün halde gördü.Azimin yanına yaklaştı.
Şefkat:Azim,yine üzgün gördüm seni?
Azim:Yoo üzgün değilim sadece canım sıkıldı.
Şefkat:Yapacak bir şeyi olmayanların canı sıkılır.Senin yapman gereken bir sürü şey var.
Azim:Ama ben hiç bir şey beceremiyorum ki,hiç bir işe yaramıyorum.
Şefkat:Dünyaya gelen her şeyin bir amacı ve yapması gereken görevleri vardır.
Azim:Benim yok.
Şefkat:Umutsuzluğa kapılmak sana yakışmıyor.Hemen çalışmaya başlamalısın.Gece olduğunda yağış yapmamız için emir gönderildi Mikail’den.Sende bu gece ki yağışta bizlerle birlikte olmalısın.
Azim:Bunu o kadar çok istiyorum ki!
Şefkat:İstiyorsan yapabilmen için bir engel yok demektir.Yeter ki başarabilmen için gerekli olan isteği bünyende barındır.
Azim:İstiyorum ama çok küçük olmam yüzünden yağış yapamıyorum,şekil değiştiremiyorum.
Şefkat:Hadi bakalım,senin de bizler gibi değişik şekiller alabilmen için çalışmamız gerek.Akşam ki yağışta herkesi şaşırtmak istemez misin?
Azim:İsterim!
Şefkat:Öyleyse çalışmamıza başlıyoruz.
Azim annesinin yaptıklarını yapmaya çalışır.Annesi gibi kendini gerip farklı şekiller almaya çalışır.Fakat başaramaz,bu yüzden çok üzülür.
Şefkat:Sakın üzülme daha yeni başladık,iyileşeceğine inanıyorum sende inan.
Şefkat oradan uzaklaşırken Azim kendi kendine çalışmaya devam eder.O sırada yanına arkadaşı Kindar gelir.
Kindar:Ne o yağmaya mı çalışıyorsun?
Azim:Evet,akşama bende sizlerle birlikte yağışa katılacağım.
Kindar:Güldürme beni,sen ne işe yarayabilirsin ki?Boş yere bize engel olma.
Azim:Çok çalışıyorum gerçekten başaracağım.
Kindar:Doğru düzgün şekil alamıyorsun,göz pınarların kupkuru.Yağamıyorsun ayrıca gereğinden fazla yavaşsın.Kısacası çok gereksiz bir bulutsun.
Azim:Dünyaya gelen hiç bir şey gereksiz değildir.
Kindar:Sen hariç dimi?Ben gidiyorum daha fazla tutma beni,değişik şekiller almam gerek.
Azim:Akşama bende yağacağım,bende yağacağım!
Güneş gitmiş gece olmuştur.Yıldızlar gökyüzünde yerlerini almış dururken Azim hala çalışmaktaydı.
Arkadaş Yıldız:Merhaba Azim,nasılsın?
Azim:Merhaba dost yıldız,iyiyim sen nasılsın?
Arkadaş Yıldız:İyiyim.
Azim:Bugün sizleri eksik gördüm.
Arkadaş Yıldız:Bu gece böyle olması gerekiyormuş.
Azim:Dün gece ışıl ışıl çok güzeldiniz her biriniz.O kadar kalabalıktınız ki.
Arkadaş Yıldız:Teşekkür ederim Azim.Seni mutlu edebildiysek sevinirim.
Ay Dede:Merhaba çocuklar.
Arkadaş Yıldız:Merhaba ay dede nasılsın?
Ay Dede:İyiyim sizler nasılsınız?
Arkadaş Yıldız:Çok iyiyiz.
Ay Dede:Azim,seni bugün mutlu gördüm.
Azim:Birazdan ki yağışa bende katılacağım.
Ay Dede:Bu çok güzel işte.
Arkadaş Yıldız:Çok sevindim Azim.İyi yağışlar.
Ay Dede:Yaratıcımız ALLAH yardımcın olsun Azim.İnşallah görevini başarırsın.
Azim:Çok çalışıyorum ama bilemiyorum,sizler gibi başarılı olabilir miyim?
Ay Dede:Neden olamayasın ki?
Azim:Baksanıza Yıldız ne kadar parlak,ona bakan herkesin gözleri kamaşıyor.Renk değiştirerek yanıp sönüyor sanki göz kırpıyor.Ay dede mesela,insanlar gece karanlığında senin ışığından yararlanarak yön buluyor ve yakamozunda mutlu oluyorlar.Ben ise...
Ay Dede:Sende işe yarıyorsun Azim.Şu an ki durduğun yerde bulunman insanların bakınca bir boşluk değil seni görmelerini sağlıyor.Büyük veya küçük olman önemli değil.Yeter ki orada durman önemlidir varolman.
Şefkat:Azim neredesin?Seni arıyorum!
Azim:Buradayım anne.Yıldız’la ve Ay dedeyle konuşuyorduk.
Şefkat:Çok güzel.Konuşmanızı kesmek zorunda kaldım.Yağış zamanımız geldi.Bütün bulutların birleşmesi gerekiyor.
Azim:Tamam geliyorum.
Azim,annesi şefkatle birlikte yağış için yerini alır.
Nefret:Bu da mı bizlerle birlikte duracak?
Şefkat:Evet.Ne zararı var ki?
Nefret:Bir işe yaramayacak ki?
Şefkat:Bir işe yaramasa bile bizimle yanyana durup,destek olmasının ne zararı var?
Nefret:Tamam ne yaparsanız yapın yalnız benim yanımda durmasın.Görüntümü bozuyor.
Kindar:Benim yanımda da durmasın!Ben gösterişli bulutla arkadaşım onunla yanyana duracağım.
Şefkat:Azim benim yanımda duracak,bana destek olacak bende sizlere.
Mikail:Yağış başlasın!
Bulutlar yanyana durarak yağmaya başlarlar.Azim kendini sıkar ne kadar sıksada göz pınarlarından sular akıtamaz.Şefkat Azime olacağını söyleyerek sarılır.Yağış hızlanmaya başlar,bulut topluluğu yavaş yavaş ayrılmaya başlar.Bu sırada hepsi farklı şekiller alarak çok az hızlanır.Azim çok uğraşır ve kendini çok hafif gerer.Şefkat bu hareketini görür.
Şefkat:Başardın!Hadi bir daha dene!
Azim aynı hareketi yavaşça bir kez daha yaptı.
Şefkat:Oldu sende farklı şekil alabildin sakın bırakma çalış.
Mikail:Yağışı arttırın,şimşekler çaksın gök gürlesin!
Bulutlar birbirlerine gönderdikleri enerjiyle şimşekler çaktırıyordu.Bunu yaparlarken çok eğleniyorlardı.
Nefret:Hadi buradayım gönder şu enerjiyi!
Azim:Keşke bende şimşek çakabilseydim ne güzel ışıl ışıl her taraf.
Bulut topluluğu karşıdaki bulut topluluğuna keskin enerji yolladı.Bu esnada enerji nefretin hiç olmadık bir yerine denk geldi.Nefret acılar içinde dağılmaya başladı.Arkadaşları şaşkın ve üzgündü.Koskoca bulut kesilerek küçücük kalmıştı.Nefret ağlıyordu ’Ben nasıl bu şekilde devam edeceğim.’ diye üzülüyordu.Arkadaşları bu kazaya üzülmesine rağmen ellerinden bir şey gelmiyordu.Bir emir geldi.
Mikail:Yağış dursun!
Bulutlar yavaş yavaş dağılırken nefretede üzülüyorlardı.Azim nefretin yanına gitti.
Azim:Çok üzüldüm sakın pes etme.Çok çalışmalısın bu halinle yararlı olabilmek için.
Azim göz pınarlarından çok fazla sayılmasada sular akıtıyordu.
Şefkat:Azim başardın gözlerinden sular akıyor!
Azim kendine engel olamıyordu,göz pınarları akıyordu.Nefretin durumuna çok üzülmüştü.
Nefret:Senin neler yaşadığını,nasıl üzüldüğünü anlayabilmem için illa böyle olmam gerekiyormuş demek ki?Sana yaptığım bütün kötülükler için senden özür dilerim.
Azim:Gerek yok üzülme,iyi olacağına inan yeter.
Yeryüzünde yağmur yeni durmuştu.Elele gezen bir sevgilinin göz kapaklarına düşen son damlalar azmin göz pınarlarından üzüntüyle akan yaşlardı.Kalıntılardı.Aslında Dünyada hiç bir şey için mücadele etmememiz bir engeldir.Yeter ki çok isteyelim.Her zaman dışlanan ne olursa olsun kim olursa olsun büyük acılar yaşatır.Sevgilerle.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.