Elime aldığım romanları, öyküleri alıp okumak ve özetlerini çıkarmak güzel bir şey olsa gerek. Hep böyle yapmışımdır. Son bir hafta içerisinde Balsac’ın “Köylüler “ile Sevgi Soysal’ın “Yenişehirde Bir öyle Vakti’ni “ okuyup özet çıkardıktan sonra değerli kalem arkadaşımın göndermiş olduğu “Sevgiye Dair “kitabını bir çırpıda okudum. Uyumadan geceli gündüzlü her cümlesini içime sindirerek…
Sevgiye Dair kitabının yazarı Emine Uysal hakkında kısaca yorum yazmak isterim. Hep merak etmişimdir romanların, öykülerin yazarlarını; nasıl bir kişilik, nasıl bir yaşanmışlık, yazdıklarında kendisinden esintiler var mı…
Edebiyat defterinin organize etmiş olduğu etkinliklerde tanıdım E.Uysal’ı. Kendisinin de dobra dobra anlattığı gibi bağrı yanık biri; yaşamın acımasızlığında ayakta durabilmek için direnmiş ve hep direnmiş. Bir nevi savaşmış. Yaralar almış ama yıkılmamış. Savaşan onurlu bir nefer gibi hep özgürlüğü yeğlemiş. Onca olumsuzluğa rağmen hayata hep pozitif bakarak; hayata tutunmaya çalışmış. En ilginç olanı da ilkokulu zar zor bitirmesine rağmen okuma aşkını yitirmemiş olması. Eline geçtikçe hep okumuş, okumuş…
İnsanlar, mevkileriyle değil de toplumsal değerleri nasıl algıladıkları ve bunları topluma sunuş biçimleriyle ölçülürler bence… Üniversite bitirsen ne yazar; çevrene dev aynasından baktıktan sonra.
Edebiyat, yaşamla harmanlanır. Yaşamda ne vardır? Acı, hüzün, gözyaşları ve mutluluk. Okuduğumuz romanlarda genellikle bu süzgeçten geçmezler mi?
Sevgiye Dair kitabında yaşanmışlığın tam ortasında bulabilirsiniz kendinizi bir okuyucu olarak. Cümleler, bazan alır götür sizleri hüzünlerin tam ortasına; bazan da inceden inceye tebessüm edersiniz.
İlk kitaplarda, her zaman yazarın kendisinden bir şeyler vardır. Kah otobiyografik olur bu, kah da anılarını içeren bir kitap. E.Uysal’ın bu güzide kitabında da anıları oldukça ağırlıklı.
Yazarların ilk kitapları her zaman sancılı çıkmıştır. Yazar, ilk kez doğum yapan bir ana gibi; tedirginlik duymuştur. Doğumdan sonrasında bebeğin gelişim sürecinin daha da sancılı olması gibi kitabının okuyucuyla buluşması sürecinin başlaması da tam bir kaosa dönüşecektir genellikle…
Genellikle bu sitede kitapları çıkan arkadaşlarımza övgüler yağdırırız; şansın bol olsun, bol satışlar v.s. gibi tabansız övgüler. Nedense para verip de almayı akıl edemeyiz arkadaşımızın bir kitabını. Neyse!..
SEVGİYE DAİR’ DE NELER BULACAKSINIZ:
İnternetin insanların dünyalarında vazgeçilmez bir tutkuya dönüştüğünü; biliç altında gizemli yaşamların arayışlarına gidildiğini bulacaksınız…
Bir servi ağacının fidan iken yaşlı bir kadın tarafından mezarlığa dikilmesinden kocaman bir ağaç olana dek mezarlığa gelen insanların hüzünlü hallerini; servi ağacının bakışıyla bizlere sunuyor…
Küçük bir kız çocuğunun babasının yokluğunda; annesinin doğayla savaşımı sonucunda aç kalmaktan nasıl kurtulduklarını ilginç bir öyküyle zevkle okuyacaksınız ve bir ananın yavruları için neler yapabileciğini bu öyküde bulacaksınız.
Evli olduğu halde sevgiden mahrum kalan ve kendisini yalnız hisseden bir kadının ruhsal çırpıntılarını dudaklarınızı ısırarak okuyacağınız bir bölüm daha…
Günümüzde dershanelerin insanları tecimsel bir kaynak olarak gördüğünü ironi bir yaklaşımla okuyabiliceğiniz güzel bir bölüm daha.
Kitabım Çıktı bölümünde ise “rüyanın da böylesi olur mu "demeyin, okudukça kelimelerin arasında yitip gideceksiniz…
Daha fazla detaya gerek var mı? Hadi sen de para verip al, Emine UYSAL’ın SEVGİYE DAİR kitabından!

Kalemin her daim yazsın kalem arkadaşım. Saygılarımla…

Kitap edinme adresi: 0 5323011490