- 476 Okunma
- 7 Yorum
- 3 Beğeni
ULU TANRIM DİYEMEYEN MÜSLÜMAN TÜRKLER
ULU TANRIM DİYEMEYEN MÜSLÜMAN TÜRKLER
YA RABB ,YA RABB , ULLU TANRIM, ALLAH’IM, MEVLAM , HÜDAM
Bir haftadır yazayım dedim. Kendimi tuttum. Fakat bugünkü ( 21 Mayıs 2021 Cuma) Cuma namazından sonra yazmamak yanlış olur diye düşündüm. Sayfalar dolusu konuyu kısaca anlatayım13 Mayıs 2021 Perşembe sabahı ; bayram namazına gittim. İmam efendi vaaz veriyor. Konusu, Filistin, Kudüs ( Bayramdan ve bayram namazından kısa söz etti.) Sonunda dua etti. İsrail’e bol bol lanet okudu. ( İsrail İbranice konuşur) Sürekli Ya Rabb dedi. Yaklaşık 11-12 kez. Biz buna 10 kez diyelim ve istatistiğe dökelim.
İbranice % 100 , Arapça % 0, Farsça % 0, Türkçe ; zaten biliyorsunuz ?!.( Çok ayıp)
Ertesi gün (14 Mayıs 2021 ) Cuma ; namazına gittim. İmam yine Filistin’den girdi, Kudüs’ten çıktı. Fakat hemen doğu tarafta 3-5 yıl önce yine Yahidler tarafından katledilen, toprakları ellerinden alınan Kerkük Müslümanlarını bir türlü ağzına almadı. (Doğu Türkistan uzak, orayı dile bile getirmiyorum. Ümidim sıfır da ondan) Yine elimizi kaldırdık, İsrailliler’e beddua ettik, Filistinliler’e dua ettik. İbranice iki kez Rabb’im demeyi de ihmal etmedik. Sonunu Mevlam diye bitirdik. Hutbede ise ; sonunda okunan ayetten dolayı iki kez Allah dedi. Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor. ( Nahls süresi 90.ayet) Bunu da istatistiğe dökelim.
İbranice ; % 40 , Arapça ; % 40, Farsça ; % 20 , Türkçe ; Çok büyük günah ( Türkiye Cumhuriyet’inde Türkler’in kanıyla kurulmauş bir devletin camiisindeyiz. Hatırlatayım dedim.)
Ve bugün ( 21 Mayıs 2021 ) ; Bir başka camiiye gideyim dedim , yağmur yakaladı. Yakındaki camiiye erken gittim. Kur’an-ı Kerim dinledik. Arkasından imam sözü aldı. İlk cümlesi Kudüs ile ve ikinci cümlesi Filistin ile bitti. Filistinli kardeşler için Kur’an okunduğunu söyledi ve hemen duaya geçti. Yine İsrail oğullarına lanet ve Filistin oğullarına rahmet ile duamız bitti. Namaz sonrası onlara yardım için para toplanacağınız söyledi. Hutbe de baştan başa Kudüs ve Filistin idi. Haksızlığa karşı eliyle, yoksa diliyle, yoksa askari iman olarak kalbiyle buğz edilmesini anlatt bol bol. Sonunda yine para istendi. Bizim bildiğimiz, hutbede ahiretlik işler konuşulur. Bugün işin doğrusu Allah’ın adını kaç kez hangi dilde olduğunu saymadım. Rabb sözcüğünün en az iki kez söylenmesi kaçınılmaz.Allah sözcüğü bitirişle ilgili en az bir kez garantisi var. Bir kere de Mavlam dese. Bunu da istatistiğe vuralım. İbranice ; % 50, Arapça ; % 25, Farsça ; % 25 , Türkçe ; % ?
Bu yazıda her bölümde sorulacak bir çok soru var. Soruları ve yanıtlarını size bırakıyorum. Fakat ben bir Müslüman olarak, camiide namaz ortamında elimle müdahale etmeyi başaramadım. Dilimle de yapamadım. Ortamı bozmamak için. Ancak kalbimle asgari imanla ( daha aşağı düşmesin diye korktuğum için ) şu soruyu sormak istiyorum imama ve onun gibi düşünen bütün Müslümanlara; DUASIYLA, VAİZİYLE, HUTBESİYLE, YARDIM TOPLAMASIYLA,SOKAĞA DÖKÜLMESİYLE , BAĞIRIP ÇAĞIRMASIYLA FİLİSTİNLİLER İÇİN BU KADAR ÇABA HARCARKEN, DOĞRUDAN CİHAT HARİÇ BÜTÜN GÖREVLERİ YERİNE GETİRMESİYLE UĞRAŞIRKEN, DOĞU TÜRKİSTANLI MÜSLÜMANLAR İÇİN, NEDEN İMANIN EN ASGARİSİ OLAN VE KALBİN YANSIMASI OLAN SADECE ARADA BİR CÜMLE OLARAK “ HER NE KADAR UYGURLAR TÜRK MÜSLANLAR OLSA DA , ONLARIN DA ZULÜM GÖRMESİNE KARŞIYIZ” DİYEMİYORSUNUZ ?
(Şunu söyleyelim de herkes bilsin ; Hiç bir millete, topluluğa, dile, dine , mezhebe, tarikata düşman değiliz.Tarafımıza düşamlık etmedikleri sürece. Tarafımız Türkiye Cumhuriyeti varlığı ve birliğidir. .Hepsi içinde…) DİKKAT ! YAZI VE YORUMLAR NE AHLAKİ OLARAK NE DE HUKUKİ OLARAK KARŞI TARAFIN YANIT HAKKINI DOĞURACAK ŞEKİLDE OLMAMALI. SAEDEC GENEL VE UYGUN USLÜPLE GÖRÜŞLER BELİRTİLEBLİR. 21 Mayıs 2021 / İstanbul / NAFİ ÇAĞLAR
TÜRK MÜSLÜMAN
Sahiplenirsin Filistin Eli’ni,
Kurutmazsın gözlerinin selini,
Çok istersin fakat, kıracağına,
İnanmazsın İsrail’in belini...
Kurtarmak istersin Kudüs İli’ni,
Hesaplamazsın mesafe, milini,
Rabb’im bize yardım eyle diyerek,
Hep kullanırsın İbrani dilini...
NAFİZ TANÇAĞLAR
14 Mayıs 2021 C.20.14
Y.Ova/L.Çekmece/istanbul
YA RABB DİYEN TÜRKLER
Dersiniz ki, ya Rabb, ya Rabb, ya Rabb,
Sanırsınız ki, Rabb diyor Arap,
Kendinizi bir kaptırmışsınız,
Sanki içmişsiniz kızıl şarap...
Araplar Rabb yerine Ellah der,
Yemin ederken vallah billah der,
Onlar sizden daha bilinçlidir,
"Koru dili en büyük silah" der.
NAFİZ TANÇAĞLAR
15 Mayıs 2021 C. 01.15
Y.Ova/L.Çekmece/istanbul
YORUMLAR
Ok gibi doğru olacaksın. Yılan gibi kıvırtmayacaksın.
Ben demiyorum. Atalarımız demiş.
Bir şeyi söylerken lafı ortaya atıp sonra da "Yanlış anlaşıldım, pardon" demeyeceksin. Uluorta konuşup tükürdüğünü yalayanları çok görüyoruz.
Bu Arap sevici, Türk sevmeyicilerin özü başka sözü başka.
Yaşadığım olaylardan biliyorum.
Bir kooperatifte şantiye şefi olarak çalışıyordum.
Kooperatife üye olanların birer hissesi var. Avustralya'da çalışan Adil Hoca diye biri var ki onun 3 hissesi var. Durumu çok iyi.
Adil hoca zinhar Türklüğü kabul etmiyor. Ağzı Türkçe konuşuyor ama Türklüğü kabul etmiyor.
Allah Türk yaratmış ama Türklüğü kabul etmiyor.
Celal bey diye bir arkadaşımız var habire tartışıyorlar.
3 tane kızı var Adil hocanın. Üçü de yetişkin.
Araya başka konular girdi. Celal bey dedi ki
"Adil Hoca sana bir şey soracağım"
"Buyur sor" dedi Adil hoca.
"Şimdi senin 3 tane yetişkin kızın var Allah bağışlasın. Kızlarından birine 2 tane talip var. İkisi de üniversite mezunu. Hali vakti iyi, gelir durumları iyi. İkisi de genç, aynı yaşlarda. Yalnız bunlardan biri zenci, biri de Türk. Kızını hangisine verirsin..?"
Adil hoca hiç düşünmedi
"Canım tabii ki Türk'e veririm!" dedi.
Celal bey güldü
"N'oldu Adil hoca, kendi kızın olunca Türk'e veriyorsun !!!???"
Adil hoca mosmor oldu. Tık diyemedi, kalktı gitti.
Sağlıklı günler diliyorum.
Nafiz Tançağlar
Bu gün dünyada sadece zulüm gören Filistinliler değil. Sizin de belirttiğiniz gibi Çinlilerin Şincan Uygur bizim de aslında Doğu Türkistan dediğimiz bölge de görülmemiş bir zulüm var, o kadar büyük ki zulmün boyutları insanın aklı da vicdanı da sessiz kalamıyor. Hakeza Irak Türkmenleri, Yemen, Kerkük Musul, bunları hiç kimse dile getirmiyor. Tamam Müslümanız ama kendi ırkını sevmek Türk'üz demek ve bununla da gurur duymak da asla ve asla kötü bir durum değil bilakis gurur duymalı... Kutlarım...
Nafiz Tançağlar
Sevgili yazar kardeşim yazını sabah erken saatlerde okudum.
Yazı benim söylemek istediklerimin ama beceremediklerimin tamamının özeti niteliğinde.
Lafı eğip bükmeye gerek yok. Bunların alayı Türk düşmanı.
Bırak Filistin'i, dünyanın neresinde olursa olsun zulme karşı omuz omuza olmalı. Hele de İsrail gibi eli kanlı vahşi bir canavar topluluğu söz konusuysa... Amaaa bunu yaparken, bu kadar hoplayıp zıplanırken Uygur Türklerine yapılan mezalimin es geçilmesi, yok sayılması, görmezden gelinmesi iki yüzlülük hatta namussuzluktur. Filistinli Müslüman da Uygur Türkü gavur mu ? Ama sorun şu, Çin mezalimi altında işkencenin her türlüsünün üzerinde denendiği kardeşlerimiz Türk ! Türk dendiğinde arabın nevri nasıl dönüyorsa içimizdeki arap sevicilerinin de nevri öyle dönüyor. Bir basamak aşağıdaki havlama sesi de bu güruhun bir temsilcisine aittir. Bu yazıyı bir kadın yazsaydı nasıl da nahif, kibar, yalakalık dolu bir ifade tarzıyla yorum yapardı; önceki yorumlarına baktığında görürsün...
...
Evet Türk düşmanları ve arap seviciler.
Araplar Türklere mevali diyor.
Düşünsene, dünyanın en aşağılık yaşam şeklini kabullenmiş bugünkü arap dünyası Türk milletine mevali diyor !
Bugün Filistinliler için bir tarafını yırtanların alayı işte bu zihniyetteki Türk düşmanlarıdır.
Suriye>'den ipini kopartan gelirken, yemeğini yarım bırakıp yalınayak kardeşine sığınmak için sınırlarımıza koşan Türkmenlere pasaport soruldu bu ülkede. Pasaportu olana da vize soruldu ama kimsenin kılı kıpırdamadı, gıkı çıkmadı.
Her fırsatta büyük bir kinle, nefretle, vahşice, kalleşçe Türk milletini sırtından vurmayı şiar edinmiş Filistinlileri kendi kandaşından on adım önde tutanların DNA ları kesinlikle araştırılmalıdır.
Filistinlilerin değil, çocuklarının hatırına yeryüzünün en zalim topluluğu olan İsrail'e karşı bu zulme karşı dikilmek insanlık görevidir. Ya Uygur Türklerine ?
Yazınızın sadece Filistin ve Türk milletine yaklaşımlarla ilgili bölümlerine değinmeye çalıştım.
Diğer kısımlarını okumak ve araştırmakla kalıyorum.
Yürekten tebrik ediyorum.
Saygılar.
Nafiz Tançağlar
"Her fırsatta büyük bir kinle, nefretle, vahşice, kalleşçe Türk milletini sırtından vurmayı şiar edinmiş Filistinlileri kendi kandaşından on adım önde tutanların DNA ları kesinlikle araştırılmalıdır." demişsiniz. Bu doğru fakat , gerçekten kökeni Türk olanlar var. Onların da aklına bakmak gerekir . Söyleyeceğim budur.
Nafiz Tançağlar
yeğinadnan
pek siyaseti sevmediğim için konuya keskin girdim. Hiç bir ideoloji yapılan zulme şemsiye olmayı gerektirmez. Devletin Türk birliği konusındaki gevşekliğinin fatırasını Müslümanlığa yontmanın çokta alemi yok. KAHROLSUN İSRAİL ve KAHROLSUN CÜMLE ZALİMLER.
Yüreğine sağlık gardaşım.
Yazınız gerçekleri ve ülkemizdeki araplaşmanın hangi boyutlara kadar geldiğini gördükçe bizde nefret eder duruma geldik.
Her cuma aynı masalları dinleye dinleye gına geldi
Bende bir yazı kaleme aldım dün. fFeysibuk sayfamda yayınladım ama burada yayınlamadım tepki çeker düşüncesi ile ama sizinle burada paylaşayım. Yorumun altına koyuyorum.
Dün Cuma namazında bir de Türkiye genelinde para toplama kampanyası başlatmış Diyanet işleri.
Gerçekleri yazmaya devam ediniz
Bu milleti uyandırmanın tek yolu da yazmak... yazmak... yazmak..
Nice yazılara.
***
DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
BİRAZ DA ZULÜM GÖREN TÜRKLERE SAHİP ÇIK!
Ben zulme asla onay vermem hangi ırktan olursa olsun.
Zalimi alkışlamam!
Suçsuz, masum bir Yahudi'ye haksızlıklar, kötülükler yapılsa karşısında olur, mazlumun yanında yer alırım.
İkici cihan harbinde Almanya'da ve 500 yıl öncesinden İspanya, Portekiz'de Yahudilere yapılan barbarlıklara dur demişiz!
Yurdumuza getirmişiz, ölümlerden kurtarmışız.
Türk'ün karakteri bu!
Bizi yaradan Allah böyle yaratmış!
Hiç bir millete husumet beslememişiz.
Kültürlerine, dillerine, dinlerine dokunmamışız!
Şimdi kendilerine yapılanların kat kat fazlasını Filistin halkına yapıyor Yahudi devleti.
Zalimce masum insanları; kadın, çocuk, yaşlı demeden sivilleri katlediyor.
Büyük insanlık suçudur bu!
Kimse dur diyemiyor büyük sermaye sahipleri oldukları için.
,Ve her ülkede gizli teşkilatlara sahip oldukları için!
Bu duruma karşı en fazla yine biz Türkler tepki veriyoruz
Başta Cumhurbaşkanımız dillendiriyor en yüksek mertebeden!
Her ne kadar Filistin yönetimi Türk düşmanlığı yapsa da...
Ermenilerle, Rumlarla,, Avrupalılarla Türk düşmanlığında yarış etseler de...
Biz Türkler kötü günlerinde yaralarına merhem olmaya devam ettik, ediyoruz!
Bağrımıza basıyoruz onları bizi sevmeseler de.
Diyanet İşleri başkanlığı şu günlerde Filistin için yardım kampanyası başlatmış.
Cuma vaazlarında ve Hutbede hocalar açıkladı yardım konusunu.
Vaaz ve Hutbelerin konusu da Filistin'e ayrılmıştı.
İyi güzel.
Allah kabul etsin yardım edenlerin yardımlarını
Ama benim cüzdanım hep kapalı olmuştur Suriye, Irak ve diğer Arap devletlerine ve Filistinlilere.
Sebeplerim var da ondan bir kuruşum gitmedi onlara, gitmez de!
Kısaca şunu demek istiyorum.
Irak'ta, Suriye'de, Afganistan'da, İran'da ve asra varan esirliği ile Doğu Türkistan'ımda milyonlarca Türk katledildi. Evinden barkından sürüldü. Halen de aynı durumlar devam ettiği halde Türkiye Diyanet Başkanlığı bir gün olsun oralarda perperişan olan soydaşlarımıza yardım elini uzattı mı? Onlara yardım toplanması için seferberlik ilan etti mi ülke genelinde?
Ben hatırlamıyorum böyle bir yardım kampanyalarına.
Onlar bizim hem kandaşımız-soydaşımız ve müslümanlar. Müslüman olmasalar bile Türk soyundan!
Ben anlamıyorum bu Diyaneti!
Varı yoğu Türk düşmanı Filistinliler!
Ha şunu deseler; bende canla başla katılırım yardım taleplerine!
''Filistin diye bir devlet yok!
O topraklar Türk devletinin öz topraklarıdır! Kurtarmak için var gücümüzle çalışalım. Gazze'ye ve diğer bölgelere bizim Türkleri yerleştirelim. O zaman Türklerin kılına dokunan zalimlere hak ettikleri dersi verelim!'' deseler vallahi de, billahi de canımı feda edecek çalışmalara katılırım.
Ama şu nokta da asla!
Türk'e düşman olan bedeviler benim ne gardaşımdır, ne de yoldaşım!
Türk'üne sahip çıkmayan Diyanet, masonların işgalinde diye düşünüyorum.
Değilse; neden Türk'e el vermiyor?
Ben küçüklüğümden beri hep şunu hayal ettim.
Türk devletini Türkler ne zaman yönetecek?
Türk devleti ne zaman Türkleşecek?
Bu hayallerle ömrü bitireceğiz galiba!
Ne diyelim?
Tanrı Türk'ü Korusun ve Yüceltsin! (Amin)
Zafer Direniş
...
Lahey
direniş tarafından 22.5.2021 10:44:20 zamanında düzenlenmiştir.
Nafiz Tançağlar
Kur’ân-ı Kerîm’de ulûhiyeti ifade eden en birinci ve en kapsamlı kavram olan Allah
lafzından sonra en çok kullanılan kavram “Rab” kavramıdır.ibraniceye tevrattan, latinceyede incilden gecistir. Kavram, Kur’ân’da tevhîd
akîdesini kulların gönlüne yerleştirmek maksadıyla sıkça zikredilir. Kur’ân-ı Kerîm’in
inzâlinin öncesinde Arap lisanında çeşitli anlamlar içeren, Mekke toplumunun sosyal ve
dinî hayatlarında sıkça kullandıkları “Rab” lafzı, ilk vahiyle beraber Allah’a mahsus bir
kavram kılınmıştır. İçerdiği anlamların hemen hepsi kendisinden soyutlanmış, emir, lider,
sonsuz ve sınırsız iktidar sahibi olan zat anlamlarını ihtiva eden bir kavram halini almıştır.
Hatta emir, lider anlamındaki kullanımlar dahi dolaylı olarak sozsuz ve sınırsız iktidar
sahibi olan zat anlamını ifade etmiştir.
Çeşitli sebep/hikmetlere binâen “Rab” kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de sıkça
zikredilmiştir. Allah lafzı ulûhiyyetin aşkın yönünü ifade ederken, “Rab” lafzı içkin
yönünü yani mahlûkâtın tüm işlerini yaratma, yürütme ve kullarla hemhâl olma durumunu
ifade etmektedir.
Tanri genelde Türklerde tapanak ve ilahi olmayan dinlerde kullanilir
cıngar_yuvanta
Nafiz Tançağlar
-öğreten-
Ne yazıkki siyonist yahudinin zulümlerini telin etme söz konusu olunca, Türk , Alman ingiliz italyan, bazı kesime birşeyler oluyorBahaneler ortaya atılıyor.Bizdekiler daha çok
Yok efendim Doğu Türkistanı unuttunuz, yok efendim Türklük elden gidiyor araplaşıyoruz.Bir türlü dillerinin altındaki baklayı çıkaramayıp siyonist zulmüne gölge oluyorlar.(İstisnalar kaideyi bozmaz)Hadin Türkistana gidelim deseniz emin olun önce bunlar kiviracaktir.Bunda aşırı Kafatasçıların akıl babaların çoğu ya yahudidir yada onların etkisi altına kalmışlardır.Hitlerin Yahudilerle içli dışlı olduğu gibi.
BİZ GERÇEK MÜSLÜMAN TÜRKLER MAZLUMUN KİMLİĞİNE BAKMAYIZ.İSPANYADAN EN AZİLİ DÜŞMANLARIMIZI BU YÜZDEN KURTARIP ALDIK GELDİK.FAKAT ONLAR BİZİM CİHAN DEVLETİMİZİ YIKTILAR.
İslam`i konularda mantık yürütmek için ehliyet sahibi olmak gerekir, hatta ehliyette yeterli gelmeyebilir. Nerden aldın bu reçeteyi diye ibraz etmen gerekir.Aynı bir hekim gibi hekim nasıl işkembeden reçete yazamıyorsa mantık yürütüp ilaç yapamadığı gibi....Şu sözlerimi sivrilmiş zeklar bir kenara yedekleyin. olur ki lazım olur
1-İslam ilim dinidir.yahudilik hıristiyanlık samanizm, budizm vs dinler gibi, ne tahrif edilmiş nede hurafeler meznumesidir
2-ilmi konularda yetkisi olmadan kimse ahkam kesmemelidir.Nasıl ki köprü altlarında sokak başlarında ilaç satanlara, rağbet edilmez se,Kur`an ve hadise, icma ve kıyasa dayanmayan, fetvalar zırvadan ileri gitmez geçersizdirler, velev ki içinde doğru kırıntıları barındırmış olsalarda)
İşte tamda dananın kuyruğunun koptuğu yer burası.Bu Mübarek ilahi kanunlar hakkında önüne gelen hüküm veriyor, çöpçüsünden, ateist profuna kadar, Kalb hekiminden devlet reizine kadar herkes mantık yürütüyor da, bu ilahi dinin sahibinin kullanma reçetesine bakan yok.
Bu Bağlamda özetle deriz ki, Rab İlahi bir kavramdır , Kur`an da geçtiği için, bunun islam`dan önce başka dillerde kullanılması bu gerçeği değiştirmez.Çünkü İslam ilk insan ve ilk peygamberle gelmeye başlamış Son peygamberle kemale ermiş bir din olduğundan,Kur`an`da geçen isim ve kavramların başka dinlerde ve dillerde mevcut olması, Kur`an`ın onları taklit ettiği manasına gelmez.
Allah özel isim olduğu için mekke müşrikleri gibi ona ekler yapmak, onu tercüme etmek yanlıştır.Senin adın Ali` olarak nüfuste yazılıysa ister cıne git ister uzaya ismin öyle telafuz edilmelidir.
Muhteşem!..Güzel bir analiz.Her dilden anlayan Yaratan kullarının ayrım yapmadan dünyada kardeşleri için kendi rızasını almak için çırpındıklarını gördükçe gönlüne hoş gider.Çünkü işte burada Yaratandan dolayı yaratılana sevgi ve saygı vardır.İnsanlar gaflet içerisinde , dalgın olabiliyorlar bu durum din görevlileri için de aynıdır..En yakın zamanda kim ateş çemberinde ise dualarda ön planda oluyorlar..Yürekten yapılan dualar yeri ve zamanına bakılmaksızın yaratıcı tarafından değer ve kabul görür.Duaların yeri ve zamanı yoktur.İnanç ve gönül hoşluğu ile , saf ve temiz bir itikad ile yapılmasıyla alakalıdır.Ne kadar yürekten o kadar direkten kabul.Yardım toplanmasına gelince..Vatandaşın yardımına engel teşkil etmek günah olduğu için amaç engellemek olarak anlaşılmasın..Ama; ben acizane toplanan yardımların yerine doğrudan ulaştırıldığının kanısında değilim..O kadar yardım toplanıyor yardım toplananlar yine sefilleri oynuyor..Allah kabul etsin ne diyelim..Saygıyla..