23.2.2018 16:37:28
bazı acılar vardır ki, geçmez
öpünce geçmez, içince geçmez
illa bir iz kalır
ateş söndü sanırsın…
küller arasında, narı-cehennem köz kalır
rüzgar dinince fırtına bitmez
geride tufanlar kalır
sığındığın her limanı fırtına vurur
depremler iner can evine
o heybetli dağlar gibi yıkılır gölgen
sürüden ayrılmış kılıç balığı gibi yapayalnız kalırsın
susar rivayetin
susar söylencen
bayramlık elbise gibi göğsünün duldasına sakladığın
öyle kötü olur ki…
şeytanın adı kalır
boynum kıldan ince dersin aşka
aşk bir uzun eyvah olur
terk edilmiş köylere döner yüreğin
aşk sana yasak…
aşk sana tuzak olur
suyun ağıdını, taşın iniltisini duyarsın
odun taşırsın kendi ateşine
ateşlerde yanarsın
nasıl yandıysa çarmıhta, Hz isa…
öyle yanarsın
o zehirli sarmaşıktan geriye kanlı diş izleri kalır
silinemeyen dövme izi gibi tenine kazıdığın…
yıldızlar kadar uzak kalır
kör çeşmelere asarsın sevdanı
onun güneş damlarken içine, sen diz boyu kara gömülürsün
dikiş tutmaz yara gibi kanar öfken
o efkar yüklü şarkılar teselliye uzak kalır
yalnızlığın soğuk mahzenlerinde, şiirler yazarsın
duvağı açılacak gelin gibi el değmemiş şiirler
yüzyıllık şaraplar gibi yıllanmış şiirler
gelir iğde kokulu bir köy türküsü…
[ italik ]“ziyaret olmuş kurban istersin, kurban bulamadım candan ileri”[ /italik ]
alır götürür seni, diyardan diyara
geride ne şiir kalır
ne şair kalır