4.2.2019 19:31:05
Sahil meyhanesinde kifayetsiz şarkılar...
Potkallar çözüldükçe Karadeniz köpürür.
Anadolu’dan öksüz
Makuz talihine küs, kagir evler, konaklar…
Sinop’tan ışık tutsan, Akmescit'ten görülür.
Sanma ki teskin olur, toprağa yüz sürenler
Kutsal bir dava için müebbet yiyenlerle
Kör kuyulara mahküm
Ölümün kıyısından dönenlere sor hele
Potemkin Mahlesi'nde adalet hükümsüzdür.
Mavzerin gerisinden apoletli haydutlar
Öz yurdunda yetimi, mağduru hakir görür.
Yağma, kıyım, infial…
Zülme baş eğmeyene kahpece kurşun sıkar
Kızılordu illegal cinayet örgütüdür.
Kan ve göz yaşlarıyla sulanmışken dağ, şehir
Sürgün yemiş bir kuşak, küllerinden dirilir.
Şevk katar gönüllere
Fecrin ışıklarıyla umutlar tazelenir
Dedem Korkut’a göre tükenen kara gündür.
Demir dövmek usulden, Ergenekon milattır
Kırk beş asrın mahsulü destanlar anlatılır.
Erenlerden itidal
Katılır ninnilere, Kırım yavru vatandır
Belleklere istiklal nakış nakış örülür.
Paklanır dizelerlerden Perun'un kiri, tozu
Metehanlar, Fatihler, toyların klavuzu.
Belki yarından erken
Buluşur yirmi dört boy, imrendirir soysuzu.
Kızıl Moskof ürürken, pençeleri sökülür.
İhtimallere kalmaz, inananlar muktedir
Cihan şümül bir kavme, yarım ada az gelir.
Ufuklara yelken aç
Düvel-i Muazzama ki azmin eseridir.
Tarih Türklüğe muhtaç, yarın elbet Türk’ündür!
Ömer ÇELİK