10.7.2017 14:34:21
[ italik ]
Hep döngü halindeydi fikr-i karabasan
aynaların arkasında sevişirdi tüm gölgelerle,
boğazı tıkabasa yalan
Havada dönen örtülü ruhlar,
utanıyor çıplak kalmış esrik vücutlardan
ve bir cinnetin ruju akıyor dudaklarından ilmeğe
kalp çalışları cinayete kıvırmakta yok zorlanan
Issız kalana bir,
kalmayana beş akçe ceza kesip,
kabuğundan çatlak tabakalar biçerdi o
ayna ardı derelerde ruhsuz yüzenlere
Göz göre göre,
bile isteye ,
kapısında kuyruklar eksilmezdi yine de
Ey falakasız adımlarıyla
Deli Dumrul'u geçen eşkiya
rüyalara mayın döşerken felç eden haspa!
iki karış eteğini sürüyüp karanlığın ardı sıra,
gölgenle masal taşımak kolaydı sana
Muamma ki bende yazılır
ruhu adımlarında soyulanlarla savaşta
Kaç kabusa daha bekçilik eder bilmem
uyandıkça yanan
yandıkça uyuyanların rüyaları....
Alev alır günahlar,
sonunda yanar sevaplar
sükut vakti gelir oturur boğazına o zaman
Sen sus ki
çığlık ola başında vicdan
-taş olaydım,
toprak olaydım, diye haykırır durmadan
Bitmez bir türlü,
bitmek bilmez bu karabasan
dünyaya gelip de insan olamadıysa insan
Gülşen Mavi