Bilmem nasıl anlatsam seni bütün dünyaya,
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.
Tüm cihana değmez mi Celaleddin Mevlana?
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Toplayarak erkânı hem de büyük şurayı,
Birinci Kılıçarslan başkent yapmış burayı.
Durur hala yerinde mütevazı sarayı
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Şemsi Tebriz-i nuru, aydınlatmış her yanı.
Biz tanımasak bile bütün dünya hayranı.
Sadece benim değil Konyalının beyanı;
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Çok büyük bir âlimdi Sadreddini Konevi…
Bu kadim şehir onun, hem medrese hem evi.
Yorganımdır, yastığım, yatağımdır bir nevi
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Maneviyat görürsün, gönül gözün açıksa,
Her köşesi bir Cennet sanki ondan bir arsa.
“Medeniyet” denilen, fikriyatta ne varsa
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Yalan yanlış bilgiler, varsa eğer kafanda;
Silinir hepsi birden, biter gördüğün anda.
Çinilerin alası durur Sahip Ata’nda
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Mevlana’yı görmeden kimse gömlek biçmiyor,
Bilin ki, O Büyük Zat hiç kimseyi seçmiyor.
Kıymetini bilenler uğramadan geçmiyor,
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Buğday başağı gibi gururludur hep başın
Her köşende tarih var höyüktür dağın taşın
Çatalhöyük söylüyor; "binlere bedel yaşın"
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Uçsuz bucaksız ovan dağlarınla dolalı,
Sen gibisi gelmedi, dünya dünya olalı.
Hanların, hamamların birbirine ulalı
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Laleler süsler seni baharında yazında,
Türkülerin çaredir bana gönül sızımda.
Göllerin hizmetinde, tadında ve tuzunda
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Merkezinde nazlanır en nadide küpesi;
Hem onun göz bebeği üstelik bir tanesi
Sevdaların mekanı, Alaaddin Tepesi
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Söyletmeyin bana hiç Sille ile Meram'ı
Bu kadarla yetinin deşmeyin şu yaramı
Ayrı geçen zamanım ağrıtıyor şuramı
Sizin olsun bu dünya, verin bana Konya’mı.

Sanki ben bir ozanım anlatayım Konya’yı,
Ya da tarih yazanım anlatayım Konya’yı,
Oysa ben bir nadanım anlatayım Konya’yı
Hulasa diyorum ki; verin bana Konya’mı.


(11/2009/Konya)