15.7.2018 12:19:36
( ı )
Yağmur vardı dışarıda
Didişiyorlardı insanlar yağmurla
Didişiyorlardı boşu boşuna
Islanmamak adına
Bir oraya bir buraya
Koşuştururken sokaklarda...
+++
Sırılsıklamdım
Ben onlardan ben oysa
Dışarıdaki insanlardan bile çok daha fazla
Her tarafı kapalı şu çilekeş odam da
Kendime rastladığım da...
+++
Yani ıpıslak !
Yani hani neredeyse suyum çıkacak
Vıcık vıcık olan ruhum kıyasıya,
Mutsuzluğumu binlere katlayacak
Bu yağmursuz odam beni benden uzaklaştıracak
Beni sele kaptıracak
Sanki bana mezar olacak !...
+++
İyi dayanıyordu
Ölümcül duygulara şu çileli bağrım
Doğrusu kendi odamdaki yağmurla
Islana kuruya, ıslana kuruya
İyice çekilip bitecek gibiydi canım
Yağmura mağlup olup sonun da
Ölümün kapısına doğru akacaktım !...
+++
Artık iyice farkına vardım
Sevda uğruna her tür acıdan
Nasibimi aldım
Ayrılıktan olmalıydı
Böylesi Islak feryatlara bulanışım
Yetmiyormuş gibi,
Sol yanımı da zemheriye kaptırmıştım !...
+++
Kendi ölülerini taşıyorlardı kaldırımlar da
Sürüklene sürüklene kimi insanlar adeta
Göklerden dökülürken zehirli duygular
Bir sicim gibi aşağıya
Özellikle de
Tüm yürek yarası olanların başına...
+++
Bense onlar gibi çoklarının ölüsünü
Dirisini bile hatta
Taşımıştım yıllar yılı sırtım da
Hem de en Islak hatıralarımın tanıklığında
Mazi de yaşamış olduğum
O köhne dünyalı yıllarda !...
+++
Dayanamayıp kapattım sonunda
Penceremi yağmurun şarkılarına
Yetiyordu çünkü
Yetiyordu bu ıslak ruhlu ben bana...
+++
Sele kaptırmştım
Kendi öz varlığımı, sele açıkça
Hem de ölüm ıslaklığı kıvamında !
Üstelikte sağanak vede gök gürültüsünün uğurlamasıyla
Ben kendi yağmurumu kendim yaratmştım
Hani bir bakıma,
Zaten kendi odam da !...
İSMAİL HAKKI GÜRCANOK
iST. / ŞİLE / Ağva