Çorak kalmış ülkemde bilgine çok iş düşer
Yeni fidan dik hocam, dalları vav'da olsun
Dibine hafif gübre güneş yedikçe pişer
Salıversin kök hocam, toprağı tavda olsun
Daha onbeş yaşına doymadan koy tezgaha
Kabuğu değişmesin soymadan koy tezgaha


Yirmiye geldiğinde boynuna bir künye tak
Gençliğini sök hocam, ham iken biraz yansın
Hayattan yorulmasın sol göğsüne bünye tak
Buz gibi su dök hocam, uykusundan uyansın
Suyunu sağlam ver ki bileği demir olsun
Beş parmağın beşinde verdiğin emir olsun


Yirmi beşe varınca Çanakkale'yi görsün
Vatan aşkı ek hocam, hür yatmak kolay değil
Şehitlerin izini, Sarıkamış'ta sürsün
Giyinsin iptek hocam, buz tutmak kolay değil
Görsün ecdatlarını hayattan ders çıkarsın
Kardan yerini bilsin, sırdan adres çıkarsın


Otuz üçe varınca ver beynine cenneti
Çizgisini çek hocam dönsün sabaha kadar
İsraf, şükür arası, öğrenince nimeti
Giyinsin yelek hocam, dönsün sabaha kadar
Bu toprakta yetişdi, Mevlânâ lar Yunus'lar
İlim irfanla doldu, denizler, okyanuslar


Kırkına vardığında kırkbir yasin okusun
İsteğim var tek hocam, boynuz kulağı geçsin
Renkleri ayırmadan tezgahında dokusun
Olmasın kelek hocam, dünyadan alim göçsün
Yıldan yıla bozulan gençlik elden gidiyor
Uyuşmuş beyinleri, dış odaklar güdüyor


Ömür çizgin de elli, o an belli olunca
Saçlarında ak hocam, rahmet olsun bürünsün
Her yaşın güzelliği, benzi biraz solunca
Gül yüreği pak hocam, zirvelerde görünsün
Adem huzura erer, rabbine yar olunca
Dağı yüce gösterir, başında kar olunca


Atmış üçe varınca yaşın özeldir özel
İste bir dilek hocam, dileğin kabul olsun
Gül kokusunu çekmek, elbet güzeldir güzel
Dönerken felek hocam, yaşantın makbul olsun
Peygamberin ömürü, ne azdır nede fazla
İbadet ziyadedir, hem sünnetle hem farzla


Yetmişine varınca, yürüyen kütüphane
Tesbihini çek hocam, kehribar kafesinde
Cehalet getiriyor, eriyen kütüphane
Allah birdir tek hocam, imandır nefesinde
Tüm canlının nasibi, aşı vurduğun ağaç
Meyvesi dibindedir, taşı vurduğun ağaç

İshak Aras (mihman)
Söke Aydın