....
7.6.2024 12:18:49
Bir varmış bir yokmuş bir ermiş varmış
Ataları orta Asya dan gelmiş
Munzur dağlarına varıp yerleşmiş
Hakla adaleti düstur edinmiş
Erenlerle gezer Murada erer
Aslı nesli belli al kandan gelir
Hakk yolda yürümüş Ermiş pir derler
Cenabı Allah'ı dost etmiş Ermiş
Tunceli dağları olmuş otağı
Yaylası ovası serindir dağı
Temiz bir süt emmiş kızın aşığı
Dillerden düşmeyen bir aşkı varmış
Ermiş babasından kızı istemiş
Kırk günle kırk gece davullar çalmış
Allah'ın emriyle kızla evlenmiş
Ermiş muradına o gece ermiş
Ermişe halkı da Dedemiz demiş
Dedenin hanımı hamile kalmış
Çocuğu doğmadan hanımı ölmüş
Ağlaya ağlaya gözyaşı selmış
Ahali toplanmış kazmışlar mezar
Hakk rahmeti ile etmiş bir nazar
Gömmüşler mezara taşında yazar
Karalar başına Dede bağlamış
Bir kaç gün üst üste rüyada görür
Hanımı der ki gel emanetin var
Bir aslan parçası mezarımda var
Mezarı açmışlar hanım ağlarmış
Çocuğu Şahadet parmağı emer
Dede der bismillah çocuğu alır
Dede rüyasında hanımı görür
Hakk şahidim adı Munzur'um demiş
Dede bir gün ölür yetim de kalır
Gel zaman git zaman bir yiğit olur
Bir Ağa yanına Munzur'u alır
Koyun sürüsüne çoban da yapmış
Munzurun Ağası hacca da gider
Ağa hacda iken Munzurda gelir
Hanım ağam sıcak helvayı ister
Helvayı yapasın Ağama demiş
Ağanın hanımı önce şaşırır
Munzur canı helva yemek istiyor
Bana söylemeye dili varmıyor
Ağayı bahane ediyor dermiş
Bir helva yapayım yesin de Munzur
Helvayı pişirir buhçaya bağlar
Evladım al götür Ağana da der
Ağası da hacda namaz kılarmış
Ağa sağa sola selamı verir
Dikilmiş başında Munzuru görür
Munzura hoş geldiniz evladım der
Elindeki nedir? ağa söylermiş
Ağam canın sıcak helva istermiş
Sıcak helva sana getirdim demiş
Munzur da buhçayı Ağaya vermiş
Ağa bakar helva da paketlenmiş
Ağası hayretler içinde bakar
Bakar ki Munzuru yoktur gitmiştir
Ağa hac dan döner köyüne gelir
Komşular hediye alır gidermiş
Munzur kara koyun sütünü sağar
Çanağın içinde Ağaya gider
Ağası Munzuru görünce söyler
Vallahi de haci Munzurdur demiş
Öpülecek bir el Munzur elidir
Ağası önce ben öpeceğim der
Halk Munzura doğru koşar giderler
Hakk aşkına Ağam söyleme demiş
Ekmeğini yedim yılarca senin
Benim eli nasıl öpersin Ağam
Ağama öptürmem elimi de ben
Munzur önde gider Ağa koşarmış
Munzurun elinde ki süt dökülür
Süt gibi bembeyaz bir su fışkırır
Munzur kırk bir adım atar su akar
Fışkıran su Munzur ırmağı olmuş
Koşanlar ırmaktan öte geçmezler
Munzurda dağlarda kaybolur gider
Halk efsanesidir Munzur özeldir
Munzur bir keramet sahibi pirmiş
Munzur suyu akar gider de çağlar
Munzur'la karasu Murat birleşir
Fırat nehri olur akar de akar
Bizim köyden akar yürek yakarmış
Fırat nehri nice ocaklar yıkar
Ana bacı kardeş yüreği yakar
Kerbela zulmünü Fırat'ta görür
Fırat ağlar çağlar dağları delmiş
Dağlar ile taşlar melekler ağlar
Gök yüzü başına karalar bağlar
Hüseyin'in başın da Al kan akar
Yezit zulmün arşı alayı delmiş
Yedi cetlerinden çıkar İnşallah
Muzaffer Önler / Elazığ