Ceylan nasıl koşar, alarak ibret
Salına salına, gel öyle işte
Uymamı bekleme! Diyorsan sabret
Olamam yâr sensiz, bil öyle işte

Andırsa da kullar acemi eri
Saf dışı kalınca turun rehberi
Çoğumuzun olmasa da haberi
Bekliyor kapıda sal öyle işte

Dağların başını besler ya derya
İnsan hayatını süsler ya rüya
Güneş etrafında döner ya dünya
Yıllardır semada, el öyle işte

Han yerinde ram olalı fermana
Ermeyince ezadaki dermana
Rüzgâr nasıl katar tozu dumana
Sinemden savrulur, kül öyle işte

Tedbirlere rağmen hep aynı durum
Kaderin ağını çözmekte torum
Teskin eylemekte zorlanıyorum
Özlem tavan yaptı, hâl öyle işte

Başlayınca hasretinle talime
Candan sarılırım sevda rolüme
Uzaktan uzağa bakıp hâlime
Sen de acı acı gül öyle işte

Geçer iken Delibal’ım sıratı
Düşününce manzarayı, suratı
Canlandır gözünde azgın Fırat’ı
Akar gözlerimden, sel öyle işte

Celil ÇINKIR - DELİBAL