kekik kokulu dağlarımın
havasında hasrete gönderdim kendimi
silemedim anamın güzel gözlerinde nemi.


söyleyemedim yere düşmüş başımın
türkülerinde yazılmış kara olan yazımı
nasıl anlatırım kınalı kuzuların bahtını.


kışlanın önü güneye karşı
içinde söylenir istiklal marşı
bir türkü tuttursam sana karşı
bir mektup gönderde çıkında
sevindir güzel anam beni.


bir fırtınada koptu çelikten hayatımız
hiç sönmedi ki ateşli yürek yangınlarımız
gözlerimde pınar oldu silemedi beyaz mendil
anamın yüreğinde kor oldu ateşler.


bir kınalı ceylandı onun balası
yüreğinde çok yangınların yarası
on yaşında vefat etmiş gül babası
acılarla büyümüş acılarla olmuş her gün dansı
öldürme beni anam.! öldürme beni anam.!


sen büyüttün yüreğinde Ahmet'i
bilmezler ki o bir yetim evladı
daha terlememiş incecik kaytan bıyıkları
tüketilmiş bütün güzel umutları
kahpece yemiş göksünde hain kurşunları.


ben;


nasıl anlatırım anama bütün bunları


iki sevdası var
yakar yürekte
bütün yangınları


bu;


anamın vatan sevdası.!

ve

vatana kurban balası.!


Hassa/HATAY 31/12/2018

(Bütün edebiyatdefteri üyelerinin yeni yılını kutlar, mutlu ve huzurlu bir yıl geçirmelerini dilerim. Saygımla...)