Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar

Web Zaman Damgası



"ÇOK GEÇ KALDIK..." isimli şiir 2.10.2018 12:23:23 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında
Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir.
Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.


Şiiri Görmek İçin Tıklayın

ÇOK GEÇ KALDIK...
2.10.2018 11:59:28

Bir titreyişin ayak sesi
Azat edemediğin hüznün dar cephesinde
İri ölçekli yenilgi:
Ellerin matemi;
Ellerin ses olduğu o yüksünüşte
Cehalet kadar ön yargılı
İstiflendiğin can pazarı.

Yangından kaçırdım bu ömrü:
Metanetin asaletinde
Öngörülerin bitimsizliğinde
Yetimliğin çürük ve kanamalı ökçesinde
Adım sayar yüreğin kalburüstü yanılgısında
Bir deyiş asılsızlığın izdüşümü.

Oysaki öykündüğüm kadarım:
İçimdeki ölü kelebek
Yine ölü çocukların çürümüş bedenlerinde
Bir arıza belli ki kaderin sunumunda
Göğe rest çeken bunca melek.
Kanatlarını ayırmışlar bir kez masumiyetin
Boydan boya yarmışlar içindeki deyimleri:
Her biri masum,
Her biri sabi;
Her biri mazlum.

Köhne mazi;
Yanık elem;
Yanlı sitem…
Debdebeli mi olmalıydı masumiyetin ölümü?
Ya da çok sesli bir koro
Bunca vazgeçişin soğuk teninde
Binlerce böcek
Ölüme methiyeler dizen lanet benzeri
Bir kehanet
Öncesizliğin kurban olduğu
Hangi yasa?
Hangi yas’a muadil yaşın aktığı
Deli kolları
Irmak boylarında
Kinayeden bol ne varsa…

Dünü üflesek mi?
Günü öğüttük madem
Yarınları da es geçelim.
Varlık kadar kıymetini bilemediğimiz
Basireti bağlanmış ilahi yasanın
Tek tanığına sunalım dilekçemizi.

Pazarladık pazarlayalı
Gönlün kıyımında
Nedameti son bildik
Köhne dehlizlerde kaybolduk
Surlarında şehrin hapsolduk da ne oldu?
Ne oldu?
Çığırtkan genzimize takıldı hıçkırık:
Kaybolduk belki kaybolmuşluğun
Sefasını sürdük

Üstelik cinnet adam boyu.
Cahil imgelerden kaydık kaydırak misali;
Kaynayan evrende yandık Maşuk misali:
Saf tutmuştuk bir zamanlar iyiliğin gölgesinde
Saf bulduk şimdilerde
Kim iyi ve güzel ise.

Çirkin olalım o zaman:
Rezil bir dünyanın çekerken cefasını
Zılgıt yiyen çocuklar gibi
Son sürat kaçalım kötüden;
Kötülüğün mimarı iblise lanet okusak
Boşuna mı?
Boşuna mı tehir ettiğimiz cennet?
Zalimin öfkesine ne yenik düştük
Ne süründük ölesiye,
Demekten gayrisi beyhude.

Hadi tefe koyalım mutluluğu
Nidaların sesini kısalım
İçimizde çürüyen onca neşriyatı
Sürelim uzak diyarlara:
Belli mi olur;
Kefil olduğumuz kadar
Kayıtsızlığın mertebesinde
Kardığımız ömrü de
İade ederiz asıl sahibine
Lakin çok geç kaldık:
Asasında aşkın;
Yankısında şerrin
Ve tebaası kayıp izafi duyguların
Yenildiği aşikâr her ne hikmetse.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL