Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar

Web Zaman Damgası



"-Felek izin vermedi..." isimli şiir 6.8.2018 15:01:03 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında
Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir.
Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.


Şiiri Görmek İçin Tıklayın

-Felek izin vermedi...
4.8.2018 02:35:22



bu küstah mı küstah alemde
neler görüp de neler neler de geçirdim ben...

düştüğümüz bu yer sahte mi sahte bir cennet
alt taraf dünyaymış üst tarafı ahiretmiş meğer
üst kattan toptan kovulmuştuk ya
geçici olarak bu alt katdaki daireye
bir türlü de nefes aldırmadı bize ev sahibi
bu aslı var gibi astarı yok olan devranda

gönülden gönüle hep köprüler kurdum biteviye
has görünüp hoş davrandım tüm çevreye
ki bir halta da yaramadı ufuk dondu
iyi niyetler hep iştah kabarttı zorbalarda
yaşam denilen nefse mağlup bir sıkımlık lokmam

hep boğazımızda da koca bir kör düğümler oldu
her vakitte zoraki sil baştan yaptım her bir şeyi
hüsranlara bez dokudukça
nasır bağladı ellerim ve de yüreğim
her bir şeyi de ilah ki aşka buladım
ne oldu var mı bir izi
hak etmediğimizden felek yine fırsat vermedi
fırsatı ayağa dek gelse bile kör etmişti gözlerimizi

hicranlarım bitse de yaralarımı iltahap bağladı
her an tesbih tesbih sabır çekişte de durdum
gözyaşlarımı hüsranlarıma banıp banıp da yandım
gördüm ki ne yapsanda kalmaz bir zerresi bana
kefenin kendisi tok
bundandır kabirlerde de cesetten başkasına yer yok

Aşk olsun diyorlar ya
şaşkınlığa mı-sevgiye mi davatiye bilinmez
olduda ne oldu
baki aşk varken gerek yokmuş faniye
inanın ki çok şeyi yaşayıp da öğrendim bir ömür boyu
yap boz tahtasından
kapımımın önünden de hala daha bir arşın ileri gidemedim

bohçamı abur cuburla doldurmayı tembihlerken nefsim
kendi özümle ben her an da kavgalı kaldım
çünkü kirliydi üstümde ki çamaşırlar
hiç mi hiç de pür-i pak olmadı
hep o tamahkarlığım yüzünden
başıma da üşüşemeyen sivri sinek kalmadı

hep en uçlara fırlayan bir zıpkın gibiydim
çile toplarına saplanan
ben ne kadar ektiysem hep el biçiyordu ürünlerimi
bir hoş sedayı bile bu kulaklarımla duyamadım
bana kalansa çömelmekti çıkarların başında
batağa düşmüş gibi
hep zırzopca koşuşturan telaşlarla oyalandım

bir anlık nefesim dahi olmadı özüme çekebildiğim
olsa bile bunun sahtekarlığında selsebil oldum
İnsan ölmeyi hiç ister mi
oysaki ben nedense her anımda da istedim

ne işimiz vardı ki bu ırak denen acunda
bu çok ırak diyarlardan bir ses mi çağırdı bizleri
canı çıksın senin kadın o ham meyvanın
ırağa özendik gelende gelmiyende pişman
oysa ki bu ırak yüz güldürmez çıkarcıdır emelleri
o sadece kendine saklar bütün gülücükleri
kim bu gurbetten memnun kalmış ki
bu ırak hem bizi kabul etmez hemde o pak sılamıza düşman...


(04.08.2018) AZAP...











© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL