5.1.2018 04:07:20
Elini tutunca
Sana dokununca
Haziran'ın odun ateşi kül şimdi
Temmuz'un güneşi kokusuz gül
Yalnız ağustos'un gözleri duruyor yerli yerinde
Birde Eylul'un ayak izleri
Saçlarında biraz gümüş
Duygularında avare martı sessizliği
Dalda yeşilin tombişi
Asumanın akı sabah sularında
Adını duyduğum günden beri hep sen gelirsin aklıma
Bugün geleceğini bilseydim daha dinç beklerdim seni
Vaktimi dizmezdim kurşuna
Varlığın nominal kârımdı
Yokluğunsa medikal zararım
Ağzımı açabilsem dilim dönecekti
Sussam, mahküm olacaktım idama
Hayat zaten bir kör düğüm
Ya yaşadım yada gördüm
Seni düşündükçe, zaman karıştı kayıplara
Birgün Küçükyalı sahilinde yürümüştük
Aşk nedir diye sormuştun
O gün aşk sensin diye söylemiştim
Şimdi ise sormasan daha iyi olur
Sonunu hicran koydum
İstersen hüsran olsun
Sınırı geçebilsem yarınımı bulurum
Dünüm gıdıklar beni en az bir yerimden
Dört mevsimdi örfün
İnanmadın ve güldün
Çiğ değil,buhar değil
Nedir bu avucumdaki iki damla
Sen baldan tatlısı
Gönlümün pırlanta takısı
İçemesemde
Susamak güzeldi sana