6.12.2017 14:02:17
DOKUNMA SAÇLARIMA YANARSIN
Beyaz saçlarıma dokunma!
Her tekine bir hikaye yazılır
Issız gecelerde birden
Ağrı düşer sinir uçlarına
Sonra tek tek düşmeye başlar
Aynalar şaşar bu işe
Kaşlar güler
Kirpikler ok misali
Savaşa hazır askerler gibi
Her zaman dimdik
Kimi zamanda ıslak ve mağrur…
Saçlarıma dokunma, yanarsın!
Gül suyu değdi uçlarına, serinledi.
Kirazın rengiyle arkadaş oldu.
Ayva gibi sarardı soldu.
Yaprak gibi kurudu.
Miğferimle yoldaş oldu,
Bembeyaz ayazlamış çöllerde…
Saçlarım dokunma ,ağlar!
Vadilerin uğultulu sesi gizlidir uçlarında.
Rengini dağın tepesindeki kardan almıştır.
Çileye ,hüzne, hasrete dayanıklıdır.
Düşerken toprağın üzerine
Kıpkırmızıdır.
Vatan güllerinin açtığı yerde…
Islaktır,
Yağmur çiselerken
Ve terlerken mahcubiyetten…
İpek gibidir,
Aslan yelesi gibi dalgalanır,
Sevdalı bakışlarda…
Sımsıcaktır,
Annesinin soluğunda
Ve okşayan kınalı elleriyle…
Şaşkın, uyuşuk ve ürkektir,
Titrektir.
Yoksul köy çocuklarının
Acı ve iç yakan bakışlarında…
Bir annenin çığlığıdır
Öldüğüne inanmadığı, kayboluşta aradığı evladını
O karanlık gecede ay batarken
Ay örgüsü saçlarını çekerken
Sen görmezsin o görür
Beyaz alevlidir
Dokunma saçlarıma. Yanarsın,
Dokunma saçlarıma yanarsın!..
Yusuf Yılmaz