22.11.2017 14:56:24
susma
konuş benimle
gecenin bir vakti
gözlerimde ki yıldızları katlederek nasıl gittiğini anlat
bir bir aktı yanağıma kanı
sildikçe dudağımda küfür tadında adın.
montunun yakasından
güğsüne yaslandığım nokta kirli görünüyor
çek fermuarı üşütmesin seni bu kalleş ayrılık
nasılsa yaslanacak bir başka gönül bulursun kirlenecek.
ne olur susma
anlat bana
bir kuzu anasından ayrılınca nasıl mahcup kalır
şarkılar nasıl acıtır anıları
bir karaca gün doğarken suya iner de
aslanlara nasıl yem olur benden iyi bilirsin
canhıraş çığlıkları dinlemek
koyardı ya hani sana
kapatırdın nerede görsen dayanamayıp
kapat şimdi ışıkları
sabaha çok var.
yalnızlığın korkusu her yanımda
bir kibrit yakıyorum karanlığa
çocuksu bakışlarım en gizli sırları saklıyor
ellerime bakıyorum
bana yabancı
gönül aşk şarabının son demini de içmiş
sarhoş
acıyı sana bırakıyorum.
hani diyordun ya
biz ayrılırsak dostlar da sevinir
herkes bu pastadan pay alma telaşında
ela gözlerden bahseden film var kaderde izle
hiç aklına gelmediğim anda
hançer gibi deşsin aklını
unutmayı dile benim gibi
suçu yükle sırtıma
böylesi daha kolay
sen yorulmayı sevmezdin.
susma anlat ban
kırmızı elbisemle karşında dururken
nasıl hayran baktığını
ve gözlerini yum hafızana kazı bu fotoğrafı deyip
nasıl yumulduğumuzu bilmeden ayrılığa
anlat bana
o gece yüreğine bulaşan sevdanın
hangi vakit kapıdan çıktığını ardına bakmadan
ve yine suçu yükle bana.
ilk tanıştığımızda İstanbul'un
tavşan uykusunda ki gözlerinde nasıl top koşturduğumuzu
kokoreççide ki ilk durağımızın dudakta beliren tebessümünü
üşüyen yalnızlığımızın birbirimize sarmalandığını
''sıcak boza'' diye bağıran üşümüş çocuğun
sesinde buluştuğumuz o kahrolası geceyi anlat bana.
susma
bensiz geçen yılları anlat
belki avutur beni çektiğin acıların faturası
ödedikçe ben geldim derim aklına.
susma be adam
bağlanan umutların cinayetini anlat tekrar bana
ve kansız nasıl öldüğümüzü.
Ayvazım DENİZ