4.8.2017 15:32:08
yüzü olmalı insanın aşka benzeyen
yağmurlar bu gece ruhuma rehin
eski pencerelerin boşaldığı takvimden
topla sesini rüzgar
-uyuyacağım-
bir kan akıyor
bir deniz
suskunluğun ve nedensiz ölümlerin kıyameti
toprak kokusu değil iklimin
gece içinde sevişmeler
günün teninde yara
kaybolan kente dönüyor adım
küçük çocuklar ve
zamanın ağrısına saklanan düşler
-dağılıyoruz-
-istersen kalk! gidelim buradan-
acılar birikince gözlerine
ağacın dibine çökmüş uçurum
nasıl gözüküyor
ansızın uyanan inançlar dökülmüş/
incitilmiş aydınlıklar
-sevinçlere ölü doğan bebekler gibi-
sahi
hiç sevdam olmadı benim
gözlerimin benimle başlamadığı
kır`ları yok
yeşili yok
ülkemin.
ahh...
uykumda öpüyorum seni
boşluğa düşen yalnızlığın korkusunda
kendimi özlüyorum en çok
yeniden başlamalı hayat
denizlerin ve kıyıların çekmediği
yüzü olmalı
birazdan yine yarın olacak
gün geçecek
aşk üşüyecek
yüzün olmalı
kalbindeyim demeli
biliyor musun Anne!
terkettiğim yere hiç dönmedim
- öldüğümü sanıyorlar-
bilmiyorum
yalnızlık kaç kez kalbimi yıkadı suyla.