1.7.2017 18:02:58
[ italik ]
Kırılır billurdan kasesi ,mahrem uğultuların
Kuğuların yakıldığı yerdeyim ,ellerim is
Çekemem yükünü ,hortlak kuruntuların
Hüzün gölgeliğinde , yatarım hapis
İçimde öyle parlak, öyle mavi bir his
Yarına dair,yalçın kayalıklardan
müstağni çağlayanlar kadar gümrah
böyle kalmamalı, gözde yaş , ruhta akis
fevzaların yıkımından geriye ,tiz bir ah
neredesin , bir okul bahçesinde düşlenen sabah...
Benimkisi zelzele sonrası ,
enkaz endişesi
ağlamada komasında yurdumun her köşesi
aynı ağıtlar,türlü lehçeler
dondurmak mı zamanı
ne farkeder
cemre müjdesiyle fısıldaşırken bahçeler
vakt-i merhun ,
yani kader...
intihar etsin keder...
Ağaçlar altında , yalnız bir verandada
Kırlangıçların hüznümü paylaştığı vaki
Börtü böcek ,ağaç ,kuş
muttasıl zikr-i Rahman’da
Zeminini öpeyim toprak,
Ne ihtilallere şahit, kansız
Yüreklerde başlayıp, gözlerde biten
Müstesna ihtilaller, müstesna bir zamanda
Bitmiyor şiir , ben bitiyorum
İhtilaller bahçesinde kendimden yitiyorum
Ben şiiri şairinden tanırım
Bir de yaş damlayan dizelerinden
Yüreğime..
Okul bahçesinde zarif bir ihtilal ihtimalini
Toprağın kalbine gömüp
Gidiyorum
Farzımuhal [ /italik ]