2.6.2017 22:39:53
çöl fırtınalarıyla gelirdi yaz kuytu koyaklara
bir hudut yalnızlığı uyluklarımızda
nöbetteydi
bekliyordu sınır boylarının yalnızlığını
bir kadın ilk sabahta
menekşe gözleriyle
yağmura tutulmuş serçeler gibi
güneşe yoruyordu hep düşlerini
kadınların ağıtlarına yıldızların kalabalığı ekleniyordu
bülbül gül bahçelerinde figanda
uçurtması tellere takılan çocuklara bundan gayrı ne sorulur
ört üstüme ört üstüme diyor vatan toprağını bir kayısı ağacı
güller bitecek güller ağıt kadınların toprağında
parlayan kılıçları çocukların ellerinden alacağım
sen dağların güney yamaçlarında güneşe bakan
sürgünler veren kayısı ağacı
toprağın dili gibisin şimdi
hıçkıran bir ağıtsın anaların yüreklerinde
teller ölümcül
teller yüksek gerilim
kuşlar konmayacak artık
gül derleyen ellerinin yumuşaklığına
çilli kayısılar olunca dönecektin evine
teller teller koyu uykularda kuşların çığlığı
bir haziran akşamında
anne kokularına gül saran çocuklar gülemeyecek artık
güneşim karşısında gül dokuyan çocuklar
gel seni sarayım kayısı ağaçlarının sapsarı yalnızlığına
toprağına dökeyim gönlümün çağlayanlar gibi akan ağıtlarını
yüksek dağlarda takılı kaldı umudun
ateşler yaktın karanlıklara
koyulaştı gitgide bir ülkenin uykusu
esridi güller haziran bahçelerinde
yankından yitik avazlar doğuyor
şen değil artık obamız bağımız
gitmek gitmek istiyorum sürgün veren kayısı ağaçlarına
diye yola çıkıyor kuşlar
tellerde vurulacaklarını bilmeden
çiçeklendi dağların güneş gören güney yamaçlarında kayısı ağacı
çilli kayısılar dorukları tuttu çağırınca ölüm
doruklara doruklara yalnız ağıtlara ulaştın bir haziran akşamında
ağıtlı anadolu kadınlarının acılarına
kayısı ağaçları
menekşe gözlü yar
bugün
düştü
toprağa
pınarlardan içtiğim sular
saklar gözyaşlarımı
uçurtması tellere takılan çocuklar kayısı ağaçlarına ne söylerim şimdi
gömün gülleri baykuş çığlıkları geceyi yırtarken
gömün kayısı kokan annelerin koynuna
elbet güneşe bakacak dağların güney yamaçlarında kayısı ağaçları
kayısı çiçeklerini bilir misin çocuğum
salkım saçak baharlarda koyulaşıyor gitgide bir ülkenin uykusu
sılaya dönüş ne zaman diye soruyorsun hudut boylarından
dönüyorum işte anne kayayı parçalayan çiçeğin filizlenişi gibi
çilli kayısılar olunca dönecektin evine
sarılmış yatıyorsun al bayrağa
kayısı kokan annelerin ağıtlarında
çilli kayısılar dorukları tuttu
çağırınca ölüm
Ömriye KARATAŞ
02.06.2017
Şenoba Şehidi Yarbay SONGÜL YAKUT'a ithaf edilmiştir.
Ruhun şad olsun şehidim