12.5.2017 00:16:54
Dün gece mesela
Hiç derdim yokmuş gibi
Kahkalar astım balkona
Yalnızlığın boşluğunda
Dans ettim kollarımda rüzgarla
Sonra ellerime güz hüznü sürdüm bolca
Bakakaldım parmak uçlarımda dolaşan yalnızlığa
/İnsan yaşlandığını ilk ellerinden anlar
Sonra budanmış bir şiirde durmadan kanar
"Oysa türkü tadında yaşamak isterdim."/
Adını bağışladım bu sabah mesela
Adını bir güvercinin gagasına bıraktım dudaklarımla
Bir iyilik yaptım kendime
Özgürlüğü düşledim mavide
Gülümsedim.
Şehirlerden öte yerlerde
Adımladım uçsuz bucaksız bir bozkırı
Adını bağışladım kendi kıyılarıma çarparken
Adını tomurcuğa durmuş bir çiçeğin
Taç yaprağına bıraktım dudaklarımla
Bir iyilik yaptım kendime
Kara bulutları savurdum ellerimle
Ağız dolusu gülümsedim.
/biraz psikolojik bir vaka gibi görünse de
Aslında toplum bilinci dolandı ayaklarıma
"Ya derdime derman,ya katlime ferman"/
Yüzüne gölgesi düşen bir buluttan
Dört nala atlar geçiyordu
Boynunu hatırlıyordum ansızın
Bir fısıltı gibi
Boynunun hemen yanında iki derin çukuru
Tanrı burayı intihara açık alan olarak düşünmüş olmalı
Ve ben en çok son sigaramda hatırladım omuzlarını
Hayatın kaygan bir zemin gibi aktığı zamanları.
/Kaç karakterle ifade edilir
Ruhun sarmal gel_gitleri
Bilmiyorum,ama
"Şimdi saat yokluğunun belası."/
Necla BEKTAŞ
NOT:Tırnak içindeki üç cümle Ahmet Kaya şarkılarından alıntıdır.