29.3.2017 02:29:39
HALİLİM NE AVARE
Nikferin gavakları, çırpınır yaprakları,
Halilim ne avare, kızarmış yanakları.
Seninle övünürdük, boşa mı övünmemiz?
Göster şu efeliği, leş sarmış sokakları.
Sen ne mavzer atardın, attığını vururdun,
Beş leşi yere serer, ötekini arardın.
Taştan taşa atlarken, sana nazar mı deydi?
Elli üç çapulcuyu, tek başına sarardın.
Gönül senden geçer mi; ümidini keser mi?
Rüzgar bile bekliyor, hiç de sensiz eser mi?
Efelerle kol kola, al torbanı çık yola!
Şu dağlarda düşmanlar, hiç de rahat gezer mi?
Garb yanı bir hâl aldı; çok hırçın ırmakları,
Küfâr dişini biler, ısırır köpekleri.
Ne çabuk unutuldu, atanın kötekleri.
Yüzleri güzel diye, onları dost mu sandın?
Halilim çık meydana, âlem bir yiğit görsün!
Rabbin senin elinle, zalime bela örsün.
Kılınçlarla imtihân, hep senin alın yazın,
Hak razı, sen de razı, cennetine girersin.
29.03.2017
Mehmet Semercio