28.3.2017 23:42:25
HALİLİM NE AVARE
Nikferin gavakları, çırpınır yaprakları,
Halilim ne avare, kızarmış yanakları.
Seninle övünüdük, boşa mı övünmemiz?
Göster şu efeliği, leş sarmış sokakları.
Sen ne mavzer atardın, attığını vurardın,
Beş leşi yere serer, ötekini arardın.
Taştan taşa atlarken, sana nazar mı deydi
Elli üç çapulcuyu, tek başına sarardın.
Gönül senden geçer mi; hiç ümidi keser mi?
Rüzgar bile bekliyor, hiç de sensiz eser mi?
Al torbanı çık yola, efelerle kol kola,
Şu dağlarda düşmanlar, hiç de rahat gezer mi?
Garb yanı bir hâl oldu; çok hırçın ırmakları,
Küfâr dişini biler, ısırır köpekleri.
Yüzleri güzel diye, onları dost mu sandın?
Ne çabuk unutuldu, atanın kötekleri.
Halilim, davran! Âlem yine bir yiğit görsün,
Rabbin senin elinle, zalime bela örsün.
Kılınçlarla imtihân, hep senin alın yazın,
Rabbin razı olursa cennetine girersin.
29.03.2017
Mehmet Semercio